Güncelleme Tarihi:
Taylan YILDIRIM-Hilmi DUYAR/BALIKESİR, (DHA)- CUMHURBAŞKANI Recep Tayyip Erdoğan, Balıkesir'deki Milli Savunma Üniversitesi Kara Astsubay Meslek Yüksekokulu Komutanlığı'nda 1518 muvazzaf astsubay adayının mezuniyet töreni ve partisinin genişletilmiş il danışma meclisi toplantısına katılmak üzere geldiği Balıkesir'de astsubay adayları ve ailelerine seslendi.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Terör örgütünün eliyle yerle yeksan edilen yıkımı önlemek, oluk oluk akan Müslüman kanını durdurmak boynumuzun borcudur. Cuma namazında Mısır'da DEAŞ terör örgütünün cuma namazında yaptığı katliamda 250'yi aşkın Müslüman şehit oldu. Bunlara nasıl Müslüman denir. Bunlar katil. Bunların İslam'la yakından uzaktan alakası yok. Bu gerçekleri bilmemiz lazım. Yeni terör oluşumlarının ortaya çıkmasını engellemek için de bu hamleleri yapmaya mecburuz. Gözümüzün içine baka baka Suriye-Irak sınırı boyunda terör koridoru oluşurken kenara çekilip beklememizi isteyenler olabilir. Onların ne istediği önemli değil. Bizim ülke olarak ne istediğimiz önemli. Bu kararı biz veririz. Onun için de bu kararı, biz tüm üst düzey yönetici ve komuta kadrolarımızla oturuyoruz, değerlendiriyoruz. Adımlarımızı ona göre atıyoruz" dedi.
Milli Savunma Üniversitesi Kara Astsubay Meslek Yüksekokulu Komutanlığı'nda 1518 muvazzaf astsubay adayının mezuniyet töreni ve partisinin genişletilmiş il danışma meclisi toplantısına katılmak üzere Balıkesir'e gelen Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, kentte ilk olarak astsubay adaylarının mezuniyet törenine katıldı. Okul Komutanı Albay Evren Ünal'ın açılış konuşmasından sonra kürsüye gelen Milli Savunma Bakanı Nurettin Canikli, istikrarsızlık ve çatışmaların Türkiye'nin bulunduğu bölgeyi derinden etkilediğini söyledi. Canikli, şöyle konuştu:
"Terör örgütlerinin yaşam alanlarını genişletme çabaları sınırlarımıza saldırıları, göç hareketleri, terör faaliyetleri şu an itibarıyla baş etmememiz gereken tehdit ve risk unsurlarının başında gelmektedir. Bu sadece bize yönelik değildir, hatta küresel ölçekte endişe verici boyutlara ulaşmıştır. Türkiye Cumhuriyeti Devleti bulunduğu coğrafya itibarıyla her zaman güçlü olmak, güçlü kalmak mecburiyetindedir. Türkiye'nin böyle bir ortamda etkin konumda olması, barışın teminatı olması ancak en zor şartlarda görev yapacak iyi eğitimli personeliyle mümkündür. FETÖ ülkemize maddi ve manevi zarar vermeyi hedefledi. TSK'nın saygınlığını zedelemeye, kara lekeye sürmeye çalıştı. Bu ülkeyi parçalamaya çalıştılar. Ordu-millet dayanışmasını yıkmaya çalıştılar. Aziz milletimizin, tüm alçak oyunlarını gördüğünü, sezdiğini göremediler. Milletimizin vatana, bayrağa ve ezana sahip çıkacağını düşünemediler."
