IHA
Oluşturulma Tarihi: Haziran 30, 2015 10:31
ATB BAŞKANI ADNAN BOSNALI
Aydın’ın en önemli ürünlerinden olan zeytinyağının litresi üreticide 13 lirayken marketlerde ise 26 lirayı buluyor. Yapılan isteğe göre değişiklik raf fiyatlarının yükselmesine neden olurken zeytinyağı üzerinden birileri para kazanmaya devam ediyor. Zeytinyağının raf fiyatındaki yüksekliğinin nedenleri arasında aracıların ve marketlerin istediği şekilde koyduğu kar marjı da etkili oluyor.
Sızma zeytinyağının üreticiden 13 TL’ye çıkarak marketlerdeki raflarda 26 TL ile iki katı fiyatla satılması çeşitli tartışmaları da beraberinde getirdi. Üreticinin elindeki ürünü satmaması ve stok yapmasından dolayı fiyatların arttığı iddialarına yönelik olarak da konunun paydaşları olan Aydın Ticaret
Borsa’sı, Aydın Ticaret Odası, Efeler Ziraat Odası Başkanı Rıza Posacı, irlik başkanları ve kurum müdürleri görüşlerini aktardı.
Müstahsilin yağını pahalı değil normal bir fiyattan sattığını ifade eden Aydın Ticaret Borsası (ATB) Başkanı Adnan Bosnalı, “Müstahsilden çıkış fiyatı 13 lira olan bir sızma zeytinyağının fiyatı çok yüksek değil çünkü girdi maliyetlerine göre gayet normal bir fiyattır. Ama tüketici ise zeytinyağını pahalıya alıyor. Bunun sebebi de marketler yasası bir an önce gözden geçirilmelidir. Bu sadece zeytinyağı için değil diğer ürünler içinde geçerli bir durum. Marketler yüzde30-40 civarında bir kar marjı koyuyorlar. Bugün zaten zeytinyağı bütün dünyada aynı fiyatlarda geziyor. Zeytinyağı pahalı değil sadece raflarda pahalı. Halkımız da bunun sebebini gidip marketlere sormalıdır” diye konuştu.
“BÜTÜN ARTIŞIN SEBEBİ BÜYÜK MARKETLER”
Marketlerin ürünlerin fiyatları üzerinde çok fazla kar payı yüklediğini öne süren Bosnalı, “Zeytinyağı 13 lirayla müstahsilden çıktıktan sonra rafineye gidiyor ve burada da en fazla yüzde 10 gibi bir masraf vardır ve yüzde 10 da bir kar payı vardır. Toplam yüzde 20’lik olan bu fark da 2 buçuk TL gibi bir artış yaptırır. Diğer bütün artışın sebebi büyük marketlerdir. Bunu marketler yasası ile düzeltemiyorlarsa KDV’de indirim yapsınlar. Biz artık eski mahalle bakkallarımızı istiyoruz. Zeytinyağı başta olmak üzere tüm ürünler ucuz ama marketler bizim pahalı bir tüketim yapmamıza neden oluyor. Diğer bölgelerdeki ve büyükşehirlerdeki zeytinyağı tüketimini arttırma çabalarımız var ama vatandaş da raflardaki fiyatları görünce maalesef tüketim ister istemez aşağı düşüyor ve bu başka yağlara da yönelmeye neden oluyor. Raf fiyatları, tüketimi yüzde 15-20 gibi etkiliyor” dedi.
“TAĞŞİŞ YAPANLARA AĞIR CEZALAR GETİRİLMELİDİR”
Piyasada tağşişli yağların arttığına ve bu konuda çok sıkıntılar olduğunu da işaret eden Bosnalı, “Tağşiş konusunda artık Tarım Bakanlığı’nın uyumaması gerekiyor. Raf fiyatları uçuk olunca tağşiş de artmış durumda. Bu tağşişli yağların denetimini de Bakanlığın yapması gerekiyor. Bakanlık sadece raflardaki değil her yerde satılan yağları denetlemesi gerekiyor. Tağşişin suçu çok ağır değil ve 14 bin TL gibi bir para cezası var. Tağşiş hilesine başvuranlar için bu gibi paralar çerez parasıdır. Tağşiş yapanlara ağır cezalar getirilmelidir. Bu gibi suçlar nitelikli suçlar
altın alınarak caydırıcılığı arttırılmalıdır. Halkın sağlığı ile oynanmasına izin verilmemelidir. Bizler bu çok yaygın olan tağşiş için Tarım Bakanlığı’nın artık harekete geçmesini istiyoruz. Bu konuda da Tarım Bakanlığı’nın gerekli çalışmaların yapamadığına inanıyorum” şeklinde konuştu.
