Bayramı feda ettik yazı kaçırmayalım

Rusların sadece Antalya değil, Kapadokya’dan Bursa’ya kadar birçok bölgeye ilgi göstermeye başladıklarını söyleyen Güney Marmara Turistik Otelciler ve İşletmeciler Birliği (GÜMTOB) Yönetim Kurulu Başkanı Ersin Yazıcı, son 2 aylık online aramaları değerlendirdiklerinde Ruslar’ın Bursa’ya Ortadoğu’dan fazla ilgi gösterdiğini saptadıklarını açıkladı.

Haziran’a kadar olan bekleme süresinin Türkiye’yi Mayıs’ta etkileyeceğini belirten Yazıcı, “Mayıs ayında Ruslar’ın bayramı vardı. Özellikle bu dönemde de Bursa üzerinden çok arama yapıyorlardı. Bu durum Antalya ve Ege kadar olmasa da Bursa’ya da yansıyacak” diye konuştu.

YÜZDE 10 HAREKETLİLİK VAR

Bunun dışında Ortadoğu’da da herhangi bir hareket görülmediğini aktaran Yazıcı, “Ortadoğu’dan bir talep almıyoruz. Çok cüzi rakamlar var. Bunlar da garanti rezervasyonlar değil. Sadece fiyat alma opsiyon gibi bayram sonrasına bir hareket ama bu hareket yüzde 10 diyebilirim” şeklinde konuştu.

ANLIK GELİŞMELER OLUYOR

“Ne yurt içinde, ne de yurt dışında Bursa olarak maalesef bırakın bayramı önümüzdeki haftayı göremiyoruz” diyen Yazıcı, “Vakaların artış hızı veya düşüş hızı istendiği kadar olmazsa kısıtlamaların daha da artacağı düşüncesiyle insanlar, ön rezervasyon yapmaktan kaçınıyor. Daha çok ‘bekle gör’ ve aynı gün artışlar görüyoruz. Anlık gelişmeler oluyor. Aynı gün artışlarla devam ediyoruz. İnsanlar artık ileriye dönük planlama yapmayı bıraktılar. Bunu rezervasyonlar anlamında söylüyorum” dedi.

YAZ MEVSİMİNDEN ÜMİTLİYİM

Yaz dönemine ilişkin değerlendirmelerde de bulunan Yazıcı, “Ben yaz ayından ümitliyim. Neden? Çünkü geçen yıl yaz aylarında yüzde 30 doluluk oranlarını gördük. Bu oranları gördüğümüz 2020 yılı yazında aşılama daha başlamamıştı. Bu yaz Haziran’a kadar aşılamanın artacağını görüyoruz. Diğer ülkelerde de hiç olmazsa belli bir oranda aşılamanın da olduğunu düşünürsek, geçen seneye göre daha iyi bir sene geçirebiliriz diye düşünüyorum. Bu tamamen bir öngörü. Bununla ilgili bir rezervasyon yok” diye konuştu.

BAYRAMDAN BEKLENTİMİZ YOK

Şu an bayramdan bir beklentilerinin olmadığını dile getiren Yazıcı, “Oteller olarak bayramdan beklentimiz yok. Bayram zaten bu sene 3 gün. Kısa bir bayram tatili olduğu için insanların daha çok Güney ve Ege’ye ilgi göstereceklerini ve bu ilginin de daha çok gruplar şeklinde değil, münferit şekilde olacağını düşünüyoruz. Bursa, münferit ve gruplar şeklinde doluluğa sahip. O yüzden bayramda termal kür turizminin ve bu tarz şehir turizminin canlı olacağını öngöremiyoruz” dedi.

KISA ÇALIŞMA ÖDENEĞİNİN UZAMASINI BEKLİYORDUK

Kısa çalışma ödeneği süresinin uzaması yönünde beklentileri bulunduğunu hatırlatan Yazıcı, ancak bu uygulamanın uzamadığını kaydetti. Bu vaka sayıları ile maalesef çok fazla taleplerinin olamadığını söyleyen Yazıcı, “Şu anda Bursa’da doluluk oranları yüzde 7-8’e düşmüş durumda. İftar vermek de yasak. O yüzden oteller şu anda personellerini ücretsiz izne çıkarma planlarını yürürlüğe koydular. Ücretsiz izinde olan personel de aylık 1500 TL ücretle geçimini çok zor sağlayacaktır. Bu sebeple kısa çalışma ödeneğinin en azından uzamasını öngörmüştük. Ama maalesef ki zannediyorum içinde bulunduğumuz ekonomik pozisyondan dolayı uzatılamadı. Bu ay herkes bir şekilde fedakarlık yapacak. Bir şekilde dişini sıkacak ve borçlanacak” diye konuştu.

UMUTLAR BAYRAM SONRASINA

Aşılamadan kaynaklanan bir öngörü ile yazın yüzde 40’ları yakalamayı umut ettiklerini belirten Yazıcı, yaza güzel bir giriş yapabilmeyi istediklerini dile getirdi. Yaklaşık 12-13 aydır çok zorlanan turizm sektörü olduğunu ifade eden Yazıcı, yaraların daha fazla büyümemesi için umutlarının bayram sonrasında olduğunu sözlerine ekledi.

KAYIP YIL OLABİLİR

Bursa Ticaret ve Sanayi Odası (BTSO) Meclis Divan Katibi ve 45’inci Meslek Komitesi Meclis Üyesi Gülçin Güleç, Covid-19 vakalarında artış ve akabinde Almanya, ABD, Rusya gibi ülkelerin koydukları uçuş yasaklarının vaka sayısını düşüremediğimiz sürece 2021 yılının özellikle dış turizm açısından kayıp bir yıl olacağını gösterdiğini kaydetti.

