IHA
Oluşturulma Tarihi: Haziran 08, 2015 09:46
TÜRKİYE EKONOMİSİNE YAKLAŞIK 5 MİLYAR DOLARLIK İHRACAT KATKISI YAPAN MADENCİLİK SEKTÖRÜ YÜKSEK POTANSİYELİNE RAĞMEN 2015 YILINDA KAN KAYBI YAŞIYOR.
Türkiye ekonomisine yaklaşık 5 milyar dolarlık ihracat katkısı yapan madencilik sektörü yüksek potansiyeline rağmen 2015 yılında kan kaybı yaşıyor.
Bunun en önemli nedenlerinden biri ise sektörün sürdürülebilirliğini ve ihracatını olumsuz etkileyen ‘Başbakanlık Genelgesi”… Madencilik sektörü yıla sektörün gelişimini engelleyen maddelerden arındırılan yeni madencilik kanunu ile girerek umutlu bir başlangıç yapmıştı. Ancak madencilik ruhsat izinlerinin halen ‘Başbakanlık Genelgesi’ne bağlı olması sektörü durma noktasına getirdi.
Ege Maden İhracatçıları Birliği tarafından Denizli’de gerçekleştirilen ‘Madencilik Çalıştayı’nda bir araya gelen sektör temsilcileri ilgili makam yetkilileriyle sektörün sorunlarını ve çözüm önerilerini tartıştı. 6831 sayılı Orman Kanunu uygulamalarına yönelik gerçekleştirilen sabah oturumu EMİB Başkanı Mevlüt Kaya ile birlikte Orman Genel Müdürlüğü; İzin İrtifak Daire Başkanı İzzettin Yurtoğlu, İzin İrtifak Daire Başkan Yardımcısı Ahmet Çelik, İzin Sahaları Denetleme ve Kontrol Şube Müdürü Ergün Çetin’in sektörden gelen soruları yanıtlaması ile tamamlandı. Oturumun ana gündemini orman alanlarının kullanımı ile ilgili izinler konusu oluşturdu. Ayrıca madencilik sektörünün kullandıkları yeşil alanları rehabilite ederek yeniden çevreye kazandırmasının kamuoyuna duyurulması gerekliliği vurgulandı. Böylece sektöre yönelik olumsuz algıların ortadan kaldırılabileceği belirtildi.
3213 sayılı Maden Kanunu uygulamalarının masaya yatırıldığı ikinci oturum ise yine EMİB Başkanı Mevlüt Kaya ile Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı Müsteşar Yardımcısı Dr. Nevzat Kavaklı, Maden İşleri Genel Müdür Vekili Sadi Civelekoğlu ile Maden İşleri Genel Müdürlüğü 2A 2B İşletme Ruhsatları Koordinatörü Murat Dikmen’in katılımıyla gerçekleştirildi. Yeni hazırlanan ‘Maden Kanunu İhale Yönetmeliği’ hakkında sektör temsilcilerinin görüşleri alındı ve yönetmeliğin bu doğrultuda şekillendirileceği ifade edildi. Ege Maden İhracatçıları Birliği Başkanı Mevlüt Kaya ‘Madencilik Çalıştayı’ ile ilgili yaptığı açıklamaya öncelikle sektör temsilcilerine gösterdikleri ilgi ve katılımlarından dolayı teşekkür ederek başladı. Mevlüt Kaya sözlerinin devamında “Sektörümüz beni öteleyerek bizi öncelemeyi hareket noktası olarak belirledi. Madencilik sektörünün sorunları aslında herkesin sorunu. Sektör paydaşlarımızın yanına bürokrat ve karar vericileri eklediğimizde gerçek ‘biz’ kavramına ulaşabiliriz. Çalıştayımız bu anlamda atılmış önemli bir adım. Çalıştayın iki gündem maddesini yeni madencilik kanunu ve orman izinleri oluşturdu. Orman ruhsat izin bedellerindeki yüzde 50 oranında indirim bizi oldukça sevindirdi. Ayrıca sektörün gelişimini engelleyen maddelerden arındırılan yeni madencilik kanunu da olumlu bir gelişme. Ancak sektörümüzün önemli bir sorunu var ve maalesef bu konuda olumlu adımlar atılmıyor. Türk madencilik sektörü kriz dönemlerinde bile yüzde 3-4 oranında bir büyüme gerçekleştirdi. Oysaki şu an kriz bitti ama ihracatımız her ay yüzde 22-23 oranında geriliyor. Bunun en önemli sebeplerinden biri ‘Başbakanlık Genelgesi’ne bağlı maden izin ruhsatlarının süratle alınamaması. Sırf bu nedenle uzun vadeli yaptığımız ihracat bağlantılarını kaybediyoruz. Sorun bununla da bitmiyor aslında bu bağlantıları yaptığımız ülkeler nezdinde ‘Türkiye’ imajı olumsuz etkileniyor ve bu pazarları da kaybediyoruz. Uzun emekler sonucunda kazanılan bir pazarın kaybı ülke ekonomisine çok büyük zararlar veriyor” diye konuştu.
Madencilik sektörünün önündeki en büyük engellerden birinin de kamuoyu nezdindeki olumsuz algı olduğunu ifade eden Mevlüt Kaya “Bu sorunu çözebilmek için tüm paydaşlarımızla çalışmalar yürütüyoruz. Bizler sanayiciyiz ama işlettiğimiz madenler bize ait değil, ülkemizin malı. Çalışıyoruz ve yine ülkemize kazandırıyoruz. Sahip olduğumuz potansiyel ile dünyanın bir numaralı sektörü olabiliriz. Bu nedenle olumsuz algılar yerine herkesin bu sektörü sahiplenmesi gerektiğine inanıyoruz. Kendimizi anlatabilmek için çok yakında sesimizi bir ‘kamu spotu’ ile duyurmaya hazırlanıyoruz” diyerek sözlerine son verdi.