Güncelleme Tarihi:
ANTALYA’nın Manavgat ilçesindeki Side Antik Kenti’nde 1947 yılından bugüne uzanan kazı sürecinde 2022 itibarıyla 75 yıl geride kaldı. Antalya'nın merkezine 80 kilometre uzaklıktaki tarihi yarımadada yapılan kazıların yıl dönümü, Side Müzesi’nde ve kazı alanında 2 gün süren etkinliklerle kutlandı. Side Kazı Başkanı Feriştah Alanyalı’nın ev sahipliğinde yapılan etkinliğe, Kültür Varlıkları ve Müzeler Genel Müdür Yardımcısı Yahya Coşkun, Manavgat Kaymakamı Abdulkadir Demir, Antalya Kültür ve Turizm İl Müdürü Candemir Zoroğlu, Antalya Müzesi Müdürü Mustafa Demirel, Side Müzesi Müdürü Özay Özgür Ağar, Akdeniz Turistik Otelciler ve İşletmeciler Birliği (AKTOB) Yüksek İstişare Kurulu Üyesi Yusuf Hacısüleyman, Manavgat Side Turizm ve Otelciler Birliği (MASTOB) Başkanı Cengiz Haydar Barut, turizmciler ve çok sayıda davetli katıldı.
75. YILA ÖZEL TÖREN
Side Müzesi’nin hamam bölümünde yapılan 75’inci yıl töreninde, geçmişte Side’de kazı başkanlığı yapan ve Türkiye’nin ilk kadın arkeoloğu olarak tarihe iz bırakan Prof. Dr. Jale İnan’ın anısına yapılan büstün açılışı gerçekleştirildi. Antalya Devlet Senfoni Orkestrası sanatçılarının antik hamamın akustiğinde arp ve çello dinletisi sunduğu programda Side kazılarına destek veren kurum ve işletmelere de Prof. Dr. Feriştah Alanyalı tarafından teşekkür plaketi verildi. Tören alanında sanatseverlerin beğenisine sunulan fotoğraf sergisinde, Gezginler ve Kaşifler, Ord. Prof. Dr. Arif Müfid Mansel, Prof. Dr. Jale İnan, Dr. Ülkü İzmirligil, Prof. Dr. Hüseyin Sabri Alanyalı ve Prof. Dr. Feriştah Alanyalı başlıkları altında Side kazılarının farklı dönemleri yansıtıldı.
M.Ö. 300’E UZANIYOR
Side Kazı Başkanı Prof. Dr. Feriştah Alanyalı, etkinlikteki konuşmasında, Kültür ve Turizm Bakanlığı, Türk Tarih Kurumu, Antalya Valiliği ve Anadolu Üniversitesi’nin destekleriyle ve Barut Otelleri ana sponsorluğunda devam eden kazı süreciyle ilgili şöyle bilgi verdi: “Side, Türkiye’nin en eski ve önemli kazı alanlarından biri olarak bugün eşsiz bir kent haline geldi. Antik kentte 2022 yılı itibarıyla çok iyi bir noktada olduğumuzu söyleyebiliriz. Side tarihi yarımadasının kentsel ve 3’üncü derece sit alanı olmasıyla birlikte alanı gün yüzüne çıkarmaya yönelik girişimler de hız kazandı. Kent bize çok önemli bilgiler vermeye başladı. Bölgede sinagog, yeni bir liman agorası, yazıtlarıyla birlikte yeni ve çok önemli bir terapist tapınağı tespit ettik. Biz Roma döneminden bir terapist tapınağı olduğunu düşünürken, Helenistik dönemden, M.Ö. 300 yılından itibaren bölgede bu tapınağın olduğunu gördük. Mısırlı bir tanrı olarak tarif edilen terapist, bence arkeolojik açıdan çok önemli tespitlerden biri.”
