Güncelleme Tarihi:
Ulusal Zeytin ve Zeytinyağı Konseyi UZZK’in bu yılki raporuna göre, Türkiye zeytin üretiminde iklim değişikliğinin etkileri nedeniyle geçen yıla göre zeytin tane miktarında yüzde 11, zeytinyağında ise yüzde 20 azalma tahmin edildi. Raporda kayıp miktarları, zeytinde 145 bin ton, zeytinyağında ise 35 bin 562 ton olarak belirtildi. İllere göre zeytin raporuna göre ise Bursa’da 11 milyon 835 bin meyve veren ağaçta ortalama verim 7,5 kilogramdan 10,3’e çıktı. Rekolte 121 bin 461 tona yükseldi. Türkiye genelinde genel olarak düşüş gözlenirken, Bursa’daki bu yükseliş nasıl gerçekleşti? Konuyu sektör temsilcileri ve paydaşlarına sorduk.
ÜRETİM KAYBI TESPİT EDİLDİ
BTB Üyesi ve Türkiye’nin en büyük zeytin kooperatifi olan S.S. Marmara Zeytin Tarım Satış Kooperatifleri Birliği (MARMARABİRLİK) verilerine göre 2020 yılı için 24 bin ortaktan yaklaşık 74 bin ton rekolte beyanı geldiğini açıklayan Matlı, “Marmarabirlik tarafından 2020/21 iş yılı ürün alım kampanyasında 53 bin 500 ton ürün alım planı yapılmıştır. Ürün alımlarının başladığı günden bugüne 35 bin ton ürün alımı yapılabilmiştir. Yine sahada yapılan incelemelere göre, zeytin üretiminin yoğun olarak yapıldığı bazı bölgelerde beklenen rekoltenin gerçekleşmeyeceği ve genel olarak üretim kaybının yüzde 25 seviyelerinde olacağı tespit edilmiştir. Dolayısıyla; iklimsel değişikliklere bağlı olarak bölgemizde zeytinin olgunlaşma döneminde ihtiyaç duyulan yağışların olmamasından zeytinin danesinde yaşanan su kaybı sebebi ile bölge rekoltesinde üretim anlamında kaybın, görünenden daha fazla olduğunu söyleyebiliriz” diye konuştu.
AÇIKLANAN REKOLTE FAZLA
İKLİM DEĞİŞİKLİKLERİ
Düşüşte en büyük etkenlerden birisinin iklim değişikliği olduğunu vurgulayan Yazgan, “Baharda olması beklenen iklim parametrelerini Ağustos ayında dolu yağışı olarak yaşadık. Bu durum dökülmelere, dalda kalanlarda da kalite bozukluğuna neden oldu. Belli bölgelerde tamamen yere silkti. Bu iklim olaylarına alışmak zorundayız. İnsanoğlu tarımda doğa ile yaşamaya ve doğanın koşullarına göre üretimini şekillendirmeye veya önlemlerini alması gerektiğini söylüyorduk. Tipik örneklerini yaşıyoruz. Üreticilerin koruma senaryolarını geliştirmeleri gerekiyor” dedi.
KURAKLIK VE DOLU NEDENİYLE ÜRÜN BEKLENENİN ALTINDA KALDI
SAĞLIKLI KAYIT TUTMAK MÜMKÜN DEĞİL
Ulusal Zeytin ve Zeytinyağı Konseyi raporunda Bursa’da bir artış olduğundan söz edildiğini anımsatan Yaslıoğlu, sahada yapılan gözlemlerin bu durumun gerçeği yansıtmadığını aktardı. Bir önceki yıl yapılan rekolte tahminlerinin hatalı olması nedeniyle böyle bir durumun ortaya çıktığını söyleyen Yaslıoğlu, “Üreticiler ürünlerinin bir bölümünü kendi havuzlarında beklettikleri için bu ürünü piyasaya sürdüklerinde ürünün hangi yıla ait olduğunu belirlemek de güç olmaktadır. Dolayısıyla sağlıklı bir kayıt tutmak mümkün olmadığından rekolte tahminlerinin doğruluğunu hasattan sonra kontrol etmek de mümkün değildir. Rekolte tahminlerinin daha sağlıklı, bölgeyi temsil edebilecek örnek büyüklüğü ve dağılımı ile yapılması, ileride sahadaki durumu tam anlamıyla yansıtmayan bu tür karışıklıkların giderilmesini sağlayacaktır” dedi.
BURSA’DA KİME SORMUŞLAR?
GEMLİK’TE ZEYTİNLİKLERİN YÜZDE 50’SİNE BAKILMIYOR
Dolunun ürünlerine zarar verdiğini söyleyen Çelik, ürünler yeşilken bu durumla karşılaştıklarını kaydetti. Yağlık zeytinde de kayıp yaşadıklarını anlatan Çelik, 8 kilogram üründen bir kilogram yağ elde edildiğini belirterek, “Dolu vurunca yere düşen toplanamadı ve çürüdü. Bu sene 7,11 TL zeytin maliyeti çıkardım. Her şey yüzde 50-60 arttı. Üreticiyi kurtarmıyor. Gemlik’te zeytinliklerin yüzde 30’u bakılmıyordu. Bu sene yüzde 50’ye çıktı. Bu oran daha çok çıkar. Çiftçi bundan vazgeçerse nereden alacaksınız? Üreticiyi destekleyeceksiniz ki alacaksınız. Ortalama fiyatı, maliyet fiyatına geldi. Dolayısıyla çok kötü. Tarımın her dalında çöküş var” dedi.
KONSEY REKOLTEYİ YÜKSEK GÖSTERİYOR
MASA BAŞINDA HESAPLAMA İLE BU İŞLER OLMAZ
Gemlik ve Orhangazi’de de aynı durumun yaşandığını ifade eden Mutlu, “Konsey havadan; araziyi gezmeden ‘Kaç ağaç var? Ne kadar çıkar?’ diye hesaplıyor. Masa başında hesaplama ile bu işler olmaz. Biz, her gün sahadayız. Eskisi gibi zeytin yok artık” diye konuştu.
ALTERNATİF ÜRÜNLER
Alternatif ürünlere yöneldiklerini söyleyen Mutlu, kivi ve nektarine odaklandıklarını açıkladı. Zeytinin para kazandırmadığını savunan Mutlu, “Zeytin kaç senedir aynı fiyatta. Nektarin ve kivi para kazandırıyor. Gemlik markaydı, para etmediğinden yakında kaybederiz. Masrafı çok, getirisi az” dedi.