3 Aralık Dünya Engelliler Günü
Güncelleme Tarihi:
IHA
Oluşturulma Tarihi: Aralık 03, 2015 14:05
OKUL MÜDÜRÜ MUHAMMET SALİH YILDIRIM
Bilecik’in Bozüyük ilçesinde, 3 Aralık Dünya Engelliler Günü dolayısıyla Şehit Zafer İpek Özel Eğitim İlkokulu tarafından bir program düzenlendi.
Metristepe Kültür Merkezi’nde düzenlenen program, saygı duruşunda bulunulması ve İstiklal Marşı’nın okunması ile başladı. Ardından okul müdürü Muhammet Salih Yıldırım tarafından günün önemine binayen bir konuşma yapıldı. Muhammet Salih Yıldırım konuşmasında, 3 Aralık Dünya Engelliler Günü’nün tarihçesinden bahsetti. Yıldırım, özürlü çocukları topluma kazandırmanın, kimseye muhtaç olmadan bağımsız yaşayabilen, üretken bireyler olabilmelerini sağlamanın herkes için bir insanlık ödevi olduğunu söyledi. Yıldırım, “Bugünün bir kutlama günü değil, yıl içinde yapılanların değerlendirildiği, çalışmaların ve etkinliklerin bu günde odaklaştırılacağı bir gün olmasıdır. Birleşmiş Milletlerin ifadesiyle 3 Aralık yalnız özürlülerin organizasyonları ve hükümetler için olanak oluşturmakla kalmayıp, aynı zamanda sosyal yaşamdaki tüm insanların günü kutlamasını sağlamayı amaçlamaktadır. Her geçen gün giderek artan ekonomik ve sosyal sorunlar, büyüklerden çok çocuklarımızın geleceğini tehdit ediyor. Çoğu zaman çocuklarına ilk önem veren toplum olarak övünüyoruz. Gerçekten öyle mi? Büyük Atatürk bizlerden çocuklarımızı çağdaş, uygar ve topluma yararlı insanlar olarak yetiştirmemizi istemişti. Çocuklarımızın iyi eğitilmiş, bilgili, sağlıklı, ileri görüşlü ve yurtsever bireyler olmasını istemişti. 92 yıllık cumhuriyetimizin eriştiği bu dönemde onlara havasıyla, suyuyla ve vatan toprağıyla kirlenmiş bir çevre bırakıyoruz. Yetersiz beslenme, sosyal ve kültürel erozyon, sağlık ve eğitim sorunları, büyüdüklerinde işsizlik korkusu, terör ve şiddet olayları ve en önemlisi onlara bırakacağımız borç yükü. Üzücü olduğu kadar ürkütücü bu tablonun oluşmasında hepimiz kusurluyuz. Ya özürlü çocuklarımız? Onları da topluma kazandırmak, kimseye muhtaç olmadan bağımsız yaşayabilen, üretken bireyler olabilmelerini sağlamak, hepimiz için bir insanlık ödevi değil mi? 0-18 yaş grubunda 3 milyon 650 bin özürlü çocuğumuzun olduğu biliniyor. Bunların sadece 40 bini eğitim hakkından yararlanabiliyor. Yani yaklaşık 100 çocuktan biri. Oysa anayasamızın 42.’inci maddesi ‘Kimse eğitim ve öğretim hakkından yoksun bırakılamaz’ hükmünü içeriyor. Çocuklarımız en önemli varlıklarımız. Onları sözünü ettiğimiz korkunç gelecekten korumak için hepimize, ailelere, topluma ve devlete büyük görev ve sorumluluklar düşüyor. Bundan kaçınamayız. Çünkü bu çocuklar bizim çocuklarımız.” dedi.
Program, çeşitli gösterilerle devam etti.
Programa, İlçe Milli Eğitim Müdürü Hüseyin Gümüş, Belediye Başkan yardımcıları Hayrettin Eldemir ve Nazmi Kuru, İlçe Emniyet Müdürü Hakkı Güner, TSO Başkanı Buğra Levent, okul müdürleri, öğrenci velileri ve vatandaşlar katıldı.
Metristepe Kültür Merkezi’nde düzenlenen program, saygı duruşunda bulunulması ve İstiklal Marşı’nın okunması ile başladı. Ardından okul müdürü Muhammet Salih Yıldırım tarafından günün önemine binayen bir konuşma yapıldı. Muhammet Salih Yıldırım konuşmasında, 3 Aralık Dünya Engelliler Günü’nün tarihçesinden bahsetti. Yıldırım, özürlü çocukları topluma kazandırmanın, kimseye muhtaç olmadan bağımsız yaşayabilen, üretken bireyler olabilmelerini sağlamanın herkes için bir insanlık ödevi olduğunu söyledi. Yıldırım, “Bugünün bir kutlama günü değil, yıl içinde yapılanların değerlendirildiği, çalışmaların ve etkinliklerin bu günde odaklaştırılacağı bir gün olmasıdır. Birleşmiş Milletlerin ifadesiyle 3 Aralık yalnız özürlülerin organizasyonları ve hükümetler için olanak oluşturmakla kalmayıp, aynı zamanda sosyal yaşamdaki tüm insanların günü kutlamasını sağlamayı amaçlamaktadır. Her geçen gün giderek artan ekonomik ve sosyal sorunlar, büyüklerden çok çocuklarımızın geleceğini tehdit ediyor. Çoğu zaman çocuklarına ilk önem veren toplum olarak övünüyoruz. Gerçekten öyle mi? Büyük Atatürk bizlerden çocuklarımızı çağdaş, uygar ve topluma yararlı insanlar olarak yetiştirmemizi istemişti. Çocuklarımızın iyi eğitilmiş, bilgili, sağlıklı, ileri görüşlü ve yurtsever bireyler olmasını istemişti. 92 yıllık cumhuriyetimizin eriştiği bu dönemde onlara havasıyla, suyuyla ve vatan toprağıyla kirlenmiş bir çevre bırakıyoruz. Yetersiz beslenme, sosyal ve kültürel erozyon, sağlık ve eğitim sorunları, büyüdüklerinde işsizlik korkusu, terör ve şiddet olayları ve en önemlisi onlara bırakacağımız borç yükü. Üzücü olduğu kadar ürkütücü bu tablonun oluşmasında hepimiz kusurluyuz. Ya özürlü çocuklarımız? Onları da topluma kazandırmak, kimseye muhtaç olmadan bağımsız yaşayabilen, üretken bireyler olabilmelerini sağlamak, hepimiz için bir insanlık ödevi değil mi? 0-18 yaş grubunda 3 milyon 650 bin özürlü çocuğumuzun olduğu biliniyor. Bunların sadece 40 bini eğitim hakkından yararlanabiliyor. Yani yaklaşık 100 çocuktan biri. Oysa anayasamızın 42.’inci maddesi ‘Kimse eğitim ve öğretim hakkından yoksun bırakılamaz’ hükmünü içeriyor. Çocuklarımız en önemli varlıklarımız. Onları sözünü ettiğimiz korkunç gelecekten korumak için hepimize, ailelere, topluma ve devlete büyük görev ve sorumluluklar düşüyor. Bundan kaçınamayız. Çünkü bu çocuklar bizim çocuklarımız.” dedi.
Program, çeşitli gösterilerle devam etti.
Programa, İlçe Milli Eğitim Müdürü Hüseyin Gümüş, Belediye Başkan yardımcıları Hayrettin Eldemir ve Nazmi Kuru, İlçe Emniyet Müdürü Hakkı Güner, TSO Başkanı Buğra Levent, okul müdürleri, öğrenci velileri ve vatandaşlar katıldı.