SIRA YAŞLILAR MECLİSİ’NDE
Etkinliğin ikinci gününde Side Antik Kenti’nde düzenlenen geziye de Prof. Dr. Feriştah Alanyalı rehberlik etti. 1947’de Ord. Prof. Dr. Arif Müfid Mansel tarafından tarihi yarımadada başlatılan ve ardından Türkiye’nin ilk kadın arkeoloğu Prof. Dr. Jale İnan tarafından sürdürülen kazı sürecinde tapınaklar, hamamlar çeşmeler, lahit mezarların ortaya çıkarıldığını anlatan Alanyalı, kazı alanındaki son gelişmeleri şöyle paylaştı: “Şu anda Büyük Kutsal Yaşlılar Meclisi’nin bulunduğu alanda çalışıyoruz. 2017 yılından bu yana toprak altından ‘stoa’ adı verilen sütunlu galerileri ortaya çıkardık. Kazılarımızda insan ve insanüstü ölçülerde 8 giyimli kadın ve erkek heykel gün yüzüne çıktı. Heykellerin birinin önünde bir yazıt bulduk. Yazıtta ziyafet salonu inşa ettirildiği belirtiliyor. Burada geniş bir yapı kompleksi, anıtsal yapı inşa edilmiş. Ortada büyük bir agorası ve ona açılan stoalar var. Stoaların bir tarafında imparator salonu var. Heykellerin kente anıtsal yapılar kazandıran, Yaşlılar Meclisi üyesi kişilerin anısına yapıldığını belirledik.”
KONSERVASYON VE RESTORASYON
Kentin kuzey tarafında halen kumlar içinde olan bölgeyi ‘uyuyan güzel’ olarak adlandırdıkları bölgenin keşfedilmeyi beklediğini belirten Alanyalı, önümüzdeki 4 yıl içinde Hamam Gymnasium Kompleski`ndeki kazı çalışmalarının tamamlanacağını ve tarihi yarımadada incelemelerin devam edeceğini belirtti. Alanyalı, “Şu an Side’nin kazıdan çok konservasyona ve restorasyona ihtiyacı var. Biz de yaptığımız çalışmaları kazılardan ziyade bu alanda yoğunlaştırıyoruz. Bugün gelinen noktada Side’deki kaçak yapıların büyük kısmı yıkılmış, özel mülklerde kazılar yapılmış, taşınmaz kültür varlıklarının konservasyon ve restorasyonu tamamlanmış, binlerce eser Side Müzesi’ne kazandırılmış, kentin tarihine ışık tutan çok önemli bilgilere ulaşılmış durumda” diye konuştu.
KÜLTÜREL MİRASA BÜYÜK HİZMET
Geçmişte Anadolu’nun ve Pamfilya’nın en göz alıcı liman kentlerinden ve ticaretin önemli merkezlerinden biri olan Side, Apollon ve Athena başta olmak üzere ünlü tapınakları, tiyatrosu, bazilikası, agoraları, hamamları ve çeşmeleriyle her yıl binlerce yerli ve yabancı ziyaretçinin akınına uğruyor. Side’ye, antik kenti çevreleyen M.Ö. 2’nci yüzyıla ait kara surlarının ana kapısından giriliyor. Etrafında 9 oluğu olduğu için ‘9 Çeşme’ adı verilen üç büyük nişli anıtsal çeşmeyi, havuzları, çörtenleri, frizlerindeki medusa başlarını, sütunları yeniden sularla buluşturmak ve Pamfilya’dan bugüne kalan gizli hazineyi bütün görkemiyle ayağa kaldırmak için 2004 yılından bu yana Barut Otelleri’nin sponsorluğunda hummalı bir restorasyon faaliyeti yürütülüyor. Side kazı alanında Hamam Gymnasium Kompleski`ndeki restorasyon çalışmaları, 2019 yılından beri Prof. Dr. Feriştah Alanyalı’nın kazı başkanlığında sürdürülüyor. Antik kentte 2018 yılından itibaren 105 parselde yapılan kazı çalışmalarının ağırlık noktasını Side köy içi mevkii oluşturuyor.