Hücumdaki pres, sorunları çözer

1- BURSASPOR, savunmada alarm veriyor... 8 maçta 13 gol attı, 12 gol yedi. Nasıl önlem almalı, Koşukavak ne yapmalı?
2- TİMSAH evinde 4’te 4 yaptı. Deplasmanda ise 4 maçta 3 yenilgi, 1 galibiyet aldı. Neden dışarıda başarısız?
3- BURSASPOR’da sezon başından bu yana bir türlü sular durulmadı... Peki bu başarının sırrı nedir?

PROF. DR. SİNAN ÇAVUN:

BURSASPOR’UN OYUN KONSANTRASYONU DÜŞÜK

1- Bursaspor’un saha içindeki en önemli sorunlarının başında kolay gol yeme hastalığının olması geliyor. Yediği 12 gol ile ligde en çok gol yiyen 5. takım konumunda.
Özellikle deplasmanda, ligin dibinde yer alan Eskişehirspor ve Giresunspor’dan (10’ar gol) sonra ligde 9 gol ile en çok golü kalesinde gören 3. takım.
Oynadığı 8 maçta, kalesini yalnızca 2 defa kapatabilen yeşil beyazlıların zirve veya üst lig hedefini tutturabilmesi için bu probleme çare bulmak zorunda.
En önemli neden Yalçın Hoca’nın defansın göbeğinde sabit ve iyi anlaşan bir ikiliyi halen bulamamış olması.
Tabii bunda sakat ve cezalıların da etkisiyle ideal 11’i kuramamış olmasının da etkisi mevcut.
2. ve 3. bölgede yeterince top tutamayan Bursaspor’un maç başlarında yediği gollerin bir sebebi de oyun konsantrasyonunun özellikle dış sahada düşük olması.
Zira maçların ilk 15 dakikasında şimdiye kadar 5 gol görmesi bunun en net göstergesi.
Oyun konsantrasyonu yüksek ve ideal 11’ini bulmuş bir Bursaspor’un kalesinde çok daha zor gol göreceğini düşünüyorum.

KENDİNİ SÜPER LİG TAKIMI GÖRÜYOR

2- İlk sorunun cevabında bahsettik aslında. En önemli sorun konsantrasyon.
Yeşil beyazlılar kendini halen bir Süper Lig takımı gibi görüyor ve rakiplerini küçümsüyor. Bunun bedelini de maçın hemen başında gol yiyerek ödüyor.
Deplasmanda hangi takım olursa olsun, maçın başında yenik duruma düştüğünüzde rakip ekstra bir motivasyona sahip oluyor. İlerleyen dakikalarda da hem direnci artıyor, hem de yeşil beyazlıların risk almasından dolayı, defans güvenliği zafiyete uğruyor.
Şahsi fikrim maçların ilk 30 dakikasında rakiplerini durdurabilen bir Bursaspor dış sahada da kolay kolay yenilmeyecek bir takım olacaktır.

ÇÖZÜLMEZSE KAOS OLUR

3- Aslında kulüp ve camia içinde yaşanan çok sayıda ve ciddi problemlere rağmen şu andaki bulunduğu pozisyonu başarılı olarak görmek mümkün.
Sonuçta maddi sıkıntılar hepimizin bildiği bir gerçek.
Bunun yanında, -3 puan meselesinde yapılan amatör hata, yaşanan sakatlıklar ve Yalçın Hoca’ya olan güvenin bir nebze azalması küçümsenmeyecek problemler.
Bu ortamda, liderden 5 puan, ilk 6 play-off barajından yalnızca 2 puan geride olması başarı olarak bile görülebilir.
Tabii bu problemlerin ve puan kayıplarının devam etmesi, Bursaspor’u hedeflediği noktadan uzaklaşmasına ve camiada da kaosa neden olabilir.
Umarız Bursaspor hem sahada, hem saha kenarında, hem de tribünlerde istediğimiz seviyeye en kısa zamana da ulaşır...