“TÜKETİCİNİN BİLİNCİ ARTTIRILMALI”
Üreticiden çıkan ürünün fiyatının iki katı olarak raflarda yerini alması tüccar ve piyasaların kendi içinde oluşturduğu fiyatlardan kaynaklandığını dile getiren Aydın Ticaret Odası (AYTO) Başkanı Hakan Ülken, “Fiyat yukarı çıkar ama önemli olan bir malın fiyatının çok yükselmesi değil yükselmesi ile birlikte talebin de o oranda artmasıdır. Bizim talep noktasında bir artışı gözlemlememiz lazım. Onun için en az 2-3 ayı görmek gerekir. Fiyatın tek başına bir avantaj değil artarken dengeli bir şekilde talebin de artması gerekir. Taleple birlikte fiyat artıyorsa üretici ve tüccarımız açısından istediğimiz sonucu elde etmiş oluruz. Öngörüyle konuşursak hata etmiş oluruz bu yüzden birkaç ay gözlemlemek gerekir. Bu fiyatların oluşmasında hem yurt içi hem yurtdışı pazarın, piyasaların oturttuğu bir denge söz konusudur. Kendi mecrasında dengeye oturacaktır. Marketler yasasında da devletin fiyatlara müdahale ettiği alanlar var. Bu noktada sapılabilir makul fiyatların çekilmesini talep noktasında önemli görüyorum. Tağşiş konusunda denetimler sıklaştırılarak, tüketicinin bilinci arttırılmalı, bir ahlak meselesi olduğunu ve yapanların yapmaması gerektiğinin algılanmaması gerekir”
“TARIMDA PAZARLAMA ORGANİZASYONU YOK”
Zeytinyağının üreticiden 13 lirayla çıkıp markette 26 liraya satılmasın pazarlama organizasyonun olmamasına bağlayan Efeler Ziraat Odası Başkanı Rıza Posacı, “Üreticinin elinden çıkan bir ürünün fiyatı raflarda en az 3-4 misli olarak satılıyor. Bunun sebebi de tarımda pazarlama organizasyonun olmamasıdır. Üretmek kadar da pazarlama da önemlidir. Ülkemizde maalesef birçok üründe bu makası görmek mümkün. Yurtdışında makas 1 buçuksa bizde 3-4 kat oluyor. Diğer bir etken de TARİŞ gibi kooperatiflerin yeterli derecede olmamasıdır. Üreticiden sonraki aşamada aracılar önemli bir rol oynuyor ve fiyatların artmasına neden oluyor. Pahalı olan bir ürün vatandaşın alım gücünü etkilemesi nedeniyle üretimi de ters yönde etkiler. Bu da tağşişe teşvik eder ve Aydın’ın kaliteli zeytinyağını olumsuz yönde etkiler” ifadelerine yer verdi.
“AHLAK YASASI ÇIKARILMALIDIR”
Tüketicilerin yağları uygun fiyatlara alabilmesi için üretici birliklerini tercih etmeleri gerektiğini öne süren S.S. 144 Nolu Çine Zeytin ve Zeytinyağı Tarım Satış Kooperatifi Başkanı Enver Gökbel, “Üzerine haddinden fazla kar payı koyarak satanlar için ahlak yasası çıkarılmalıdır. Raflarda yüzde 20 ve üzerinde satış yapanlar varsa belirlenip cezalandırılmalıdır. Bu yasalar uygun değil ve tüketici yasası çıkarılmalıdır. Aşırı para kazanan aracılar deşifre edilmelidir. Tüketiciyi kollayan yok. Alış fiyatı üzerine belirli aralıklarda kar payı konulmalı ve üzerinde satış yapanlara da bir takım müeyyideler uygulanmalıdır. Tüketiciler bilinçlendirilmelidir. Tüketici ucuz zeytinyağı almak istiyorsa zeytinyağı birliklerinden tedarik edebilirler. Tağşiş zeytinyağın doğasını ve dengesini bozmaktır. Tağşiş doğru bir şey değildir ve bununla ilgili olarak yüksek cezalar verilmelidir. Tüketiciler bu oyunları bilmiyor ve bu konuda bilgilendirilmesi gerekir”
“14 BİN 649 TL İDARİ PARA CEZASI VAR”
Zeytinyağı dolum ve üretim yerlerinde yıl içinde denetimler yaptıklarını kaydeden Aydın Gıda Tarım ve Hayvancılık İl Müdürü Mustafa Bircan, “Aydın’da birçok ilçede ceza yiyen firmalarımız mevcut. Rutin denetimlerimizin yanında gelen ihbarları da değerlendiriyoruz. 5996 sayılı kanuna göre tağşiş yapanlara 14 bin 649 TL idari para cezası var ve ürünleri de toplanıyor. Caydırıcılık konusunda da gerekli sivil toplum kuruluşu ile oda ve borsalar raporlarını hazırlayıp bizler aracılığı ile gerekli merci ve bakanlıklara gönderebilir. Yeri geldiğinde bir firmaya 11 kez bu konuyla ilgili olarak ceza kestiğimiz oldu. Bu da aynı şahsın farklı markalar adı altında üretim yapmasından dolayıdır. Hijyen ve mevzuat şartlarını yerine getirmiyorsa kapatma gibi cezalar da olabilir” dedi.