Güncelleme Tarihi:
25 Aralık 2021 günü Antalya Rehberler Odası Genel kuruluna katılarak 5 başkan adayının konuşmalarını dikkatlice dinledim. Pandemi ile birlikte kara bir çukura sürüklenen rehberlik mesleğinin kurtarılması ve yeniden kazanılması için neler yapılabileceğini hemen hemen bütün başkan adayları dile getirdi. Bunun yanında hepsinin istisnasız ortak bir sözü, vaadi ve hatta hayali vardı: Rehberlere yeşil pasaport…
Mesleğinin özünde turist, turizm, seyahat ve yurt dışı olan rehberin, bir tur yapabilmesi ya da yurt dışındaki bir turizm faaliyetinde ülkemiz adına bulunabilmesi için kapı kapı vize peşinde koşması aslında ne kadar acı…
***
Rehberler ya Kültür Turizm Bakanlığının açtığı, kursları ve sınavları geçip, ülke gezisi sonrasında ya da turizm fakültesinden mezun olduktan sonra bakanlık onaylı rehberlik belgesine (kokart) hak kazanıyorlar. Onlara atfedilen görev, ülkeyi turistlere en iyi şekilde anlatmak. Bunu da layıkıyla yerine getiriyorlar. Ülkemizin tanıtım elçileri çok önemli bu görevi birebir ve etkin olarak yerine getiriyorlar.
Korona sürecinde mesleğinin geleceğinden ümidini kesen birçok rehber başka sektörlerde yaşama tutunmaya çalıştı. Emlakçılıktan, çağrı merkezine, yabancı dil öğretmenliğinden, seralara nerede iş buldularsa artık!… Ne acı ki çoğu kez kendi yetenek ve bilgi becerileri ile pek uyuşmayan işlere mecbur kaldılar... Yazık değil mi 2-3 dil bilen, büyük çoğunluğu üniversite mezunu, turiste ve turizme aşina ve en az 20 yıllık mesleki tecrübeye sahip bu değerlerimizin çağrı merkezi üzerinden piyango bileti satması ?
***
Korona ertesi hem yurt içi hem yurt dışı turizmin hareketleneceğini öngörmek zor değil. Seyahat artık bir terapi ve turizm dünyanın en önemli 3 sektöründen biri. 2019 yılında 1,5 milyar insan seyahat etti. Her beş kişiden birisi imkânları dâhilinde yurt dışı seyahati gerçekleştirdi. Ülkemizden de binlerce kişi, Orta Avrupa’dan, Güney Amerika’ya, Yakın doğudan, Orta Asya ülkelerine seyahatlerini severek yaptılar. Kiminle? Bugün çağrı merkezi üzerinden piyango bileti satarak geçimini sağlamaya çalışan rehberlerimizle.
Korona sürecine yirmiye yakın rehberimizi maalesef kaybettik ve hepsinin acısı hala yüreğimizde. Hayatta kalanları da psikolojik olarak kaybediyoruz korkarım. Birçoğu 2 yıldır çalışamamanın depresyonu ve gelecek kaygısı ile boğuşuyor. Artık bir el verme zamanı… Turizmin yine eski günlerine dönmesiyle, tekrar bildikleri işe kavuşmalarını dilemenin yanında, bizler de onların önünü açacak bir jest ile sektörün en önemli paydaşlarına bu kara günlerde bir hayat öpücüğü verebiliriz.
Ülkemizde yeşil pasaport verilecek kişiler kanunla belirlenmiş. Eski bakanlar, belediye başkanları, emekli memurlar ve aileleri ana kesimi oluşturuyor. Mesleğinde 15 yılı dolduran avukatlar da yeşil pasaport alma hakkına sahip.
***
Ülke genelinde 39 farklı dilde, 9 bin civarında aktif profesyonel rehber mevcut. Bunların ancak bir kısmı faal olarak mesleğini icra ediyor. Yani sayıları zaten çok az…
Bir kısmı outgoing (yurt dışı turlar) yaptıkları için sürekli yurt dışına çıkmak zorunda kalıyor ve her defasında vize kıskacında çırpınıp duruyorlar.
Meslekte 15 yılını doldurmuş, sicilinde sorun olmayan rehberlerin de avukatlar gibi değerlendirilerek yeşil pasaport alması mümkün olmalı. Bu, sadece rehberlerin yurt dışı seyahatlerinde kolaylık sağlamayacak, aynı zamanda kopmaların hızlandığı bir dönemde rehberlik mesleğinin cazibesini artırarak genç rehber adaylarının mesleğe olumlu bakmasını sağlayacaktır. Bununla birlikte yurt dışı fuar ve etkinliklerde rehberlerden rahatlıkla yararlanılmasını güçlendirecektir.
Hollanda’da 30 yılını dolduran rehbere kraliyet nişanı veriliyor. Fransa’da da ülke tanıtımına yaptıkları katkı için onu nişanı takılıyor. Dünyanın bir çok ülkesini tanıtımını yapan rehberlere özenle sahip çıkıp, onların bu faaliyetleri gerçekleştirebilmeleri için bir çok kolaylık sağlıyor.
Dünyanın ilk üçünde yer alan ve bir turizm ekolü olan ülkemizde bu konu şimdiye kadar rehberlerin seslerini yeteri kadar duyuramadıkları için hep arka planda kaldı.
‘Turkey’i kaldırdık, artık ‘Türkiye’ diyeceğiz. Bunu hayata geçirebilecek ilk kişiler rehberler olacaktır. Kültür Turizm Bakanı’mızdan 21 Şubat Dünya Rehberler Günü’nde rehberlere yeşil pasaport müjdesini sabırsızca bekliyoruz.
‘Bizimkiler bunu fazlası ile hakkediyor, bize ‘Türkiye’ dedirtin sayın Bakanım !…’