Canikli'nin ardından Genelkurmay Başkanı Orgeneral Hulusi Akar konuşma yaptı. "Türk Silahlı Kuvvetleri'nin kahraman mensupları, gazilik ve şehitliği rütbelerin en yükseği kabul etti" diyen Akar, şunları söyledi:
"Yurt içinde ve sınır ötesinde mücadelesini azim ve kararlılıkla sürdürmektedir. Tarihin hiçbir döneminde olmadığı gibi ihanet çetesi, maalesef 15 Temmuz'da yaşanan hain FETÖ kalkışması, başta zatıaliniz olmak üzere devlet kademelerinin gayreti, Türk Silahlı Kuvvetleri'nin vatansever evlatları tarafından bertaraf edildi. Türk Silahlı Kuvvetleri'ne sızarak şerefli üniformayla hain emellerine ulaşmaya çalışanlar, hızla Peygamber Ocağından temizlenmiş, ordumuz, hainlerden temizledikçe her bakımdan güçlenmiştir. Gece gündüz demeden faaliyetlerini büyük fedakârlıkla sürdürmektedir."
Daha sonra dönem birincisi İkmal Astsubay Çavuş Mehmet Sürücü konuştu ve yaş kütüğüne plaket çaktı.
"ASKERİ OKULLAR YENİDEN YAPILANDIRILDI"
Törende daha sonra Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, kürsüye geldi. 15 Temmuz sonrasında askeri okulların yeniden yapılandırıldığını söyleyen Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, şöyle dedi:
"Astsubaylarımız ilk mezunlarını veriyor. Hain darbe girişiminden sonra hızlı bir yeniden yapılandırma süreciyle askeri okulları Milli Savunma Bakanlığı bünyesinde bir araya getirdik. Esasen tüm askeri okulların tek çatı altında toplanması eskiden beri vardı. Çeşitli sebeplerle bir türlü hayata geçirilemeyen bu reformu 15 Temmuz'dan sonra süratle hayata geçirdik. Yeni bir dönem başlattık. Ara sınıflara öğrenci alınarak sistemin kesintisiz devamı sağlandı. Yeni sistem tam manasıyla işler hale getirildi. Okullarının müfretadı, ülkemizin ihtiyacı olacak şekilde baştan sona yenilendi. 15 Temmuz darbe girişimi öncesinde 10 bin 323 öğrenci eğitim görüyordu. Şu anda askeri okullarımızda eğitim gören öğrenci 10 bin 348'dir. Dolayısıyla hiçbir zaafiyete mahal vermeyecek şekilde reform süreci başarıyla tamamlanmıştır."
Bu süreçte çeşitli engellerle karşılaştıklarını, kararlı tutumlarıyla hepsinin üstesinden geldiklerini de belirten Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Her fırsatta devlet geleneğimize, kültürümüze atıfta bulunarak maziden geleceğe köprü kurmaya çalışıyoruz. Geçmişini bilmeyenin geleceğini göremeyeceği inancıyla tarihimize, kültürümüze sahip çıkıyoruz. Şu anda bir araya geldiğimiz astsubay okulunun geçmişine baktığımızda karşımıza çıkan manzara dahi tek başına bu hassasiyetimi teyit etmeye yetecek" diye konuştu.
"TARİHİ HAKİKATLERİ BİLMELİYİZ"
Tarihi hakikatler bilinmediği takdirde Türkiye'nin bulunduğu bölgede politika oluşturulamayacağını vurgulayan Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, şöyle devam etti:
"Bu coğrafyalardan birisi yerlerden bir yer değildir. Hepsi canımızdan bir parçadır. Bölgemizde yaşanan hadiseler sebebiyle birilerinin çıkarları zedeleniyor olabilir ama bizim canımız yanıyor. Orada bizim şehitlerimizin kanı var, canı var. Öyleyse bizim hem aklımız hem ruhumuz var. Kardeşlerimiz zulüm görürken onlara nasıl sırtımızı dönüp kendi işimize bakarız? Fırat Kalkanı operasyonunun ne olduğunu anlayabiliyor musunuz? Oralara yönelik hassasiyetlerimizin altında işte bu tarihi gerçekler yatıyor. Elbette diplomasiyle, insani yardımla, askeri gücümüzle kardeşlerimize yardımcı olacağız. Bir kardeşin bir kardeşe yardımcı olmasından daha doğal ne olabilir? Elbette her şey istediğimiz gibi olmuyor. O zaman işin oluru neyse ona bakıyoruz. Soçi de insani trajedileri öncelemeye, bölgenin geleceğini oluşturmaya yönelik çabaların ürünüdür."
