Güncelleme Tarihi:
1- Antalyaspor son iki haftada farklı skorlar ve oyun kurgusuyla dikkat çekiyor. Takımın son durumunu nasıl buluyorsunuz?
2- Taraftarın Arena’daki desteğine rağmen Galatasaray maçındaki yenilgi şansızlık mı yoksa takım kurgusundaki sorundan mı kaynaklanıyor?
3- Sırasıyla Rizespor, Beşiktaş ve Kayserispor gibi zorlu maçların ardından ligdeki yerimiz ne olur?
Ümut Turmuş
‘Spor kültürümüzü geliştirmek zorundayız’
Skora göre yazı yazmakla, spor (olgulara göre) yazı yazmak farklı şeyler. Futbol bir bilim değil sonuçta oyun. Matematik ise hiç değil. Salt skora dayalı yorumları doğru bulmuyorum. Ya bardağın boş tarafına yada dolu tarafına bakıyoruz. Rıza Çalımbay döneminde 1 anormal yenilgi Akhisar maçıydı. Galatasaray maçı da 3 ihtimalli bir maçtı. Kültür yaşam biçimi demek. Spor kültürümüzü geliştirmek zorundayız. Her maçı gereğinden fazla tartışırsak ağaca bakıp ormanı göremeyen durumuna düşeriz. Batıda önce bütçe-planlar yapılır ve hedefler yıllara göre belirlenir. Bu hedeflerde yakalanır. Hedef, Antalyaspor’u “Bercelona” yapmaksa bu birkaç yılda olabilecek bir şey değil. Her alanda daha yapılacak çok iş var.
‘Akhisar maçı gibi olmasın’
İlginç bir maç oldu. Gitti; geldi tekrar gitti. 2-0’lık skordan sonra ilk yarının sonunda gelen gol bizi maça bağladı. Zeki oyuna girince pas kalitemiz arttı. Bizim için en büyük kırılma anı Diego’nun sakatlanarak oyundan çıkmasıydı. Sakat El Kabir ve cezalı Eto’o’yu bu maçta aradık. İgor Tudor’a gelince Galatasaray’ı köy takımı gibi oynatıyor. İtalya’da 1-0 yenilirsen kalırsın. 2-0 yenilirsen gidersin. Türkiye de Galatasaray’ı Lig 2’ncisi yaparsan başarısız kabul edilirsin! Bu maçta şans Galatasaray’dan yanaydı. Taraftarımız takıma müthiş destek verdi. Yenileceksek böyle yenilelim. Akhisar maçı gibi yenilmeyelim.
‘Bekleyip görelim’
Rizespor karşılaşması deplasman, Beşiktaş ile Kayseri ise maçları içeride oynanacak. Süper Lig’de kolay maç yok artık. Ligin 2’nci yarıları her zaman daha zor geçer. Üstte Avrupa kupaları altta da ciddi bir düşme mücadelesi. Ligi nerede bitiririz bekleyip görelim.
Recep Güler
‘Bir anlamda harakiri gibi’
Antalyaspor’da bir yandan sakatlıklar bir yandan da cezalı oyuncular derken, takıma nazar değdi; Nazar. Avrupa yolunda yeşil ışık yanmışken iki haftada kaybettiğimiz 6 puanla bir anlamda harakiri yaparak Avrupa yolunda sarı ışığa dönüştü. Dilerim ki; bundan sonra maçlarlar da iyi konsantre olup maç kazanma alışkanlığımıza devam edip; hepimizin hayali olan Avrupa yoluna devam ederiz.
