Güncelleme Tarihi:
BURSA (AA) - BÜŞRA NUR ÖZCAN - Sufi şair Aşık Yunus'un türbesi, Bursa'da yüksek apartmanlar arasındaki küçük bir boşlukta fark edilmeyi bekliyor.
Bursa'da, 14. yüzyılın sonları ile 15. yüzyılın başlarında yaşadığı tahmin edilen Aşık Yunus'un, merkez Yıldırım ilçesinin Karamazak Mahallesi'nde türbesi, ancak üç apartmanın arasındaki boşluğa doğru açılan dar bir koridordan geçerek ziyaret edilebiliyor.
Uludağ Üniversitesi (UÜ) İlahiyat Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Bilal Kemikli, AA muhabirine yaptığı açıklamada, "Yunus"luğun bir makam olduğunu, Yunus olmanın hal ve mana diliyle tasavvufun ahlaki ilke ve değerlerini, hakkını vererek, idrak ederek, onu kendi ilmine dönüştürerek söylemek anlamına geldiğini söyledi.
Bursalı Aşık Yunus hakkında akademik çalışmalar yapıldığını belirten Kemikli, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Bu konuda ciddi çalışmalar yapan, akademik anlamda ömrünü vakfeden kişi Mustafa Tatcı'dır. Onun doktora tezi, Yunus Divanı'nı ortaya koymanın yanında Yunus'un üslubuyla diğer Yunusları da bulma imkanı sağladı ve Aşık Yunus resmi ortaya çıktı. Mustafa Tatcı, 'Bursalı Aşık Yunus' diye bir kitap da yazdı ve ardından ben de bu konuda çalışmalar yaptım. Mustafa Özçelik de Bursalı Aşık Yunus'un şiirlerinden seçmeler yaparak bir kitap hazırladı. Böylece iki Yunus olduğu bilindi."
- "Orayı bir şekilde düzenlemek lazım"
Kemikli, Bursalı Aşık Yunus'un, Yunus Emre gibi söz söyleyen bir derviş olduğunu ifade etti.
Aşık Yunus'un tarihteki önemine değinen Kemikli, "Peygamber Efendimizin soyundan gelen ve Osmanlı'nın dördüncü padişahı Yıldırım Bayezid'in damadı Emir Sultan'ın dervişidir. Emir Sultan'ın sohbet halkasında bulunmuş, o ortamı teneffüs etmiştir. Emir Sultan'ın etrafında oluşturduğu muhit içinde bulunanların bir kısmı şairdir ve bunlardan biri de Aşık Yunus'tur" dedi.
Prof. Dr. Bilal Kemikli, Bursalı Aşık Yunus'un kapısının, Emir Sultan Hazretleri'nin kapısı olduğunu dile getirdi.
Aşık Yunus'un, Emir Sultan Hazretleri'nden feyz aldığını ve bu feyz ile şiirler söylediğini aktaran Kemikli, şunları kaydetti:
"Mesela 'Sordum Sarı Çiçeğe' ilahisi. En çok bilinen ilahilerden biridir, çocuklar bile bilir. Genellikle Yunus Emre'nin diye biliriz ama Aşık Yunus'undur. Aslında sarı çiçekle konuşurken varlıkla konuşuyor ve varlığın sahibi Allah'ı idrak etmeyi sağlayacak bir sanat yapıyor. Çokça bilinen, zikir sırasında söylenen ilahilerin bir kısmını Bursalı Aşık Yunus'un söylediğini biliyoruz. İlahileri genellikle tevhit eksenlidir, halkın da kolay anlayabileceği bir dildedir. Bu dille 'Adı Güzel, Kendi Güzel Muhammed' demiştir. 'Şol Cennetin Irmakları' şiirini söylemiştir."
Aşık Yunus'un türbesinin Yeşil'den Emir Sultan'a giderken Şible Meydanı'nın hemen karşısındaki Karamazak Yokuşu'nda olduğunu söyleyen Kemikli, "Eskiden orada bir dergah varmış, şu anda yok. Yokuşu çıkarken dikkatlice bakmazsanız Bursalı Aşık Yunus'u göremezsiniz. Binaların aydınlanma bölümünde hapsolmuş durumda. Sözünü söyledi gitti ama sözü söyleyen bu sufi şair, bugün Bursa topraklarında fakat eski halinde değil. Apartmanları yapanlar, bir kapı bırakmış. Bu küçük kapıdan içeri girebiliyorsunuz. Orayı bir şekilde düzenlemek lazım. Orada yaşayanları mağdur ve rahatsız etmeden bir çözüm yolu bulunması gerekiyor" diye konuştu.
- "Girişi dar, önü de otopark"
Karamazak Mahallesi Muhtarı Cevdet Bayram da 15. yüzyılda bölgeye defnedilen Aşık Yunus'un türbesinin zamanla yok olduğuna dikkati çekti.
Eskiden söz konusu yerde Aşık Yunus'un türbesinin de olmadığı bilgisini veren Bayram, "Buralar istimlak edilip binalar için temel kazısı yapılırken türbe ortaya çıkıyor ve korumaya alınıyor. Burada oturanların yardımıyla geçtiğimiz yıllarda tamir edildi. Türbe, üç apartmanın arasında, girişi dar, önü de otopark. Türbe, dışarıdan görünmüyor, herhangi bir yazı da yok. Ziyarete gelen olmuyor çünkü fazla bilinmiyor. Burada kapalı bir yerde binaların arasında kalmış. Mahallemizde oturan vatandaşlardan dahi bilmeyenler var" diye konuştu.