"BUNLAR MÜSLÜMAN DEĞİL"
Mısır'da dün camiye düzenlenen terör saldırısıyla ilgili de konuşan Cumhurbaşkanı Erdoğan, şunları kaydetti:
"Terör örgütünün eliyle yerle yeksan edilen yıkımı önlemek, oluk oluk akan Müslüman kanını durdurmak boynumuzun borcudur. Mısır'da DEAŞ terör örgütünün cuma namazında yaptığı katliamda 250'yi aşkın Müslüman şehit oldu. Bunlara nasıl Müslüman denir. Bunlar katil. Bunların İslam'la yakından uzaktan alakası yok. Bu gerçekleri bilmemiz lazım. Yeni terör oluşumlarının ortaya çıkmasını engellemek için de bu hamleleri yapmaya mecburuz. Gözümüzün içine baka baka Suriye-Irak sınırı boyunda terör koridoru oluşurken kenara çekilip beklememizi isteyenler olabilir. Onların ne istediği önemli değil. Bizim ülke olarak ne istediğimiz önemli. Bu kararı biz vereriz. Onun için de bu kararı, biz tüm üst düzey yönetici ve komuta kadrolarımızla oturuyoruz, değerlendiriyoruz. Adımlarımızı ona göre atıyoruz. İlgili tarafların bu anlayışıyla yürütülüyor."
"SAHA DIŞINA AMAK İSTİYORLAR"
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan sözlerini şöyle sürdürdü:
"Bizi yedek kulübesine değil sahanın tamamen dışına atmaya matuf planları olduğunu biliyoruz. Bu oyunu ülkemiz için en hayırlı şekilde bozmak, sonuçlandırmak için milletimizin desteğiyle, ordumuzun gücüyle, kendimiz ve kardeşlerimiz için en hayırlı neticeye yönlendirmeye kararlıyız. Kaderin üzerinde kadere teslim olan millet için asla yenilgi yoktur, ümitsizlik yoktur. Bugünkü Türkiye'yi 16 yıl öncesindeki Türkiye'yle karıştıranlar, eninde sonunda bir gerçeği kabul edecek, ona göre kendilerine çekidüzen vereceklerdir. Türkiye güçlüdür, güçlü olmaya mecburdur. Siyasette, diplomaside uluslararası ilişkilerde güçlü olmak zorundayız. Geçmişte en çok kaybettiğimiz alanların bunlar olduğunu görüyoruz. Savaş alanlarında kazanıp masa başında kaybettiğimiz ülke olduğumuz söylendi. Bunun doğru olmadığını biliyoruz. Artık bunları kimsenin aklına getirmeyecek adımları atmakla mükellefiz. Bu da güçlü bir orduya sahip olmaktan geçiyor."
Güçlü bir ekonomi için de büyük mesafe katettiklerini belirten Erdoğan, şöyle dedi:
"Milli geliri üç kat arttırarak eğitim, sağlık, ulaşım, enerji, diğer alt yapı yatırımlarında katbekat fazlasını yaparak önemli bir yere ülkemizi getirdik. Ordumuz bizim tarihi boyunca gurur duyduğumuz en değerli kıymetli varlığımızdır. Ordumuzu daima güçlü tutmak zorundayız. Maalesef geçmişte darbe, cunta, vesayeten dolayı ordumuz çok yıprandı. Siyasi tartışmaların hedefi haline geldi. 15 Temmuz; ülkenin yöneticileri, milletimiz dik durduğunda darbecilerin ne kadar aciz, çaresiz olduklarını gösteren en güzel örnektir. TSK'yı 40 yıldır yaptıkları sinsi planla ele geçirmeye çalışan ihanet çetesini bir gecede başarısızlığa uğrattık. Burda TSK içendeki vatansever subayların, askerlerin gösterdiği sağduyunun önemli rolü olduğunu biliyorum. Polislerin güvenlik güçlerinin önemli rolü olduğunu biliyorum. Pek çok yerde şehadeti göze alıp, emir komuta zincirine uymayarak darbecilerimize direnen tüm subaylarımıza, askerlerimize şahsın, milletim adına teşekkür ediyorum. Ömer Halisdemir Astsubay başta olmak üzere bu mücadelede şehit olan tüm askerlerimize vatandaşlarımıza rahmet niyaz ediyorum."
