Tarımın Derdi Büyük

ANTALYA Ticaret Borsası (ATB) 'Yaş Meyse Sebze Sektörü Sezona Başlarken' konulu sektörel analiz toplantısı gerçekleştirildi. Erdem Güner’in moderatörlüğünde gerçekleştirilen toplantıya üreticiden, ihracatçıya kadar tüm sektör paydaşları katıldı. Toplantıda sektörün sıkıntıları üzerinde duruldu.

SURİYELİLER ÇALIŞIYOR

Tarımı bekleyen en büyük sıkıntının istihdam olduğunu dile getiren Finike Ziraat Odası Başkanı Halil Sarıçobanoğlu, “Tarımda çalıştıracak işçi o kadar az ki. Allahtan Suriyeliler var da onlar çalışıyor. Fakat 5 yıl sonra tarımda çalıştıracak işçi bulamayacağız. Bu çok büyük tehlike” dedi.  

ÖRGÜTLENME KAÇINILMAZ

Antalya Tarım İl Müdürlüğü Bitkisel Üretim Şube Müdürü Mehmet Şen de, 2016 yılında Türkiye’de üretilen 49 milyon ton yaş meyve ve sebzenin 5 milyon 742 bin tonunu Antalya’nın karşıladığını söyledi. Bu rakamın ihracata ve istihdama önemli katkı sağladığına dikkati çeken Şen, “Bu katkının artması için rekabet şartlarımızı güçlendirmeliyiz” dedi. Tüketicinin gıda güvenliği garantisi istediğini dile getiren Şen, şöyle konuştu: “Tüketici ürünün kalıntı içermediğinden emin olmak istiyor. Kontrol edilebilen sertifikalı ürün istiyor. Fakat işletmelerimiz olukça küçük ve parçalı. Rusya’dan heyet geldiğinde 'Siz 15-20 üreticiden toplanacak ürünün kriterlere uygun ürün olduğunu nasıl belgeliyorsunuz' dedi. Bu anlamda üretimde örgütlenmemiz gerekiyor. El ele verelim birlikler kurulamıyorsa çiftçi grupları oluşturalım.”     

SOSYAL YÖNÜ VAR

Üreticiyi para kazandırarak bu sektörde tutmak gerektiğine vurgu yapan Antalya Toptancı Hal Yaş Meyve Sebze Komisyoncuları Derneği Başkanı Nevzat Akcan, "Korkuteli’nin dağ köyündeki amcamızı, Karaöz’deki genç kardeşimizi nasıl bu sektörde tutarız. Bunu düşünmeliyiz” dedi. Tarımın sadece ekonomik değil çok güçlü bir sosyal yönünün olduğuna işaret eden Akcan, “Tarımdan para kazanılmadığı için gençlik tarımdan kopuyor, şehre göç ediyor. Sonra birçok sosyal patlama yaşanıyor” dedi.       

KALINTI SIKINTISI

Avrupa Birliği’ne (AB) biber ihraç edildiğini AB’nin kalıntıya üst düzeyde dikkat ettiğini kaydeden Antalya Zirai Karantina Müdürü Ekrem Çetin, “Biyolojik mücadele ile üretim yapılmasına rağmen hala bazı sıkıntılar bulunmaktadır” dedi. Türkiye’nin en büyük marketlerine ürün tedarik eden Durali Doğan da, “Üreticiye 'şu ilaçtan kaçın biberini alacağım' diyorum. 'Sen kaç kilo alacaksın ki, sen almazsan başkası alır' diyor. Bizim öncelikle sebze meyve ulusal standartlarda nasıl yetiştirilmeli onu netleştirmemiz lazım. Sonra bizim ürünümüzü herkes alır” diye konuştu.