Güncelleme Tarihi:
TÜRKİYE’nin neredeyse her köşesinde yaptıkları kaçak kazılarla tarihi ve kültürel değerlere geri dönüşü olmayan zararlar veren define avcılarını, tüm dünyayı etkisi altına alan koronavirüs salgını da durduramadı. Salgının hızını yavaşlatmak için alınan sokağa çıkma yasaklarını fırsat bilen vandallar, Antalya’nın farklı köşelerinde patlayıcı maddelerle kaçak kazı yapmaya devam ediyor.
ÖNGÖRÜMÜZDE YANILMADIK
Define avcılarının birçoğu jandarmanın başarılı operasyonları ile suçüstü yakalanırken, koronavirüs salgınının tarihi ve kültürel değerlerin tahrip edilmesi için fırsat haline geldiğini kaydeden Arkeologlar Derneği Yönetim Kurulu Başkanı İlkay İvgin, “Bu durum sadece Antalya için değil, Türkiye’nin neredeyse tamamı için geçerli. Biz salgın sürecinin kaçak kazılar için fırsat olarak görülebileceğini öngörmüştük” dedi.
DAHA DİKKATLİ OLUNMALI
Son 2 aylık süreçte birçok ihbarın kendilerine de ulaştığını kaydeden İvgin, “Salgından önce de birçok kaçak kazanın yapıldığını biliyorduk ancak özellikle sokağa çıkma yasaklarının olduğu günlerde define avcıları daha çok faaliyet göstermeye başladı. Jandarmanın salgın döneminde daha dikkatli olması gerekiyor. Cezalar da caydırıcı hale getirilmeli. Aksi halde kültür tahribatı artacak” diye konuştu.
CEZALAR YETERSİZ
“Define avcıları salgını kendilerine paravan yaptı” diyen Akdeniz Üniversitesi (AÜ) Edebiyat Fakültesi Arkeoloji Bölüm Başkanı Prof. Dr. Havva İşkan Işık da şunları söyledi: “En son Alanya ve Gazipaşa’da ortaya çıktılar. Bu bir hastalık. İnsanlar can derdine düşmüşken bunlar ellerinde patlayıcı ile tarihimizi havaya uçuruyor. Artık bu insanlara söyleyecek söz bulamıyorum. Cezalar yeterli değil. Bir an önce yasal düzenlemelerin yapılması şart.”
BİLİNÇ ARTMALI
“Biz her platformda define avcılığı kisvesi altında yapılan kaçak kazıların insanlık tarihe verdiği zararı anlatıyoruz. Devlet herkesin başına polis, jandarma dikemez. İnsanlar bilinçlenmeli. Kayaların altında ne bulacaklarını sanıyorlar. Son dönemde kazmayı da bıraktılar kendilerine göre işaret gördükleri her şeyi havaya uçuruyorlar. Bu tam bir rezalet.”