Daha fazla katma değerli üretim hedeflenmeli

Bursa Organize Sanayi Bölgesi Sanayicileri ve İş İnsanları Derneği (BOSİAD) Yönetim Kurulu Başkanı Rasim Çağan, 2021’nin başında pandemide aşının da etkisiyle pozitif gelişmeler yaşanmaya başladığını kaydetti. Bu durumun Türkiye’yi de etkilediğini belirten Çağan, “TÜİK verilerine göre, Türkiye ekonomisi 2021 yılının ilk çeyreğinde yüzde 7 oranında büyüdü. Büyümenin sanayide yüzde 11,7 olması bizler için tablonun en sevindirici tarafı. Bursa’nın ilk 6 aydaki toplam ihracatı 7 milyar 473 milyon lira olması, işlerin Bursa’da da iyi gittiğini bize gösteriyor” dedi.
Bursa’nın 2021 yılının ilk yarısında ihracatındaki artışta otomotiv endüstrisinin önemli rol üstlendiğine değinen Çağan, “OYAK Renault, TOFAŞ, Bosch ve Karsan gibi dev firmaların aralarında olduğu Bursa’nın otomotiv endüstrisi Ocak-Nisan döneminde 2020’nin aynı aylarına kıyasla ihracatını yüzde 21 yükselterek, 2 milyar 569 milyon 999 bin dolarlık dış satıma imza attı. Bu da kentin ihracatının artmasında büyük rol oynadı. Bursa’dan yapılan hazır giyim ve konfeksiyon ihracatının da artışı bu tabloda önemli rol oynadı. Bu artışın yılın ikinci yarısında da devam edeceğine yönelik ciddi işaretler var” diye konuştu.

SİPARİŞLER TÜRKİYE’YE GERİ DÖNMEYE BAŞLADI

Pandemi sırasında da Türkiye’nin stratejik konumunun önemini bir kez daha gördüklerini ifade eden Çağan, Türkiye’nin; yaşlı ve zengin Avrupa, doğal kaynak zengini Rusya ve yine petrol rezervlerine sahip Ortadoğu ülkelerinin tam ortasında bulunduğunu belirterek, tüm bu ülkelerin Türkiye’den ürün alırken, son yıllarda fiyatlarda daha rekabetçi olan Uzak Doğu ülkelerine yönlenmeye başladıklarını hatırlattı. Ancak pandeminin, tek bir tedarik kaynağı ile çalışmanın risklerini herkese gösterdiğini söyleyen Çağan, “Dolayısıyla, siparişler Türkiye’ye geri dönmeye başladı. Bu durum önümüzdeki birkaç seneye umutla bakabilmemiz için önemli faktörlerden bir tanesi” dedi.

TÜRKİYE GİBİ KISA TERMİNLERE CEVAP VEREMEZLER

Pandeminin seyrinin henüz tam netlik kazanmamasının yurt dışı alıcılarının uzun vadeli alımlar yapamayacak olmasının ve düşük stokla çalışıp, ihtiyaca göre sipariş vermesi neticesinde bu siparişlerin Türkiye’ye geleceğini savunan Çağan, hiçbir Uzak Doğu ülkesinin Türkiye gibi kısa terminlere cevap veremeyeceğini belirterek, Türkiye’nin lojistik avantajının burada çok önemli rol oynayacağını kaydetti.

KOCAELİ’Yİ GEÇMEMİZ MÜMKÜN

Önümüzdeki aylarda ihracat rakamlarında Bursa’nın Kocaeli’yi geçmesinin mümkün olduğunu dile getiren Çağan, “Pandemi sonrası öne çıkan tekstil ve tarım Bursa’nın çok kuvvetli alanlarıdır. Özellikle artan konteyner nakliye fiyatları, nakliyeye duyarlı tekstil ürünlerinin Uzak Doğu ülkelerinden alınmasını çok zora sokmuştur. Tüm bunlara, kısa üretim talebi de eklenince Avrupalı tekstil firmaları alımları birkaç yıl Türkiye’den yapacaktır” dedi.

OTOMOTİV, TEKSTİL VE TARIM ETKİSİ

Tarımın ne kadar önemli olduğunun pandemi sürecinde tüm dünyanın gördüğünü söyleyen Çağan, tarım ürünlerine talebin tüm dünyada arttığına işaret etti. Çağan, otomotivdeki pozitif gelişmelere ilave olarak, tekstil ve tarımın etkisiyle Bursa’nın Kocaeli’den daha iyi bir ihracat performansı gerçekleştireceğini savundu.

TEŞVİKLER NELERE ODAKLANMALI

Bu rakamlara sevinirken, rehavete de kapılmamanın önemini vurgulayan Çağan, sözlerini şöyle sürdürdü:
“Türkiye, mutlaka daha fazla katma değer odaklı üretimi hedeflemelidir. İthalatın yüzde 85’inden fazlası hammadde, ara malı, yatırım malı olan ülkemizde emek yoğun sektörlerle oluşan büyüme düşük net döviz girişini yaratıyor. Büyüme modelindeki bu katma değer sorununa karşı devlet teşvik politikalarını gözden geçirip, seçilmiş katma değeri yüksek sektörlere pozitif ayrımcılık yapmalıdır. Çok fazla insan çalıştıran sektörlere teşvik vererek, işsizliğin azalmadığını çift haneli işsizlik rakamlarında görüyoruz. Teşvikler inovasyon, marka ve teknolojiye odaklanmalıdır.”

DÜNYA DEĞİŞİYOR

Türkiye’nin bu zamana kadar olan iş modelinin yüksek miktarda üretim ile düşük maliyeti yakalamak üzerine olduğunu anımsatan Çağan, “Ancak son yıllarda dünya değişiyor, ürün sürecinde artık sadece ürün maliyeti değil; ürünlerin müşteriye özel olması, alıcıların seçimlerini etkileyecek inovasyon ve tasarıma da sahip olması gerekiyor. Tüm bu süreç içinde üretme maliyeti ürün değeri içinde artık yüzde 15’i geçmiyor. Dolayısıyla, sadece bu yüzde 15’e odaklanarak iş modeli oluşturamayız” diye konuştu.

MESLEK LİSELERİNDE DEĞİŞİM GEREKLİ

‘Endüstri Meslek Liseleri’nin önemine inandıklarını vurgulayan Çağan, burada da değişime olan ihtiyaçtan bahsetti. Yakın gelecekte fabrikalarda çalışanların yerini robotların alacağını belirten Çağan, “Bunun bilincinde olarak bölgemizdeki Atatürk Anadolu Endüstri Meslek Lisesine Endüstri 4.0 laboratuvarı kurulmasına öncülük ettik” dedi.