‘Acemice yapılan bir faule gol yedik’
Taraftarlarımızın müthiş desteğiyle sahamızda bizi yenemeyişi ile Galalatasaray maça çok tedirgin çıkmıştı. Ne yazık ki ilk devre Rıza hocaya göre doğru olan kadro ve oyun kurgusu ve şans bizden yana olmadı. İlk devreyi Mbilla Etame’nin golüyle 2-1 yakalayarak ikinci yarıya moralli çıktık. Kaptan Zeki’nin takıma girmesiyle ise takımın kurgusu ve direnci birden arttı. Emre de oyuna girince baskı arttı ve çok çalışan bence gecenin yıldızı olan Deniz Kadan’ın golüyle 2-2’lik skoru yakaladık. ‘3’üncü gol gelir mi?’ heyacanı ise tüm tribünleri birden sardı. Müthiş tezahürat ile takımıza destek geldi. Galibiyet arzusuyla saldırırken, Galatasaray’ın kaleci Muslera’nın vakit geçirmesi ise beraberliğe razı bir görüntü çiziyordu. 3’üncü golümüz baskıya rağmen bir türlü gelmiyordu ve tam maç bitti dediğimiz anda acemice yapılan bir faulle duran toptan gol yememiz hepimizi şok etti.
Ama şu gerçek ki futbolcularımızın ikinci yarıdaki savaşan kimliğini gözardı edemeyiz. Biz, iyi bir takımız ve sizinle her zaman gurur duyuyoruz. Galatasaray hiç hakketmediği 3 puanla evine döndü. Samuel Eto’o’yu gözlerimiz aradı. Sen olsaydın; 3 puan bizimdi ve tam senin maçındı diyebiliyorum. Yani Akhisar’daki sarı kartın bedelini ödedik.
‘Zorlu ve zevkli maçlar izleyeceğiz’
Artık Süper Lig’de kolay maçlarımız yok. Bizim sıralamadaki yerimizi futbolcuların performansı belirleyecek. Rize, Bexiktaş, Kayserispor maçları bizi ya Avrupa’ya koşturacak yada ilk on içerisinde kendimize yer arıyacağız. Çünkü küme düşmeye oynayan ve üst sıralara tırmanmak isteyen takımlardan iyi veya kötü sonuçlar alabiliriz. Sezon sonuna kadar çok zorlu ve zevkli maçlar izleyeceğiz. İnşallah bu sezon ligi en iyi sırada bitiririz.
Alper Beyaz
‘Ortada olan tek gerçek’
Antalyaspor’da futbolcular takım olarak yakalanan havanın baskını kaldıramadı. Hedefler futbolcuların üzerinde baskı oluşturduğu gibi zor maçlar ister istemez olumsuz bir etki oluşturuyor. Galatasaray maçında da öyle oldu. Rıza Çalımbay’ın takımda yer değişimi yapacaeğı enstrümanların olsa da olmasa da yapacağı çok fazla bir şey yoktu. Oyuncular ilk yarı Galatasaray’ın pare pare dökülüşünü izledi. Elbette taraftar da... Ortada olan tek gerçek vardı o da Antalyaspor’un bu ekksik oyuncularına rağmen yine de etkili olan ataklarıydı. İkinci yarının Rıza hocanın soyunma odasında oyuncularına ne dediğini gerçekten merak ediyorum. İşte burada bir gerçek ortaya çıkıyor; o da futbolda şanstan çok motivasyonun ön planda olması. Rıza hocanın dediği gibi bu takım seneye gereken tempoda olacak. Gelecek yıl için sabırla beklemeliyiz.
‘Bilet fiyatı neden 100 lira’
Taraftarın, Antalya Arena’daki desteği için söylenecek bir şey yoktu. Tek kelimeyle harikaydı. Ancak Antalyaspor yöneticilerinin taraftarı bu 33 bin kişilik stadyuma çekmek gibi bir düşüncesi varsa; bir yöneticinin çıkıp bu maçın en düşük bilet fiyatının neden 100 lira olduğunu açıklamasını bekliyorum. Hem taraftar gelsin deniliyor; hem de en ucuz bilet fiyatı 100 lira olarak açıklanıyor. Gerçekten burada yanlış bir sistem var. Tamam 5 lira olmasın ama bu dev Arena’ya taraftar çekmek istiyorsanız bunun bir makul rakamı ortaya konmalı. Düşünsenize, eğer biz bu Arena’yı uygun bilet fiyatlarıyla doldursaydık; size net söylüyorum ne öyle bir faul olurdu ne de bugün kaybedilen 3 puanı konuşurduk. Belki de Galatasaray yönetimini gerçekten sallayan bir skora imza atardık; geçmişte olduğu... Buna ek olarak bir de yeni stadyumda haftalardır tuvaletlerden su akmaması ise gerçekten tam bir komedi. Bilmem bir de futbol kenti olmaktan bahsediyoruz ama sanırım bunun için daha çok yıllara ihtiyacımız var...