BEKLENTİ İÇİNE GİRMEMİZ PEK MÜMKÜN DEĞİL

Ülke turizmine paralel olarak Bursa turizminin de 2021 yaz sezonunda kayıp yaşayacağını belirten Güleç, “Bursa’yı sadece kültür, termal turizmi ile sınırlandırmak doğru olmaz. Bursa bir sanayi şehridir ayrıca. Dolayısıyla Bursa’nın bir de ‘Business Turizm’ ayağı bulunmaktadır. Ancak vaka sayılarındaki artış, ülkelerin vizelerini ve kapılarını kapaması, business turizmi de olumsuz etkilemektedir. Vaka sayılarına baktıkça, 2021 yılında turizm sektörü açısından olumlu bir beklenti içerisine girmemiz pek mümkün değil” diye konuştu.

SEZON BAŞINI KAYBETTİK

Bayram sonrası vaka sayılarında yaşanacak düşüş ile sektörün biraz rahatlayabileceğini dile getiren Güleç, “Bulunduğumuz koşullar altında Bursa’nın yaz dönemi sezon başlangıcını Ramazan Bayramı olarak kabul edersek, sezonun başını kaybettik. 2020-2021 yılları turizm açısından yara almanın ötesinden, çok kan kaybedilen yıllar oldu. Bayram sonrası vaka sayılarında yaşanacak düşüş ile bir nebze olsun sektörün rahatlayabileceği kanısındayım. Ancak bu, yaşanılan sıkıntılar sonrasında sadece sektöre bir nefes aldırma olacaktır. Geçmiş yıllardaki potansiyelimizi yakalamamız mümkün değildir” şeklinde konuştu.

İÇ TURİZM HAREKETLİ OLACAKTIR

Vaka düşüşü ile normal sürece girilirse bu yıl dış turizme nazaran, iç turizmin daha hareketli olacağı öngörüsünde bulunan Güleç, “Yaşanılan bu zorlu süreçte; şehrimizde dış turizmin artması, sadece Covid-19 vaka sayılarının düşmesi ve turist çektiğimiz ülkelerde Covid-19 ile nasıl savaşıldığının lanse edilmesi ile olacaktır diye düşünüyorum. Bugün seyahat edecek olanların ilk önceliği vaka sayıları ve alınan tedbirler… Covid -19 hayatımızda yer alırken sağlıklı, yaşanılabilir bir ortam sunabildiğimizi göstermek zorundayız” dedi.

KIRSAL TURİZM ÖNE ÇIKACAK

Bu dönem iç turizmin daha revaçta olacağını yineleyen Güleç, iç turizm dinamiklerinde de değişimler olacağını kaydetti. Kitlesel seyahatler yerine daha bireysel, çekirdek aile seyahatleri oluşacağını ifade eden Güleç, kırsal turizmin de öne çıkacağını ekledi.

AGRO TURİZM İLE DÜNYA PAZARLARINDA YER ALABİLİRİZ

Türkiye ve Bursa için turizm geleceğini pazarlama, hizmet stratejilerini değiştirmenin önemini vurgulayan Güleç, sözlerini şöyle sürdürdü:
“Bir metamorfoz sürecindeyiz. Bu değişimin içinde yer almak ve yeni süreçlere uyum sağlamak zorundayız. Bugün geçmişte yaptığımız ya da yapamadığımız pazarlama süreçlerini dikkatle sorgulamamız gerekiyor. Biz, üç tarafı denizlerle çevrili, senenin uzun bir dönemi sıcak iklime sahip, tarihsel zenginliği çok yüksek olan, ultra lüks otelleri olan bir ülke olarak bugüne kadar dünya turizminde istediğimiz payı alamadık. Demek ki bugüne kadar turizm alanında sahip olduğumuz doğal güzellikler ve sunduğumuz hizmetler almamız gereken payı bize aldıramadı. Yeni süreçte turizm daha bireysel, daha kırsal alanda, daha doğa ile iç içe olacaktır. Bir tarım ülkesi olduğumuzu hatırlamak ve dünyada olmayan hazine değerinde topraklarımız, doğamız, iklimimiz olduğunu farkına varmak ve turizm ile tarım işbirliği içerisinde ‘Agro Turizm’ ile dünya pazarında yer alma yönünde pazarlama stratejileri oluşturmak zorundayız. Turizm sektöründe rekabet içerisine gireceğimiz ülkelere baktığımızda, bizi rekabette farklı kılacak olan verimli topraklarımız ve bu topraklardan elde edilen ürün ile gastronomi turizmi olacaktır. ‘Tarladan Sofraya’ ….. Hangi sofraya mı? Konfor içerisinde hizmet aldığı oteldeki yemek sofrasına ya da restoran sofrasına...”

İÇ KUTU
ÇÖZÜM OLUŞTURACAK EYLEM PLANI GERÇEKLEŞTİRİLMELİ
Bu yıl turizmin içinde yer alan sektörlere, kısa çalışma ödeneğinin devamı, vergi, kredi, SGK ödemelerinin ertelenmesi gibi gider kalemlerinde, kamu tarafından ivedilikle çözüm oluşturulacak bir eylem planı gerçekleştirilmesi gerektiğini söyleyen Güleç, “Turizm sektörü, tedarikçi zinciri en yüksek olan sektördür. Sektörü ayakta tutamaz isek, hizmet veren tedarikçileri de kaybederiz. Unutmayalım ki bir ülkenin itibarı turizmden geçer. Sektörün bu zor süreci kamu ile birlikte başarıyla atlatabilmesi, ülkemizin itibarı olacaktır” dedi.