Güncelleme Tarihi:
Mutlu YUCA/BOLU, (DHA) - BOLU'da FETÖ/PDY'nin Abant İzzet Baysal Üniversitesi'ndeki (AİBÜ) yapılanmasına ilişkin 10'u firari, 27'si tutuklu 77 sanığın yargılandığı davada tanık olarak ifade veren Sosyoloji Bölüm Başkanı Prof. Dr.Yahya Murat Keskin, tutuksuz sanık eski rektör Prof. Dr. Hayri Coşkun'un rektörlük seçimlerinde FETÖ ile pazarlık yaptığını, örgütün il imamı olarak isimleri geçen ve firari olan Cuma Kartal ile Adnan Daylan'a gri hizmet pasaportu verilmesini sağladığını ileri sürdü.
AİBÜ eski Rektörü Prof. Dr. Hayri Coşkun'un tutuksuz, iddianameye göre üniversite yapılanmasının yöneticisi konumundaki eski Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Kenan Gümüştekin ve Fethullah Gülen'in doktoru kardiyolog Prof. Dr. Mehmet Yazıcı'nın firari olduğu davanın Belediye Nikah Salonu'nda görülmesine devam edildi. 'Silahlı terör örgütüne üye olmak' ve 'Örgüte bilerek ve isteyerek yardım etmek' suçlarından 15 yıla kadar hapis cezası talep edilen sanıklar salonda hazır bulundu. Duruşmada tanık olarak ifade veren Sosyoloji Bölüm Başkanı Prof.Dr.Yahya Murat Keskin, FETÖ/PDY'nin üniversite yapılanmasına ilişkin 17-25 Aralık sürecinden sonra verdiği ifadelerin İl Emniyet Müdürlüğü kanalıyla dışarıya sızdırıldığını iddia ederek şunları söyledi:
"Emniyette verdiğim ifademde ismi geçen ve bir kısmı da sanık olan şahısların, sosyal medya hesapları üzerinden yaptıkları paylaşımlar ve ikili görüşmelerimizdeki hal ve hareketlerinden dolayı kendilerinin isimlerini verdiğimi bildiklerini anladım. Bu beyanlarım bu kişilere ulaştırıldı. Ben bildiklerimi korkmadan söyledim. Eski rektör Prof.Dr. Hayri Coşkun, dosyada ifade verenleri 'Müfteri çetesi' olarak adlandırıyor. Ben bu beyanları hakaret kabul ediyorum ve adli anlamda gereğini yapacağım. Rektör Coşkun, rektörlük seçimlerinde FETÖ ile pazarlık yaptı. İkinci kez rektör seçilince Prof.Dr. Kenan Gümüştekin'i başhekim olarak ataması bunun göstergesidir. Rektör Coşkun, örgütün il imamı olarak isimleri geçen ve firari olan Cuma Kartal ve Adnan Daylan'a gri hizmet pasaportu vererek Estonya gezisine gitmesini sağladı."
'REKTÖR, FETÖ İLE İTTİFAK HALİNDEYDİ'
Tanıklardan eski rektör yardımcısı Prof. Dr. Akçahan Gepdiremenli ise "2012 yılının sonlarında yaşanan hadisede istifa etmem için FETÖ'cü gruplar komplo kurdu. Hakkımda çok sayıda asılsız ihbarlar yapıldı. Eski rektör Prof.Dr. Coşkun'a bu ihbarların artacağını belirterek istifa edebileceğimi söyledim. Rektör ise bu şikayetleri dikkate almayacağını söyledi. Hakkımda çıkan yazıların ardından 2013 yılında Prof.Dr. Coşkun istifamı istedi. Rektör Yardımcısı Prof.Dr. Resul Eryiğit'in de fiziki şiddete maruz kalmasının ardından Rektör Coşkun'un FETÖ/PDY ile ittifak halinde olduğunu ya da kripto olabileceğini düşündüm. Bunun başka bir açıklaması bulunmamaktaydı. Benden boşalan yere firari olan Prof.Dr. Kenan Gümüştekin'in rektör yardımcılığı görevine getirilmesi de kanaatimi doğruladı. İkinci kez rektör seçildikten sonra FETÖ üzerinde baskı oluşturmaya başladı. Prof.Dr. Gümüştekin, Tıp Fakültesi Hastanesi'ne Başhekim olarak atanınca rektör ile örgüt arasında sulh sağlandı" dedi.
Gepdiremenli, kendisini usulsüz olarak dinledikleri iddiasıyla tutuklu yargılanan İl Emniyet Müdürlüğü İstihbarat Şube Müdürlüğü'nde görevli şube müdürü, komiser yardımcısı ve polis memurunun kendisine kumpas kurduklarını ileri sürerek, "İl Emniyet Müdürlüğü'nde yuvalanmış paralel çete usulsüz şekilde beni dinleyerek istifa etmemi sağladı. Beni DHKP-C, TİKKO ve Dursun Karataş ile ilişkindirerek dinledikleri bilgisi tarafıma ulaştı" dedi.
FOTOĞRAFLI