Güncelleme Tarihi:
İNGİLTERE Cambridge Üniversitesi’nde devam eden yapay embriyo araştırmaları bir adım ileriye taşındı. Baş araştırmacılığını Türk bilim insanı Dr. Berna Sözen’in yürüttüğü çalışmada, laboratuvar ortamında kök hücreler ile taklit edilerek doğal embriyo gelişimi izleniyor.
Çalışmanın detaylarını Cambridge’deki ofisinden Hürriyet’le paylaşan Dr. Sözen, “Daha önce iki farklı kök hücrenin üç boyutlu jel kıvamındaki bir iskelet içerisinde birleştirilmesi ile oluşan ve çok daha basit olan bu yapılar insan gebeliğinde 13-14’üncü güne karşılık gelen dönemlere kadar gelişiyordu. Şimdi ise vücudun ana hücrelerini kullanarak oluşturduğumuz embriyo-benzeri yapılar daha da gelişti” dedi.
NATURE CELL BİOLOGY YAYIMLADI
Araştırmada 3 boyutlu iskelet yerine doğal bir embriyoda yer alan üçüncü dokuyu da oluşturmaya izin veren kök hücre tipi bir sistem kullanıldığını anlatan Dr. Berna Sözen, şöyle devam etti: “Böylece doğal bir memeli embriyosunun çok erken dönemlerinde bulunan üç temel dokusunun eksiksiz olarak yapay embriyolarda oluşumu sağlandı. Nature Cell Biology dergisinde yayınlanan çalışmaya göre, oluşturulan yeni yapılar ilerlemiş embriyonik gelişim potansiyeli gösteriyor.”
“Ekibimiz yeni çalışmaları ile üç vücut katmanının kendiliğinden organize olarak doku öncüllerinin ve vücut eksenlerinin oluşmaya başladığını kök-hücre kaynaklı yapay embriyolar üzerinde görmeyi başardı. ‘Gastrulasyon’ olarak tanımladığımız bu aşama insan embriyosu da dahil canlı türlerinin hemen hepsinde görülen kritik bir dönem. Bu dönem insan gebeliğinde 3’üncü hafta içerisinde gerçekleşir. Gebeliğin çok erken günlerinde gerçekleşen bu döneme ait pek çok bilinmeyen yer almakta.”
GİZEM ÇÖZÜLEBİLİR
Etik ve ahlaki değerler nedeniyle doğal embriyolara erişim ve araştırılma yapılmasının çok zor olduğunu belirten Dr. Sözen, “Embriyoloji bilimi hayatın başlangıcını anlamak için araştırılması esas olan bir alan. Biz çalışmalarımızda, sperm ve yumurta olmaksızın kendi kendini geliştirebilen yapay embriyolar ile, araştırmacıların embriyo üzerinde çalışmak zorunda kalmadan embriyo gelişiminin anahtar aşamaları üzerinde çalışmalar yapabileceğini gösteriyoruz. Bu sistem biz araştırmacılara eşsiz gözlem ve araştırma imkânı sağlıyor. Çalışmamızın esas amacı şimdiye kadar saklı kalmış insan gelişiminin temellerini anlamaya yönelik. Tüm bu çalışmalar, pek çok dogmatik bilgiyi değiştirebilir ve böylece kısırlık tedavisinde bir dönüm noktası olabilir” dedi.
MIT LİSTESİNDE YER ALMIŞTI
Mart 2017 tarihinde ilk kez sperm ve yumurta olmaksızın, kök hücreler kullanarak laboratuvar ortamında embriyo gelişimini modelleyen ekibin çalışması dünyanın en saygın bilim dergilerinden biri olan Science’da yayınlanmıştı. Ayrıca mensup ve mezunları arasında birçok Nobel ödülü sahibi bulunan Massachusetts Teknoloji Enstitüsü (MIT) tarafından da 2018 yılının bilimde çığır açan 10 gelişmesinden birisi olarak seçilmişti.