‘Herkes Antalyaspor’um diyor...’
Rizespor, Beşiktaş ve Kayserispor... Evet zor maçlar ama Akhisar maçı ve Galatasaray maçından sonra bunlara daha zor maç demek bence bir yanılgı. Antalyaspor, gerçekten sahada tüm oyuncularıyla elinden geleni, yeni yeni uyanan taraftarda desteklemek için ne gerekiyorsa yapıyor. Takımda ve tribünde herkes Antalyaspor’um diyor... Bu söylem, iyi günde kötü günde her zaman aynı kalacak. Antalyaspor’un gönül istiyor ki; ilk 5 takım arasında kalması temennisi taşıyorum; ama bu yılki gerçekler dahilinde ilk 10 takım arasında yer alırsak seneye hedeflerimiz daha büyük olacak.
Sancar Biçikçi
‘Mevsim değişikliğine dikkat edilmeli’
Antalyaspor son iki hafta aldığı mağlubiyetler bir yana son 4-5 haftadır kötü oynuyor. Kötü oynadığı maçlarda son dakikalarda tecrübesiyle maç kazanabilmişti. Antalyaspor 8 haftada sonuncu durumdan, olağanüstü bir başarıyla 13 haftada aldığı sonuçlarla şu an sıralamada 6’ncı durumda. Son iki haftada Akhisar’dan alınan farklı mağlubiyet dışında olağandışı bir sonuç alınmadı. Galatasaray maçı, son dakika yenen gol olmazsa alınan 1 puan iyi sonuç kabul edilebilirdi.
Kadrodaki tecrübeli oyuncuları ve teknik heyetiyle bu sıkıntılı dönemden en kısa sürede uzaklaşılacaktır. Fakat yaş ortalaması 29 olan takımın hızlı mevsim değişikliğinden olumsuz etkilenme olasılığı yüksek. Bu yorgunluğa, psikolojik yorgunlukta eklenince bunun sıkıntısını birkaç hafta daha olumsuz hissedebilirler. Takımın çok beğendiğim ve önemli bir futbolcusu Diego’nun uzun bir süre sakatlığından ötürü oynayamayacak olması büyük şansızlık.
‘Maçta eksikleri kullanamadık’
Galatasaray maçında alınan mağlubiyet, Rıza hocanın sakat ve cezalı oyuncularından dolayı hamle yapamamasından kaynaklandığı kanaatindeyim. Özellikle Eto’o’nun, Yekta ve El Kabir’in olmaması Rıza hocanın elini kolunu bağladı. Rıza hocanın bence bu maçta yaptığı en büyük hatanın maça Salih’le başlaması oldu. İkinci devre sonlarına doğru Diego’nun sakatlanmasıyla tecrübesiz Horic’in stoper çekilmesi bence hataydı. Celuska stopere çekilip Horic sağ bekte değerlendirilebilirdi. Galatasaray’ın 84’üncü dakikada Bruma’nın kırmızı kartla atılmasını kullanamadık.
‘Birliktelik-desteğe ihtiyacımız var’
Taraftar devreye girip takımın bu olumsuz havadan çıkmasında yardımcı olabilir. Tersi takıma yapılacak baskı ve dedikodular olumsuzluğu artırmadan başka bir işe yaramaz. Bundan sonraki maçlar daha çetin ve çekişmeli olacaktır. Nasıl galip gelindiğinde bütünleşiyoruz, mağlubiyetlerden sonra daha sıkı birliktelik ve desteğe ihtiyacımız var. Bu takım hepimizin takımı, kötü olması kimsenin yararına olmayacaktır.