VEDAT YÜCEBAŞ:

HÜCUMDAKİ PRES SAVUNMAYI RAHATLATIR

1- Bursaspor, evinde oynadığı 4 maçta sadece kalesinde sadece 3 gol gördü, rakip fileleri ise 8 kez havalandırdı.
Deplasmanda 9 gole engel olamayan Bursaspor, 5 gol atma başarısını gösterdi.
Bu veriler ışığında yeşil beyazlı takımın, taraftarları önünde defans kurgusunu daha iyi oluşturduğunu söyleyebiliriz.
Elbette tribün desteğinin de etkisi büyük.
Evinde oynadığı maçlarda baskılı oynayan, savunma hattını orta alanın ilerisine taşıyan Bursaspor, deplasman maçlarında ise oyunu daha geride kabul eder bir görüntü çiziyor. Erken gol yediği karşılaşmalarda toparlanma sorunu yaşayan Bursaspor, orta alanda ve hücumda organize olmada sorunlar yaşıyor.
Bursaspor, savunma anlayışında çok fazla değişikliğe gitmemeli. Kubilay Kanatsızkuş ve Yevhen Seleznov, hücumda pres uygulamada oldukça başarılı. Hücumda uygulanacak pres, rakibin ileriye çıkışını geciktirecektir.
Bu durumda hem savunma hattının zamanında kurulmasına, hem de rakibe orta alandan itibaren önlem alınmasına olanak sağlayacaktır.

TRİBÜN DESTEĞİ TAKIMI İTİYOR

2- Bursaspor taraftarları önünde oynadığı maçlara daha iyi konsantre oluyor. Tribün desteği rakiplere de ciddi anlamda baskı oluşturuyor.
Son Ümraniyespor maçında da bu açıkça görüldü. Aslında iyi futbol oynamayan ve 1-0 yenik durumdayken 76. dakikada Diarra’nın kırmızı kartla oyun dışı kalması sonrası artan tribün desteği takımı daha da ateşledi. Bu dakikaya kadar sahada çok varlık gösteremeyen Bursaspor, 2 dakika içinde attığı 2 golle kazanmayı bildi. Bu galibiyette tribün desteğinin etkisi oldukça fazlaydı.

ZAMANINDA ÖDEME, ÖNEMLİ ETKEN

3- Bursaspor son 5-6 sezondur ciddi bir darboğazdan geçiyor. Katlanarak gelen mali problemler, sportif başarıyı da olumsuz etkiledi. Bugün 1. Lig’de mücadele eden Bursaspor’un 420 milyon lira civarında borcu var. Transfer tahtası son anda açıldı. Kadro son şeklini 2-3 günde aldı.
Mevcut yönetim, bir yandan mali durumu düzeltmeye çalışırken diğer yandan da takımın bu sıkıntıdan olumsuz etkilenmemesi için çabalıyor.
Üstüne de TFF tarafından Bursaspor’un 3 puanı silindi.
Tüm bu olumsuzluklara baktığımızda Bursaspor’un durumu “kötü” olarak değerlendirilemez, aksine “başarılı” olarak adlandırılabilir.
Camianın ve taraftarların dillendirdiği, “Yeniden Zirve” parolası takım ve kulüp için itici güç olmuş durumda.
Transfer tahtasının geç de olsa açılması, borcun 550 milyon liradan 420 milyon liraya indirilmesi, mevcut durumda özellikle futbolculara ödemelerin gününde yapılması takımın başarısında önemli etken.

GÜRKAN DURAL:

İYİ ALAN DAĞILIMI YAPILMALI

1- Bursaspor’da savunma, takım oyunundan geçiyor.
9 farklı oyuncunun gole katkısı takımın hücumu çeşitlendirdiğini gösterirken, benzer bütünlük henüz savunma bazında sağlanamadı.
Savunma tandeminin sık sık değişmesinin yanı sıra, oyuncuların uyum süreçlerinde özellikle pozisyon almada sorunlar yaşadığını gördük.
Orta alandan itibaren rakibe baskı ve rakibin set oyununda daha iyi bir alan dağılımı önümüzdeki maçlar için çözümlerden biri olabilir.
Yalçın Koşukavak da son açıklamasında savunmaya daha fazla çalışacaklarını belirtti.

