Ankara’ya Nazilli Modeli Uygulanacak
Güncelleme Tarihi:
IHA
Oluşturulma Tarihi: Temmuz 14, 2015 09:32
ANKARA'YA NAZİLLİ MODELİ
Dünya Yaşlılık Derneği (DÜYADER) ve Dünya Markalar Derneği Genel Başkanı Umut Çınar, Uzun Yaşam koordinatörü Engin Tulumbacı ile TRT Ankara Kent Radyosuna canlı yayın konuğu oldu.
Sena Özden’in sunduğu ‘kültür mantarı’ adlı programda yaşlılık, kaliteli yaşam ve sağlık turizmi konuları ele alınırken; çok sayıda dinleyicinin telefon bağlantısı ve 11. Cumhurbaşkanı Abdullah Gül’ün dayısı Abdullah Satoğlu’nun konuya bağlantılı özel röportajı ile 1 saatlik program dinleyicilere önemli bilgiler sundu.
Dünyanın hızla yaşlandığına dikkat çeken Umut Çınar; “Yaşlılar yerine genç büyüklerimiz demeyi tercih ediyoruz. Hatta konuya yaşlanmak değil de yaş almak olarak bakıyoruz. Bizlere düşen çok önemli görevler var. Kalite yaşam koşullarının oluşturulmasına katkı sağlamak zorundayız. Bizler sivil toplum kuruluşları olarak özellikle insan odaklı olan anlayışımız sebebiyle elimizi taşın altına koymak zorundayız. Türkiye’mizin birçok yerinde olmak üzere zaman zaman yurtdışı temas ve çalıştaylarımız ile sağlıklı yaşam, kaliteli yaşam ve bu bağlamdaki sağlık turizmine önem kazandırmaya çalışıyoruz. Saha deneyimlerimizi örneklerimizi neredeyse bir seferberlik vazifesiymiş gibi görüp her bucağa her yere ulaştırmaya çalışıyoruz” dedi.
Türkiye’de uzun yaşam markası ve uzun ömürlü insanları ile bir farkındalık oluşturan Nazilli örneği olduğunu söyleyen Çınar; “Geçtiğimiz günlerde Nazilli’de Nazilli Belediyesi tarafından sosyal belediyecilik kapsamında Türkiye’nin ilk Alzheimer Hasta ve yakınları için kurulan hizmet ve danışmanlık merkezini ziyarette bulundum. Çalışmaları zaten yakından takip etmekteyiz. Uzun yaşamın sırları araştırılırken rastlanan dezavantaj bir durum olan yaşlılık hastalıklarını da yakından takip etmekteyiz. Dezavantaj olarak insan hayatında önemli yer tutan çağın önemli hastalığı Demans-Alzheimer ile ilgili çalışma örneğini Nazilli’mizden alıp tüm Türkiye’ye ulaşması ve uygulanması için DÜYADER olarak İleri yaş araştırma ve uzun yaşam koordinatörümüz olan Nazilli Belediyesi Özel Kalem Müdürü Engin Tulumbacı ve ekibimiz ile yoğun bir tempo içinde çalışma yapmaktayız. Bu konuya hassasiyet gösterip yaşamda kaliteyi yani sağlık turizmini destekleyip, Türkiye’mizi Sağlık Turizminde Dünyanın Başkenti olması yolunda çalışmalarımız hızla sürmektedir ve yakın zamanda Las Vegas’ta yapacak olduğumuz Markalar zirvesi ile ülkemiz adına önemli bir farkındalık oluşturacağız” dedi.
DÜYADER uzun yaşam koordinatörü Engin Tulumbacı da; “’Hastalanmadan önce sağlığın kıymeti, yaşlanmadan önce gençliğin kıymetini bilmeliyiz’ sloganıyla, Umut Çınar başkanlığındaki ve hızla geliştirilen Nazilli örneğinin Başkent Ankara da uygulanması için yoğun tempo ile çalışmalarımız sürmektedir. 2009 yılından bu güne olan ciddi saha tecrübelerimizi paylaşıyoruz ve devam edeceğiz. Uzun yaşamda simge haline ve 103 yaşında gülerek vefat eden Nazilli’mizin Kübra ninesi -Eşeğimi kaybederim Neşemi kaybetmem- diyerek çok önemli bir hatıra ve reçete bırakmıştır. Basit ama bir o kadar önemli olan uygulamaları dernek başkanımız proje ortağı olduğumuz birçok huzurevinde faaliyete geçirmiştir. Önemli saha tecrübelerini ve farklılıkları uygulama noktalarından toplayıp dernek proje birimimizde detaylayarak insanlığın hizmetine sunuyoruz” ifadelerini kullandı.
