Güncelleme Tarihi:
Gürkan DURAL/BURSA, (DHA) - BURSA Uludağ Üniversitesi Tıp Fakültesi'nde, kronik böbrek yetmezliği nedeniyle tedavi gören 9 yaşındaki Zehra Solmaz, beyin ölümü gerçekleşen 16 aylık bebeğin böbrekleriyle hayata tutundu.
Balıkesir'de, düşme sonucu beyin ölümü gerçekleşen 16 aylık E.K.'nin böbrekleri, ailesi tarafından bağışlandı. Uludağ Üniversitesi Tıp Fakültesi'nde, kronik böbrek yetmezliği nedeniyle 3 yıldır diyaliz makinesine bağlı yaşayan Zehra Solmaz'a 10 gün önce Balıkesir'den getirilen E.K.'nin böbrekleri, cerrahi operasyonla nakledildi. Bedenine yetmesi için her iki böbreğin de nakli yapılırken, organların vücuduna uyum sağlamasıyla Zehra, sağlığına kavuştu.
Başarılı geçen operasyon sonrası çok mutlu olduğunu dile getiren Zehra, "Haftada 3 gün, diyalize giriyordum. Nakil oldum. Artık diyalize artık bağlanmıyorum, makinelerden kurtuldum. İğnelerden de kurtuldum. Su içiyorum, kapıya çıkabiliyorum, her şeyi yapabiliyorum" dedi.
Anne Fatma Sonmaz ise çocuğunun sağlığına kavuşması dolayısıyla sevinçli olduklarını belirterek, "Çok şükür, kızım iyileşti. 16 aylık bir bebeğin organlarını bağışladılar, çok teşekkür ediyoruz onlara. Allah, razı olsun. Hocalarımıza da çok teşekkür ediyoruz. Bizim gibi çok böbrek bekleyen, diyalize giren hastalar var. Onlar için de organ bağışı diliyoruz" diye konuştu.
'HEMODİYALİZ MAKİNESİNE BAĞLANMAYACAK'
Tekrarlayan idrar yolu enfeksiyonlarına bağlı olarak gelişmiş böbrek yetmezliği bulunan 9 yaşındaki çocuğa iki böbreği de başarıyla naklettiklerini anlatan Uludağ Üniversitesi Tıp Fakültesi Çocuk Nefroloji ve Çocuk Romatoloji Birim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Osman Dönmez, "Her iki böbrek de hastamıza takıldıktan sonra normal olarak çalışmaya başladı. Çocuğumuz, normal hayata tutunmuştur. Şimdi küçük Zehra'mız, daha rahat ve istediği kadar su içebilecek, yemeklerini daha serbest yiyebilecek, haftanın 3 günü 4'er saat hemodiyaliz makinesine bağlanmak için gelmeyecek. Okuluna daha rahat devam edecek" dedi.
Prof. Dr. Dönmez, ayrıca idrar yolu enfeksiyonlarının tekrarlayıcı olduğunu ve bu yüzden çok dikkat edilmesi gerektiğini hatırlatarak, organ bağışı farkındalığının toplumda artırılması gerektiğini vurguladı.
'İNSANLIK İÇİN BİR HAREKET'
Cerrahi operasyonu başarıyla gerçekleştiren Uludağ Üniversitesi Tıp Fakültesi Üroloji Anabilim Dalı Öğretim Üyesi ve Böbrek Nakli Sorumlusu Prof. Dr. Hakan Vuruşkan ise şunları söyledi:
"Biz, Uludağ Üniversitesi'nde bu işi yaklaşık 1989 yılından beridir yapıyoruz. Toplam 800 vaka yaptık. Bugüne kadar böyle sadece 3 tane vaka ile karşılaştık. Son derece yüz güldürücü gelişti vakamız. Çok da mutlu olduk. 1 hafta içerisinde normal böbrek fonksiyonlarına döndü. Organ bağışı, son derece önemli bir konu. 16 aylık bir bebeğin organlarının bağışlanmasından bahsediyoruz. En önemli konu bence bu. Burada bu aileyi, gerçekten çok takdir etmek lazım. Çok acı bir olay gerçekleşiyor; ama ona rağmen son derece faydalı bir şekilde insanlık için bir harekette bulunuyorlar."
'HALKIMIZA ÇOK İHTİYACIMIZ VAR'
Uludağ Üniversitesi olarak senede yaklaşık 80 vakanın yüzde 70'ini kadavralar sayesinde yaptıklarını belirten Prof. Dr. Vuruşkan, "Son 5 senede yakalanan ivme çok güzel; ama bu ivmenin 2 katına çıkarılması lazım. Ancak bu sayede, hastaların hepsine yeterli bir böbrek bulma şansımız olabilir. Bu konuda, bu artışı engellemek henüz mümkün değil; tek yapabileceğimiz, bağış sayısını artırmak. Bu yüzden halkımıza çok ihtiyacımız var" dedi.
Öte yandan organ naklinin gerçekleştirilmesinde koordinatörler Sahriye Keskin, Ersin Elgin, Rafet Oflaz ve Kerem Selimoğlu ile birlikte hemşireler Nuray Ciğerdelen ve Mercan Çelenk de Zehra'nın yaşam sevincini yeniden kazanmasına katkıda bulundu.
FOTOĞRAFLI