DEPLASMANDA KIRILGAN

2- Bursaspor taraftarı, enerjisini sahaya verebiliyor. İç saha maçlarında bu durum daha coşkulu, tempolu ve pes etmeyen bir kimliğe bürünen takımın ortaya çıkmasını sağlıyor. Deplasmanlarda ise kırılganlık mevcut. Adana ve İzmir’de olduğu üzere üst üste goller yenildiğinde oluşan panik havası dönüşü zorlaştırıyor.
Ümraniyespor maçında da çok iyi bir oyun ortaya konulmamasına karşın dönüşün sırrı iç saha baskısında gizli.
Bir de büyük stadyumlarda Bursaspor daha başarılı ki Eskişehir’de galibiyet buna örnek.
Nispeten daha küçük stadyumlarda, rakiplerin de takıma bilenerek oluşturduğu etki handikap oluşturuyor.

TAKIM BÜTÜNLÜĞÜ

3- Baktığımızda teknik heyet ve oyuncuların potansiyeli, ligde konumdan daha üst sıralarda yer edineceğini gösteriyor.
Ancak; oyuncuların takıma geç katılması, teknik heyete psikolojik saldırılar, sakatlıklar, cezalılar, saha dışı yaşanan mali krizler, puanların silmesi gibi pek çok etken arasında Bursaspor’un galibiyetlere uzanması önemli bir başarı.
Bunun arka planında takım bütünlüğü yatıyor. Oyunsal baz bütünlüğe bazı oyuncuların bireysel katkısıyla bu başarı ortaya çıkıyor. İlerleyen günlerde bu daha da kalıcı hale gelecektir.

RECEP ÖZKIRCAALİ:

DEFANSIN TANDEMİNDE DEVAMLILIK KURULMALI 

1- Geçen sezon ligin en az gol atan takımı olduğu için ligden düşen Bursaspor, bu sezon bu sorunu çözdü ama hesapta olmayan bir şey başına geldi.
Buna ‘savunmada alarm’ diyoruz çünkü attığı kadar gol yiyor yeşil beyazlılar.
8 hafta geçti ancak önünde 26 hafta daha var. Ancak yeni bir takım... Belli ki adaptasyon sorunu var. Yalçın Hoca 8 maçta ikili savunmayı 3 kez farklı isimle kurdu. Bunda tabii ki sakatlıkların da etkisi oldu.
Savunma tandemini doğru kurup, devamlılığı sağlandığı takdirde kalede gol görmediğimiz maçlar yakın olacak.

ERKEN GOL ÇÖZÜLMELİ

2- Tamamen özgüven sorunu olduğunu düşünüyorum. Bu sezon yaş ortalaması 22... Takıma yeni katılan oyuncu sayısı ise 13...
Genç bir takım yeşil beyazlılar ve kırılma noktası ise erken gol yemesi. 3 mağlubiyette de ilk 15 dakikada gol yedi ve toparlanamadı.
Timsah, gol yeme sorunu çözdüğünde, deplasmanda da toparlanacak.

CAMİA KENETLENDİ

3- Transfer tahtası, mali sıkıntı, gençlerin üzerindeki baskı, Yalçın Koşukavak’ın medya ile kavgası, 3 puan silinmesi ve bunun gibi bir çok sorununla boğuşan Bursaspor, 8 haftada 5 galibiyetle başarılıdır.
Futbolcuların Süper Lig’i istemesi ve taraftarından gördüğü destek başarıyı getiriyor.
Bursaspor camiasının, ‘Yeniden Zirveye’ çağrısıyla bir bütün olması herkesi hedefe kilitlemiş durumda. Birlik bozulmadığı sürece “Şampiyonluk yakın” diyebiliriz.