IHA
Oluşturulma Tarihi: Şubat 09, 2016 09:51
ORGANİK ÜRÜNLERİN TANIITM ATAĞI SÜRÜYOR
Dünya genelinde tüketici bilincinin artmasıyla birlikte yıldızı parlayan, insan sağlığına ve çevreye duyarlı, ihracatta daha fazla katma değer sağlayan organik ürünler Almanya’nın Nürnberg şehrinde 27. kez düzenlenecek olan dünyanın en büyük organik fuarı, Biofach Organik Ürünler Fuarı’nda görücüye çıkıyor.
Türk organik sektörü, yıllık 400 milyon dolar seviyesindeki ihracatını, uluslararası fuarlara katılarak 2023 yılında 2.5 milyar dolara çıkarmayı hedefliyor. Biofach Organik Ürünler Fuarı’nda Türkiye Milli Katılım Organizasyonu’nu Ege İhracatçıları Birlikleri 17. kez düzenliyor. Türkiye 2015 yılında Biofach’a 13 firma ile katılmışken, 2016 yılında katılımcı sayımız 16’ya yükseldi.
BioFach-Nürnberg’in, organik ürünler konusunda dünyanın en önemli fuarı olma özelliğine sahip olduğunu belirten Ege İhracatçı Birlikleri Koordinatör Başkan Yardımcısı Nurettin Tarakçıoğlu, 2015 yılında fuara 129 ülkeden 2.235 firmanın katıldığını, ziyaretçi sayısının ise 42 bin’i aştığını kaydetti. Fuarda, ekolojik normlara uygun olarak üretilen gıda, içecek ve bitkisel ürünlerin sergilendiğini anlatan Tarakçıoğlu “Türkiye milli katılımı, Hall 4’ün girişinde yaklaşık 376,5 m2’lik bir alanda toplam 16 firma ve kuruluşun katılımları ile gerçekleştirilecek. Türk firmaları, başta organik kuru üzüm, kayısı, incir, fındık gibi organik kuru ve kabuklu meyvelerimiz olmak üzere, hububat, bakliyat, yağlı tohumlar, odun dışı orman ürünleri, zeytin ve zeytinyağı, kuru domates ve domates konsantresi, konserve ve salamura meyve ve sebzeler, meyve suyu, püresi ve konsantresi, yarı kuru meyve ve sebzeler, IQF ve dondurulmuş meyve ve sebzeler, un, çay gibi organik kuru meyvelerini dünyanın dört bir yanından katılacak olan ziyaretçilerin beğenilerine sunacaklar. Fuara ayrıca bir organik gübre üreticisi kuruluş ile birlikte, Manisa’da organik tarımı yaygınlaştırmayı hedefleyen Manisa Valiliği de bir info-standla katılacak” diye konuştu.
Organik ürünlerin ihracatında katma değerli ve inovativ ürün yaratma şansının daha yüksek olduğuna dikkati çeken EİB Koordinatör Başkan Yardımcısı Tarakçıoğlu, organik ürünlerin bu avantajlarından dolayı üretilmelerinin ve ihracatının kesinlikle desteklenmesi ve artırılması gereğinin altını çizdi.
ORGANİK ÜRÜNLER PAZARI 72 MİLYAR DOLARI GEÇTİ
Dünya genelinde organik gıda ve gıda dışı ürün üretim alanı, miktarı ve global ticaret hacmi her geçen yıl arttığına işaret eden Tarakçıoğlu şöyle devam etti: “Tarıma ayrılmış alanlar itibariyle Avustralya, Arjantin, AB, ABD, Kanada, Hindistan öne çıkan ülkeler arasında yer alıyor. Ülkelerarası dünya organik ürün ticaret hacmi, gıda-dışı ürünler de dahil olmak üzere 2014 yılı itibariyle 72 milyar doları aşmış durumda. ABD’de satışa sunulan toplam organik ürün ticaret hacmi 40 milyar dolara dayanmışken, Avrupa Birliği’nde 2013 yılında organik ürünlerin satış değeri 22,2 Milyar Euro düzeyine ulaşmış durumda. Dünya genelinde gıda güvenliği ve güvenilirliği, karbon ayak izi konularında giderek yaygınlaşan bilinçlenme, tarımsal üretimde yaygınlaşan zirai ilaçlar, GDO gibi etkenlerin de etkisi ile ortaya çıkan soru işaretleri ve kaygıları ABD ve AB başta olmak üzere gelişen ve gelişmekte olan hemen her ülkede tüketicilerin tercihlerine etki eder hale geldi.”
Türkiye’de organik tarıma ayrılan alanların toplam tarım alanları içindeki payının yüzde 2’yi aşmış durumda olduğunu anlatan EİB Koordinatör Başkan Yardımcısı Nurettin Tarakçıoğlu, organik ürünlerin iç piyasadaki satış değerinin 70-80 milyon Dolar civarında olduğunu dile getirdi. Tarakçıoğlu, “İhracat hacmimizin ise gıda-dışı ürünlerle (ağırlıklı olarak pamuk, tekstil, giyim ürünleri) birlikte 400 milyon dolar civarında. Organik ürün ihracatı, konvansiyonel ürün ihracatına göre çok daha katma değerli. 2023 yılında organik ürün ihracatımızda 2.5 milyar doları hedefliyoruz" dedi.
Türkiye’nin Organik ürün ihracatında; kuru incir, çekirdeksiz kuru üzüm, kuru kayısı, fındık, diğer kurutulmuş meyveler, dondurulmuş meyve ve sebzeler, baharatlar, odundışı orman ürünleri ve doğadan toplama ürünler, hububat ve bakliyat ürünleri, tekstil ürünleri, konserveler, meyve suları, zeytin-zeytinyağı öne çıkıyor.