YEŞİLÇAM’DAN MODERN SİNEMAYA UZANAN YOLCULUK

Güncelleme Tarihi:

YEŞİLÇAM’DAN MODERN SİNEMAYA UZANAN YOLCULUK
Oluşturulma Tarihi: Mayıs 09, 2019 10:37

Yeşilçam’ın ‘Dört Yapraklı Yonca’ denen dört unutulmaz kadın oyuncusundan biri... Erken tanıştığı şöhretin basamaklarını hızla çıkarken oyunculuğuyla sinemaya çok sayıda kült film kazandırdı. Türk sinemasının her dönemine tanıklık eden Hülya Koçyiğit, ödüllerle dolu bir geçmişin perdesini Hürriyet için açtı.

Haberin Devamı

ÇOCUK yaşta emek vermeye başladığı Türk sinemasına unutulmaz izler bırakan Hülya Koçyiğit, Susuz Yaz’dan Karılar Koğuşu’na Derman’dan Diyet’e klasikleşen filmlerle hafızalarımızda yer etti. Yakın dönemde akciğerinden zorlu bir ameliyat geçiren ünlü oyuncu ile Antalya’da sinemanın dünü ve bugününe dair sıcak bir sohbette buluştuk.

YEŞİLÇAM’DAN MODERN SİNEMAYA UZANAN YOLCULUK

Öncelikle sevenlerinizi üzen bir sağlık süreci yaşadınız.

Maalesef. Ben sevenlerimin iyi temennileri ve dualarıyla iyileştiğime inanıyorum. Onun için şükrediyorum. Bana verdikleri güç için onlara teşekkür ediyorum.

Acaba yeniden sinemaya döner mi diye merak ediliyor. Ne söylersiniz?
Hiçbir zaman sinemadan kopmuyorum. Ama film yapmış olmak için film de yapmıyorum. İnandığım bir senaryo olursa, her zaman, her yaşta sağlığım müsaitse tabiki oynarım.

Haberin Devamı

Biz sizi Altın Portakal’da, şimdiki adıyla Antalya Film Festivali’nde görmeye alışığız. Sizin için ne ifade ediyor Antalya ve festival?
Benim için çok fazla şey ifade ediyor. Türk sinemasının çok konuşulan, sevilen filmlerinde rol almış olmanın mutluluğunu yaşadım hep. Altın Portakal’da en çok ödül alan kadın sanatçı olmak benim için çok gurur verici bir şey. Antalya’ya bir sorumluluğum ve manevi bir borcum var. Bütün bu duygularla burada olmak benim için çok önemli.

YEŞİLÇAM’DAN MODERN SİNEMAYA UZANAN YOLCULUK

SEÇİCİ OLMAK GEREK

Ödül aldığınız anda ne hissederdiniz?
Eyvah derdim. “Şimdi ben bu ödülü nasıl aşacağım, bir daha nasıl böyle bir ödüle kavuşacağım” gibi sorular aklıma üşüşürdü. Çok seçici olmam lazım, çok doğru projelerde oynamam lazım, doğru yönetmenlerle çalışmam lazım, diye düşünürdüm. Beni motive ederdi.

Yeşilçam dönemi, onu soluyan sanatçılar için ayrı oluyor. Sizin için de öyle midir?
O dönemle ilgili söyleyebileceğim bir dünya güzel şey var. Harika anılar biriktirdim. Ama hayat statik değil, duran bir şey değil. Devam ediyor, ikşaf ediyor ve hep kendini yeniliyor. Dolayısıyla bu bir bayrak yarışı adeta. Dün bayrağı taşıyanlar bugün onu yenilere devrediyor. Bugünküler de yarınlara devredecekler. Dolayısıyla herkes bir önceki nesilden öğrendiklerini bir sonraki nesle aktarmakla görevli diye düşünüyorum.

Haberin Devamı

YEŞİLÇAM’DAN MODERN SİNEMAYA UZANAN YOLCULUK

SİNEMADAN ÜMİTLİYİM

Yeni oyuncuları nasıl buluyorsunuz?
Mükemmel gençlerimiz var. Eğitimli girişimci, donanımlı... O gürüşümcü ruhla dünyaya el uzatmaya çalışıyorlar. Festivallerden büyük ödüllerle dönüyorlar. Ben çok ümitliyim sinemadan. Ben gonları hep alkışlıyorum, onlarla gurur duyuyorum.

YARININ SİNEMACILARI
Sanat yönetmenliğini Tuncer Çetinkaya’nın üstlendiği, 7’nci Genç Çınarlar Kısa Film Yarışması’nda genç yeteneklerin çalışmalarını izlediniz. Yeni nesile baktığınızda ne görüyorsunuz?
Antalya’ya 20 ayrı şehirden gelen 150’ye yakın genç o kadar güzel motive olmuşlardı ki. Farklı kategorilerde 12 filme ödül verildi. Çocukları sanatla tanıştırmak, sanatla meşgul etmek, onlara sanatın güzelliğini hissettirmek beni çok çok mutlu etti. Eminim ki ödüllerini dağıttığımız tüm gençlerin içine sinema aşkı düştü. Kendilerini geliştirecekler, yarının sinemacıları olacaklar. Ne mutlu bize ki onların yanında olduk.
Yarışmanın birincilik ödülünü alan filmde teknolojiyle alakalı sosyal mesajlar verildi. Ne söylersiniz?
Ben törende filmi seyrederken bir kez daha sarsıldım. Son yıllarda çocuklarımızın aşırı derecede teknoloji bağımlılığı, aşırı derecede internet kullanıyor olmaları tabiki imkanlar veriyor ama aynı zamanda da zamanlarını çalıp onları esir alıyor. Onların üretim yapamamalarına neden oluyor. İletişim insanlar arasında olmalı. Demek ki gençler de başlamışlar bu endişeyi hissetmeye.

 

Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!