Güncelleme Tarihi:
BURDUR (AA) - GÖKMEN YÜCE - Mehmet Akif Ersoy Üniversitesindeki (MAKÜ) bilim insanları, ishal nedeniyle meydana gelen buzağı ölümlerini önlemek amacıyla yerli aşı çalışması başlattı.
MAKÜ Rektörü Prof. Dr. Mustafa Saatcı, AA muhabirine yaptığı açıklamada, Türkiye'nin 2023 vizyonunda hayvancılık ve biyoteknolojiyle ilgili alanlar bulunduğunu, üniversitelerinin de bu alanlarda adım atmaya başladıklarını söyledi.
Burdur ve çevresinde hayvancılığın büyük önem taşıdığını, çevrede yapılan araştırmalarda buzağı ölümlerinin yaklaşık yüzde 40'ının ishal hastalığından kaynaklandığının belirlendiğini anlatan Saatcı, "Bu soruna çözüm üretmek için viroloji anabilim dalındaki hocalarımız, Batı Akdeniz Kalkınma Ajansı'nın (BAKA) desteklediği proje ile ishal nedeniyle yaşanan buzağı ölümlerine karşı yerli aşı üretmenin ilk adımını attı. Laboratuvar ortamında çalışmalar başlatıldı" dedi.
Saatcı, üniversite bünyesinde kurulan "doku kültür laboratuvarı"nda "tanı kiti üretimi" için de çalışmaların başladığını kaydetti.
- "İshalden kaynaklanan buzağı ölümlerine karşı yerli aşı yok"
MAKÜ Veteriner Fakültesi Viroloji Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Yrd. Doç. Dr. Sibel Hasırcıoğlu da çalışma kapsamında öncelikle yetiştiricilerin sorunlarını çözmeyi hedeflediklerini ifade etti.
Burdur ve çevresinde hayvancılığın yaygın olarak yapıldığını, buna rağmen önceden altyapısı gelişmiş bir laboratuvar bulunmadığını, bu nedenle de bütün hastalıklara bakamadıklarını vurgulayan Hasırcıoğlu, şöyle devam etti:
"Şimdi hastalıkları daha iyi teşhis edebileceğiz. Teşhis, tedavinin başarı şansını yükseltir. Bir işletmenin kar payı, süt ve buzağı üretimi ile ilgilidir. Eğer bir işletme düvesinden her yıl bir buzağı alamazsa zarara girmiş olur. O yüzden buzağı ölümleri işletme ekonomisini önemli oranda etkilemektedir. Bu ölümlerin en önemli sebeplerinden bir tanesi de buzağı ishalleridir."
Yerli aşıyı üretmek için öncelikle bölgesel izolatları (doğal ortamdan elde edilmiş, laboratuvar kökenli olmayan, mikrobiyal veya viral anlamda saf numune) toplayacaklarını bildiren Hasırcıoğlu, şöyle konuştu:
"Burada yerli izolatlarımızın hepsini izole edeceğiz. Bu sistem, aşı tohumunu bulmamıza yardımcı olacak. Şu an işin en başındayız. İzolatları elde etme aşamasındayız. Tohumu olmadan aşı üretemezsiniz. Öncelikle bölgemizdeki virüsün çeşitliliğini belirlemeliyiz. Çünkü bunu yapmazsak üreteceğimiz aşı tüm buzağıları koruyamaz. Bugün Türkiye'de ishalden kaynaklanan buzağı ölümlerine karşı üretilen yerli aşı yok. Bu aşıyı üretebilmek için çalışmalara başladık."
- "İthal aşılar sadece hastalığın şiddetini azaltıyor"
Hasırcıoğlu, Türkiye'de buzağı ishallerine karşı yurt dışından getirilen aşıların kullanıldığını dile getirdi.
Bu aşıların yurt dışındaki izolatlara karşı hazırlandığı için Türkiye'deki buzağıları tamamen korumadığını, sadece hastalığın şiddetini azalttığını savunan Hasırcıoğlu, çalışmalarında yerli izolatlara karşı hazırlanmış aşı geliştirmeyi amaçladıklarına dikkati çekti.
Aşı geliştirmenin zor bir çalışma olduğuna işaret eden Hasırcıoğlu, "Ticari bir aşı geliştirmek ise uzun yıllar alan bir süreç. Biz önce aşı tohumunu bulup, Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanlığına sunulacak şekilde ön prototip aşı projesini geliştireceğiz. Ondan sonra sanayici bir ortak bulup ticari olarak üretimine geçmeyi amaçlıyoruz. Çünkü ticari bir aşı üniversitenin laboratuvarında üretilemez" diye konuştu.
Hasırcıoğlu, proje kapsamında 2 bin 500 üyesi olan Köy Kalkınma Kooperatifler Birliği (KÖY-KOOP) ile anlaşma yaptıklarını, bu kapsamda üyelerin hayvanlarının viral enfeksiyonlarını teşhis etmeye çalışacaklarını kaydetti.