Güncelleme Tarihi:
BİLDİĞİNİZ gibi geçen hafta turizm haftasını kutladık. Her yıl 15-22 Nisan tarihleri arasında ülkemizde turizm haftası olarak kutluyoruz. Neden bu haftayı turizm haftası olarak kutluyoruz? Önemi nedir? Merak edenler için kısa bir tarihçesinden bahsetmek istiyorum.
***
Uzun yıllar Türkiye’de mart aynının sonu nisan ayının başı yüksek turizm sezonu başlangıcı olarak kabul edildi. Bu gerekçeyle, ilgili tarihlerde her ilde farklı haftalarda etkinlikler gerçekleşirdi. 1983 yılından itibaren ise 15-22 Nisan tarihleri, bakanlığın onayı ile resmiyet kazandı ve tüm yurtta turizm haftası olarak kutlanmaya başlandı.
***
İlk zamanlar her ne kadar turizm sezonun açılışını kutladığımız bir hafta olsa da, günümüzde anlamı değişti. Çünkü turizmin bir sezonu olmadığı ve olmaması gerektiği kabul edilerek, turizmin 12 ay aktif gerçekleşmesi gerekçesiyle bu tarih sezonun açılışı olarak değil, turizmin öneminin konuşulduğu ve farkındalık yaratıldığı bir hafta oldu. Bu nedenle ben hepimizin “Turizm Farkındalığı Haftası”nı kutluyorum.
***
BU SEZON NELER OLACAK?
Turizm farkındalık haftasını geride bırakıp bu sezon bizi neler bekliyor onu değerlendirelim. Geçmiş rakamlara baktığımızda yukarı yönlü gelişim gösteren zirveye oynayan bir sektör olan turizm sektörü, pandemiyle ne yazık ki derinden etkilendi. 2020 yılında yaklaşık 12 milyon, 2021 yılında ise yaklaşık 23 milyon ziyaretçi ağırladık. 2019’da bu rakam 50 milyon küsürdü. 2021 yılında yüzde 60 oranda normal seviyeye yaklaştık.
***
Rusya-Ukrayna Savaşının ilk aşamalarında gerçekleşen panik iptalleri korkutsa da sektörden aldığım duyuma göre otellerde rezervasyonlar gayet iyi durumda. 2022 yaz sezonu için biraz daha umutlular. Avrupalı turistlerin de taleplerinin artış gösterdiğini belirtiyorlar ve bu oldukça sevindirici. Avrupalı turist demişken ülke için önemli bir pazar Avrupa Pazarı. Çünkü kişi başı ortalama harcama oranları diğer milletlere oranlar daha fazla. Bu sezon, artışla beraber öngörüler yaklaşık yüzde 90 doluluk olabileceğine işaret ediyor. Çünkü gerçekleşen rezervasyonlar geçen yıla oranla yüzde 60 daha arttı denilebilir.
***
YERLİ TURİSTİ UNUTMAYIN
Ancak burada tek sorun fiyatlardaki artış olabilir. Bu da yabancı turistten ziyade yerli turisti etkileyecektir. Yerli turisti kaybetmemek için de paket çalışmalar yapılması gerektiğini düşünüyorum. Çünkü unutulmamalı ki; yerli turist sektörün kötü gün dostu!
***
TÜRKİYE DÜNYANIN KÜLTÜR DENİZİ
Türkiye’nin turizm yaratıcı birçok kaynağı olduğunu biliyoruz. Ancak vereceğim rakam hepinizi şaşırtacak. Yaklaşık 103 bin küsür tespit edilen taşınmaz kültürel varlığımız var. Bu ciddi bir rakam. Turizm bakanlığı bu envanteri 11 başlıkta gruplandırıyor ve kaydederek koruma altına alıyor. Bunlar; sivil mimari, kültürel yapı, dinsel yapı, mezarlık, endüstriyel ve ticari yapı, idari yapı, kalıntılar, askeri yapı, anıt-abide, şehitlik ve korunmaya alınan sokaklar olarak gruplanmış.
***
TURİZM BİR SEBEP DEĞİL SONUÇTUR
Bunca zenginliğin içerisinde suni bir turizm çekim bölgesi yaratmaya gerek var mı? Elbette hayır. Zaten turizm bir sebep değil bir sonuçtur. Doğal ve kültürel kaynakların bir sonucu. İnsanları turizme yönelten sebeplerin başında bu kaynaklar ve bu kaynaklara ulaşılabilirlik geliyor. Ulaşılabilirlik de; güvenlik, sağlık, alt yapı, üst yapı, ulaşım gibi imkânların sağlanmasıyla artıyor.
***
Madem ki eldeki kaynakların cazibesi seyahat kararlarını bu denli etkiliyor, o halde siz de bu cezbeden kaynakları bilin, hikayeleştirin, anlatın ve bırakın turizmi onlar bu izi takip ederek yazsınlar.