Güncelleme Tarihi:
Özcan ÇİRİŞ/BİTLİS, (DHA) - BİTLİS kent merkezinin en önemli sorunu olan ve üzerinde yüzlerce yapının bulunduğu Bitlis Deresi için yapılan çalışmalarda sona gelindi. Bitlis Valisi Ahmet Çınar, dere üzerindeki yapıların en kısa zamanda yıkılacağını, esnafın mağdur olmayacağını belirtirken, Bitlis'in de tarihi dokusuyla birlikte hak ettiği konuma kavuşacağını söyledi.
Bitlis kent merkezinden geçen ve üzerinde yüzlerce işyeri ve dükkanını bulunduğu Bitlis Deresi için ilk çalışma 2004 yılında başladı. Kolları ile birlikte 5 kilometrelik uzunluğu olan Bitlis Deresi'nin üzerinde bulunan işyerlerinin yıkılması ve ıslah çalışmalarına başlamak için ilk etapta TOKİ tarafından Hüsrev Paşa Mahallesi'ne 720 dükkan yapıldı. Önümüzdeki günlerde dükkanların teslim edileceği, ardından da dere üzerindeki dükkan ve işyerlerini yakma çalışmalarına başlanacağı belirtildi.
Bitlis Valisi Ahmet Çınar, Bitlis Deresi projesinin Çevre ve Şehircilik Bakanlığı tarafından hazırlandığını, dere islah çalışmalarının bitmesinin ardından, tarihi dokusuna zarar vermeden çevresinin mesire alınlarına dönüştürüleceğini, böylelikle Bitlis'in bu sorundan kurtulacağını söyledi. Yapılan çalışmaların tamamlanmasından sonra Bitlis Deresi'nin çirkinlik değil, güzellik sunacağını da belirten Vali Çınar şöyle konuştu:
"Birçok insan bu projeye emek vermiş. Bitlis Eğitim ve Tanıtma Vakfı (BETAV) ve devletin diğer kurumlarına, en üst devlet yöneticilerimize kadar konuyla ilgilenilmiş. Gelinen noktada dere ıslahına başlandı. Burada bulunan esnafın mağdur olmaması için yapılan dükkanlar da teslim aşamasına gelmiştir. Bundan sonraki aşamada esnafların bu dükkanlara taşınmaları gerekiyor. Dere yatağı bu haliyle tarihi yapımıza bir hastalık, mantar gibi yapışmış. Geçmişin bütün ihmallerinin sonucu bu çirkin yapıların musallat olduğu bu şehri, bu yapılardan kurtarmadığımız müddetçe, buraları yıkmadığımız müddetçe bu şehir iflah olmaz. Asla gelişemez ve sürekli kan ve nüfus kaybeder."
Bitlis'in hak etmediği bir konumda olduğunu da belirten Vali Çınar, "Türkiye’de bu kadar köhnemiş, bu kadar geri kalmış bu kadar yaşayanlar açısından sıkıntı yaratan başka bir şehir eminimki yoktur. Kökleri kadim olan bu şehirden, bize miras kalan tarihi eserleri var. Bitlis’te sayı olarak Mardin’den daha çok tescilli eserin olduğunu biliyoruz. Dolayısıyla hepimizin sorumlulukları var. Biz bu tarihi eserleri, ecdat yadigarını, insanlık mirası, eserleri kurtarabilmek için bu projeyi gerçekleştirmek zorundayız. Elbett ki alışkanlıklarımız, düzenimiz, bir esnafın yıllardır alışıla geldiği bir düzeni var. Biz bunu biliyoruz. Bu tür projeler için bir risk her zaman vardır. Buradan dükkanımı taşırsam ben evime ekmek götürebilir miyim? Çocuklarımı doyurabilir miyim? Endişesini de yaşıyorlar. Ama şu da unutulmamalıdır bu memleketin bu esnafın hakkı olan para başka şehirlere, başka alışveriş noktalarına gidiyor. Bununda nedeni bugünkü durumdur. Çünkü şehir buna müsait değil. Şehir insanları artık kendisinden uzaklaştırır bir konuma gelmiş. Buradaki dere ıslahı ile ilgili yapılacak çalışmalar eski tarihin, kentin ortaya çıkarılması buradaki esnafın kazancına olacaktır."dedi.
FOTOĞRAFLI