Osmanlı dönemindeki müzikli terapi metotlarından bahseden Tulumbacı, Ankara melodilerinin, ezgilerinin ve şarkılarının da bu konuda değerlendirilmesinin çok farklı bir farkındalık olacağının altını çizdi.
Sena Özden’in sunduğu ‘kültür mantarı’ adlı programda yaşlılık, kaliteli yaşam ve sağlık turizmi konuları ele alınırken; çok sayıda dinleyicinin telefon bağlantısı ve 11. Cumhurbaşkanı Abdullah Gül’ün dayısı Abdullah Satoğlu’nun konuya bağlantılı özel röportajı ile 1 saatlik program dinleyicilere önemli bilgiler sundu.
Dünyanın hızla yaşlandığına dikkat çeken Umut Çınar; “Yaşlılar yerine genç büyüklerimiz demeyi tercih ediyoruz. Hatta konuya yaşlanmak değil de yaş almak olarak bakıyoruz. Bizlere düşen çok önemli görevler var. Kalite yaşam koşullarının oluşturulmasına katkı sağlamak zorundayız. Bizler sivil toplum kuruluşları olarak özellikle insan odaklı olan anlayışımız sebebiyle elimizi taşın altına koymak zorundayız. Türkiye’mizin birçok yerinde olmak üzere zaman zaman yurtdışı temas ve çalıştaylarımız ile sağlıklı yaşam, kaliteli yaşam ve bu bağlamdaki sağlık turizmine önem kazandırmaya çalışıyoruz. Saha deneyimlerimizi örneklerimizi neredeyse bir seferberlik vazifesiymiş gibi görüp her bucağa her yere ulaştırmaya çalışıyoruz” dedi.
Türkiye’de uzun yaşam markası ve uzun ömürlü insanları ile bir farkındalık oluşturan Nazilli örneği olduğunu söyleyen Çınar; “Geçtiğimiz günlerde Nazilli’de Nazilli Belediyesi tarafından sosyal belediyecilik kapsamında Türkiye’nin ilk Alzheimer Hasta ve yakınları için kurulan hizmet ve danışmanlık merkezini ziyarette bulundum. Çalışmaları zaten yakından takip etmekteyiz. Uzun yaşamın sırları araştırılırken rastlanan dezavantaj bir durum olan yaşlılık hastalıklarını da yakından takip etmekteyiz. Dezavantaj olarak insan hayatında önemli yer tutan çağın önemli hastalığı Demans-Alzheimer ile ilgili çalışma örneğini Nazilli’mizden alıp tüm Türkiye’ye ulaşması ve uygulanması için DÜYADER olarak İleri yaş araştırma ve uzun yaşam koordinatörümüz olan Nazilli Belediyesi Özel Kalem Müdürü Engin Tulumbacı ve ekibimiz ile yoğun bir tempo içinde çalışma yapmaktayız. Bu konuya hassasiyet gösterip yaşamda kaliteyi yani sağlık turizmini destekleyip, Türkiye’mizi Sağlık Turizminde Dünyanın Başkenti olması yolunda çalışmalarımız hızla sürmektedir ve yakın zamanda Las Vegas’ta yapacak olduğumuz Markalar zirvesi ile ülkemiz adına önemli bir farkındalık oluşturacağız” dedi.
DÜYADER uzun yaşam koordinatörü Engin Tulumbacı da; “’Hastalanmadan önce sağlığın kıymeti, yaşlanmadan önce gençliğin kıymetini bilmeliyiz’ sloganıyla, Umut Çınar başkanlığındaki ve hızla geliştirilen Nazilli örneğinin Başkent Ankara da uygulanması için yoğun tempo ile çalışmalarımız sürmektedir. 2009 yılından bu güne olan ciddi saha tecrübelerimizi paylaşıyoruz ve devam edeceğiz. Uzun yaşamda simge haline ve 103 yaşında gülerek vefat eden Nazilli’mizin Kübra ninesi -Eşeğimi kaybederim Neşemi kaybetmem- diyerek çok önemli bir hatıra ve reçete bırakmıştır. Basit ama bir o kadar önemli olan uygulamaları dernek başkanımız proje ortağı olduğumuz birçok huzurevinde faaliyete geçirmiştir. Önemli saha tecrübelerini ve farklılıkları uygulama noktalarından toplayıp dernek proje birimimizde detaylayarak insanlığın hizmetine sunuyoruz” ifadelerini kullandı.
Osmanlı dönemindeki müzikli terapi metotlarından bahseden Tulumbacı, Ankara melodilerinin, ezgilerinin ve şarkılarının da bu konuda değerlendirilmesinin çok farklı bir farkındalık olacağının altını çizdi.