Güncelleme Tarihi:
SON yıllarda Antalya’da yoğun göçle birlikte sayıları yaklaşık 10 kat artan dilenciler, kentin en işlek noktalarını işgal etmiş durumda. Dilencilerin bir kısmı bilindik, bir kısmı ise günün şartlarına göre geliştirdikleri yeni yöntemler kullanıyor. Bu süreçte en fazla istismar edilen kesim ise çocuklar ve yaşlılar. Kimi tek bacağıyla tekerlekli sandalyede dileniyor, kimi yaşlı bir akrabasını dilendirip uzaktan izliyor, kimi de küçük çocukları soğuk havalarda yazlık kıyafetlerle dilendiriyor.
SON YILLARIN ZİRVESİ
Antalya’da son yılların en yüksek dilenci sayısına ulaşıldığını kaydeden Büyükşehir Belediyesi Zabıta Şube Müdürü Behiç Özdemir, “Sayılardaki hızlı artış nedeniyle çok zorlanıyoruz. Ekiplerimiz her gün gece yarısına kadar denetimde. Özellikle Kazım Özalp Caddesi, Cumhuriyet Meydanı, Atatürk Caddesi olmak üzere kent merkezinde dilencilerin daha yoğun olduğunu görüyoruz. Ekiplerimiz genelde polisle beraber ve sivil çalışıyor. Özellikle çocukların kullanıldığı durumlarda Çocuk Şube Müdürlüğü’ne bağlı ekipler bize çok ciddi destek veriyor” dedi.
VALİ BİLE İKNA EDEMEDİ
Dilencilerin çoğunun aynı zamanda uyuşturucu bağımlısı olduğunu belirten Özdemir, “Uyuşturucu alabilecek kadar dilenip kullandıktan sonra bir köşede sızıyorlar. Üzerlerinden kimlik çıkmıyor. Bağımlı dilenciler uyguladığımız cezai yaptırımı da çok önemsemiyor. Ayakları şişmiş durumda gezen bağımlı bir dilenci var. Onu uyuşturucu alışkanlığından uzaklaştırmak için o kadar uğraştık ki... Hatta önceki Antalya Valimiz Münir Karaloğlu, durumunu görüp ikna etmek için evine bile gitti. Baktık ki çözüme ulaşamıyoruz, onu takip etmek üzere iki zabıta görevlendirdik” diye konuştu.
ÇOCUKLAR KULLANILIYOR
Çalışma alanı gereği dilencilik ve farklı yöntemler kullanarak kazanç elde eden kesimleri yakından inceleyen Yardım Gönüllüleri Eğitim ve Proje Derneği Başkanı Umut Araz, gözlemlerini şöyle anlattı: “Dilenci aileler çocuklarını birbirlerine kiralıyor. Dilenmeye çıkan kadın, daha fazla duygu sömürüsü yapabilmek için başka bir kadının çocuğunu yanına alıp dilenmeye çıkıyor. Günlük aldığı çocuk için annesine para ödüyor.”
YENİ MODA DİJİTAL DİLENCİLİK
“Bir de çağın değişimiyle hayatımıza giren dijital dilencilik var. Bunun için sosyal medya platformları araç olarak kullanılıyor. “Kalacak yerim yok” deyip para isteyenlerden, işsiz kaldığını söyleyip hesap numarası gönderenlere, bir hastalık öne sürenlerden, köhne, eşyasız bir evde çocuğunun mahrumiyetini fotoğraflayanlara birçok dilencinin uğrak yeri haline geldi internet portalları. Dijital ortam, yıllarca ‘Annem kanserden öldü, evimiz yandı’ gibi yalanları tekrar tekrar söyleyip yardım toplayanlarla dolu.”