Güncelleme Tarihi:
Mesut MADAN/BURDUR, (DHA)- BURDUR'un Ağlasun İlçesi'nde hayvancılıkla uğraşan ailesiyle oturan 19 yaşındaki Büşra Öğüt, hayvan otlatırken boş zamanlarında yaptığı resimlerle ilgi çekiyor. Kağıt ve kartonun yanı sıra doğada bulduğu tahta ve taş gibi materyallere kalemle, kömür ya da renkli taşlarla resim yapan Büşra Öğüt, üniversiteye hazırlanıyor.
Ağlasun'a bağlı 1100 rakımlı Akdağ Mevkii'nde oturan Öğüt ailesinin 4 çocuğundan en küçüğü Büşra Öğüt, resim ve heykeldeki yeteneğiyle kendine hayran bırakıyor. 8'inci sınıfa kadar devam ettiği okulunu hayvancılıkla uğraşan ailesine yardım için bırakan ve dağ bayır hayvan otlatan Büşra Öğüt, liseyi açıktan tamamlamayı başardı. İlkokul birinci sınıftan itibaren resme ilgi duyan Büşra Öğüt, keçileri otlattığı sıradaki boş vakitlerinde resim çizmeye başladı.
RESİM TUTKUSUNU YANSITTI
Tahta, taş, kağıt, karton ve konserve kapağı gibi çevrede bulduğu yüzeyi düz her türlü materyalin üzerine kalem, kömür ya da renkli taşlarla resim çizen Büşra Öğüt, ağaç parçalarından da küçük heykeller yaptı. Resimlerinde doğa ve insan figürleri üzerine çalışmalar yapan Öğüt, içindeki resim tutkusunu doğal materyallere yansıttı.
"YETENEK SINAVLARINA HAZIRLANIYORUM"
Resme olan tutkusunu "Kendimi bildim bileli resim çizmek benim için bir tutku" diye anlatan Büşra Öğüt, "Resim çizmeyi, heykel yapmayı çok seviyorum. Ailem hayvancılıkla uğraştığı için onlara yardım ediyorum. Bu yüzden liseyi okuyamadım. Lise eğitimimi açık öğretimde tamamladım. Bu da benim için resim çizmekte avantaj oldu. Başka yapacak bir şey yoktu. Hayvanlar ve resim vardı. Şimdi üniversite yetenek sınavlarına hazırlanıyorum. Hedefim grafik tasarım ve heykel bölümü" dedi.
"KÖMÜRLERLE, RENKLİ TAŞLARLA RESİM ÇİZİYORUM"
Hayvan otlatırken sadece resim yapmadığını, ağaç parçalarını oyarak küçük heykelcikler yaptığını anlatan Öğüt, "Küçüklüğümden beri kağıt bulamadığım zaman etrafta bulduğum taşlara kömürlerle, renkli taşlarla resim çiziyorum. Hayvanları otlatırken çok hızlı resim yapmak zorundayım çünkü resim çizerken bir bakıyorsunuz keçi gidiyor. Hemen gidip onu çevirip gelip tekrar çiziyorum. Resim çizdiğim taşları daha sonra eve taşıyorum" diye konuştu.
"YORGUNLUĞUMU, STRESİMİ BU ŞEKİLDE ATIYORUM"
Doğa ve sanatla iç içe yaşadığını kaydeden Büşra Öğüt, yorgunluk ve stresimi bu yolla attığını söyledi. Öğüt, şöyle dedi:
"İlkokul birinci sınıfta Ahmet Ali Küçük adında bir öğretmenim vardı. Kendi halimde resim çiziyordum. Resim defterim yoktu. Bana çizgili bir defter verdi ve 'Sen buna sürekli resim çiz' dedi. O öğretmenimi hiç unutamıyorum. Hatta babamı çağırıp 'Bu çocuğa destek olun' demişti. Öğretmenimin o desteği benim için çok önemliydi."
"RESİM ÖĞRETMENİ OLURSAM"
Ailesinin de kendisine destek olduğunu vurgulayan Öğüt, "İleride resim öğretmeni olursam ya da böyle bir eğitim verme imkanım olursa çocuklara çok pahalı ya da mükemmel resim malzemelerine ihtiyaçları olmadığını, her an her yerde her şeyle resim yapabileceklerini anlatmak istiyorum. Okuldayken benim hiç resim malzemem olmazdı" dedi.
BOŞ BİNANIN DIŞINA ATATÜRK PORTRESİ ÇİZDİ
Ağlasun merkezindeki 3 katlı bir binanın yan duvarına Atatürk portresi de çizen Öğüt, "Duvarı gördüğüm andan itibaren 'Ben buraya resim çizmeliyim' diye düşünüyordum. 17 Mayıs'ta Atatürk portresini çizmeye başladım. 19 Mayıs'a yetiştirdim. İlk duvar resmimdi. Hedefim dünyanın en büyük duvar resmini çizmek" diye konuştu.
"HEM KIZIM HEM DE BİZ MUTLU OLUYORUZ"
Baba Muammer Öğüt de kızının ilkokul yıllarından itibaren resme yeteneği olduğunu belirterek, "Hem hayvanları otlatır, hem resim yapar. Resim çizmekten hem kızım hem de biz mutlu oluyoruz" dedi.
FOTOĞRAFLI