Güncelleme Tarihi:
Muammer İRTEM/BURSA, (DHA) - SINIR güvenliğini tehdit ettiği gerekçesiyle dönemin Sovyet Lideri Stalin tarafından sürgüne mahkum edilen Ahıska Türkleri, olayların üzerinden 74 yıl geçmesine rağmen o günleri hala unutmadı. 1944 yılında başlayan zulmün mağdurlarından olan İlimdar Abdullahoğlu, o dönemde yaşanan acı olayları anlattı. Sürgün sırasında 15 bin civarında kişinin hayatını kaybettiği o günlerin canlı şahidi olan Abdullahoğlu, acılarını unutamadıklarını ancak Türkiye'de mutlu olduklarını söyledi.
Kendi vatanlarını terk etmek zorunda kalan Ahıska Türkleri, Kırgızistan, Kazakistan, Özbekistan başta olmak üzere çeşitli Orta Asya ülkelerine yerleşti. 1944 yılında başlayan zulmün şahitlerinden biri olan İlimdar Abdullahoğlu, o dönemde yaşanan acı olayları anlattı.
'O GÜNLERİ HALA HATIRLIYORUM'
Sürgün yıllarında 5 yaşında olduğunu ve yaşanan olayları iyi hatırladığını dile getiren Abdullahoğlu, "1944 yılının Kasım ayında Ahıskalıların yaşadığı köylere askerler geldi. 'Hazırlık görün. Sizi buradan götüreceğiz' dediler. Vatandaşlar hazırlığını gördü. Bizi eski yük arabalarına doldurarak tren istasyonuna getirdiler. Bizi yük vagonlarına doldurdular. Vagonlarda çok eski. Annem, babam, amcalarımız, kaybolmamak için bizi elimizden tuttular. Vagonların içi soğuk. Bizi 5-6 saat vagonlarda beklettiler. Daha sonra hareket ederek bizi Özbekistan'ın Andican iline getirdiler. O vagonlarda insanlar o kadar azap çekti ki, sonradan yerleştiğimiz yerlerde yaşlı adamlarımız erken erken kaybolmaya başladı. Çok sayıda adam öldü" dedi.
'15 BİN KİŞİ HASTALIKTAN ÖLDÜ'
300'den fazla Ahıskalının öldürülmesi ve 100 binden fazla insanın Özbekistan topraklarından zorunlu sürgün edilmesiyle sonuçlanan Fergana Olayları'ndan önce Özbekistan'ı da terk etmek zorunda kaldıklarını belirten Abdullahoğlu, "1944-1955 yılları arası 15 bin kişi hastalıktan, azaptan öldü. Bu bilgiler Rusların kendi arşiv kitaplarında var. 5 bin atlı köylerimize geldi. 52 evi yaktı. Büyük bir toplantı yaptılar. 'Bu halk 24 saat içinde buradan gitmezse Fergana Olayları olacak' dediler. Bizleri dağlardaki pansiyonlara yerleştirdiler. Bir zaman sonra bizler de dost ve akrabalar bir araya gelerek Türkiye'ye gelme kararı aldık. Bursa'ya geldik. Vatandaşlık aldık. Bu günlere kadar geldik. Çocuklarımızı okutuyoruz. Her şeyden memnunuz" ifadelerini kullandı.
FOTOĞRAFLI