"SADECE MEVCUDU KORUYARAK ARZULADIĞIMIZ YERLERE GELEMEYİZ"
Uluslararası siyasette ekonomide çok daha büyük hamleler yapmak gereken bir dönemden geçildiğini vurgulayan Cumhurbaşkanı Erdoğan, şunları kaydetti:
"Hedeflerimiz öylesine iddialı ki sadece mevcudu koruyarak arzuladığımız yerlere gelemeyiz. Sürekli ileri doğru adım atacağız. Dünyanın en güçlü ordusuna sahip olmadan bize durmak dinlenmek yok. Dünyada maalesef haklı olmak tek başına yetmiyor. Hakkımızı almak için güçlü olmamız gerekiyor. Her şey harap olduktan sonra gelen adaleti adalet olarak kabul etmek mümkün değildir. Mağdurları, mazlumları mümkünse hemen, değilse en kısa sürede güvene, refaha kavuşturmanın mücadelesini veriyoruz. Bunun için de önce kendimizi sağlama almamız, güçlü bir şekilde ayakta kalmamız gerekiyor. Şayet dostlarımız kalbini, ellerini bize açmış; herkese yardım edeceksek evvela kendimizi derleyip toplayacağız. İşte çevremizde bunun örneklerini görüyoruz. İri olacağız, diri olacağız, hep birlikte Türkiye olacağız. Başka yolumuz, çaremiz yok. Türkiye'nin birliğine, bereberliğine her saldırı, bu iklimi bozmaya yönelik her söz, ister içeriden ister dışarıdan her adım, doğrudan bizi canevimizden vuruyor demektir. Birileri ısrarla milletin içinde fitne sokmanın gayretinde olabilir. FETÖ, PKK yöntemi denendi, hepsinin foyası ortaya çıktı. Devletinden hak ettikleri şamarı yiyip yerlerine oturdular. Şimdi başka birileri aynı misyonu yapmaya çalışıyor. Onlar da başarılı olamayacaklar. Bu milletin sinir suçlarıyla oynayıp iflah olan kimseyi hatırlamıyorum. Tek terörist kalmayayıncaya kadar teröristle, terörizimle mücadelemiz devam edecek."
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, daha sonra dönem birincisi İkmal Astsubay Çavuş Mehmet Sürücü, dönem ikincisi Piyade Astsubay Çavuş Hasan Çetiner, dönem üçüncüsü piyade Astsubay Çavuş Bestami Gök'e belgelerini verdi.
YENİ BELEDİYE BAŞKANINA DESTEK VERDİ
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Milli Savunma Üniversitesi Kara Astsubay Meslek Yüksekokulu Komutanlığı'ndaki töreninden sonra AK Parti'nin genişletilmiş il danışma meclisi toplantısına geçti. Erdoğan, bu sırada toplantının yapılacağı Kurtdereli Spor Salonu'nun önünde toplananlara seslendi. Muhalefeti eleştiren ve hizmetlerinin devam edeceğini söyleyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, yatırımların da süreceğini belirtti. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Balıkesir Büyükşehir Belediye Başkanı Edip Uğur'un bir süre önce istifasından sonra yerine başkan olan Zekai Kafaoğlu için destek istedi. Erdoğan, "Belediyedeki değişim sebebiyle bu göreve Zekai kardeşimiz devam edecek, hayırlı olsun. İnşallah verdiğiniz destekle, birlik beraberlik içinde kendisine de söyledim, 'Gece- gündüz demeyeceksin, bütün ilçelerimizle dayanışma içerisinde bu hizmetleri sürdüreceksin' diye. Sizlerin desteğiyle bunları başaracağız" dedi.
FOTOĞRAFLI