Güncelleme Tarihi:
ANTALYA (AA) - Antalya Ticaret ve Sanayi Odası (ATSO) 32. Grup (Konut ve iş yeri yapı kooperatifleri) Meslek Komitesi öncülüğünde "Yapı Kooperatifçiliği ve Kentsel Dönüşüm" toplantısı düzenlendi.
ATSO Meclis Salonu’nda yapılan toplantıya ATSO Yönetim Kurulu Üyesi Mustafa İssi, Antalya Vergi Dairesi Başkanlığı Gelir ve Kurumlar Vergileri Müdürü Şinasi Çulha, Çevre ve Şehircilik İl Müdürlüğü Altyapı ve Kentsel Dönüşüm Şube Müdürlüğü Şehir Plancısı Rıza Alver, Yapım-2 Şube Müdürlüğü Makina Teknikeri İsmet Tan, ATSO Meclis ve Meslek Komitesi üyeleri ile sektör temsilcileri katıldı.
Toplantının açılışında konuşan İssi, ekonomik amaçlı işbirliği olarak kabul edilen kooperatiflerin toplumsal yararlarının yanında ortaklar ve ülkelerin ekonomik hayatında önemli roller üstlenen, küçük birikimleri büyük işletmeye dönüştüren önemli bir model olduğunu ifade etti.
Toplu Konut İdaresi’nin (TOKİ) hayata geçirdiği ve devam eden birçok proje ve inşaat alanında pay sahibi olmasıyla yapı kooperatiflerinin çoğunun kapandığını ifade eden İssi, Antalya'da da son beş yıl içerisinde bin 117 yapı kooperatifinin kapandığını, buna karşın 34 kooperatifin ise açıldığını söyledi.
İssi, bugün itibarıyla Antalya'da 488 yapı kooperatifinin bulunduğunu bildirdi.
İssi, kooperatifleşmede öne çıkan ABD, Fransa, İngiltere, İtalya ve Japonya'nın ekonomik gelişmişlik sıralamasında da önde olduğunu dile getirerek, bunun kooperatifçilik sisteminin sanılanın aksine gelişmiş pazar ekonomilerinde daha fazla yer bulduğunu gösterdiğini vurguladı.
- Kentsel dönüşüm
Kentsel dönüşüm konusuna da değinen İssi, kentsel dönüşümün Türkiye ve Antalya açısından kaçırılmaması gereken bir fırsat olduğunu kaydetti.
İssi, şöyle devam etti:
"Kentsel dönüşüm Türkiye ve Antalya açısından kaçırılmaması gereken bir fırsattır. Kentsel dönüşümün bina bazında değil, entegre bir yaklaşımla bölgeyi, alt ve üst yapıyı kapsayacak şekilde bütüncül olarak ele alınması gerekmektedir. Dönüşüm projelerinin örgütlenmesi, tüm hak sahiplerinin katıldığı ve etkin rol aldığı bir kent ortaklığı çatısı altında olması ve bu çatının bir sivil toplum kuruluşu kapsamında örgütlenmesi gerekmektedir. Kurgulanacak kent ortaklığının temel elemanlarını özel sektör, kamu sektörü ve yerel unsurlar oluşturmalıdır. Yani buradaki paydaşlar yerel yönetimler, merkezi hükümet, konut sahipleri ve kooperatif üst birliklerinden oluşmalıdır."
İssi, yapı kooperatifçilerinin sorunlarının Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği aracılığıyla hükümet nezdinde de dile getirilmesi için girişimlerde bulunacaklarını belirtti.
Toplantıda daha sonra Alver, "6306 Sayılı Afet Riski Altındaki Alanların Dönüştürülmesi Hakkında Kanun", Çulha yapı kooperatiflerine uygulanan kurumlar ve katma değer vergisi, Tan da 1163 sayılı Kooperatifler Kanunu hakkında bilgi verdi.