Rektör adaylarından projeler

Güncelleme Tarihi:

Rektör adaylarından projeler
Oluşturulma Tarihi: Temmuz 01, 2016 14:39

Rektör adaylarından projeler

Haberin Devamı

 

Erol AKKIR/ANTALYA, (DHA) - AKDENİZ Üniversitesi'nin 7 rektör adayı, 12 Temmuz Salı günü yapılacak rektörlük seçimlerine az bir süre kala projelerini öğretim üyeleri ve kamoyu ile paylaşmaya devam ediyor.
Akdeniz Üniversitesi Rektörlüğü için isim sıralamasına göre Prof. Dr. Hüseyin Basım, Prof. Dr. İbrahim Demir, Prof. Dr. İsmail Boztosun, Prof. Dr. Muharrem Certel, Prof. Dr. Muharrem Kılıç, Prof. Dr. Mustafa Ünal ve Prof. Dr. Nevzat Çevik adaylığını açıkladı. 12 Temmuz Salı günü yapılacak seçimde, yaklaşık 1150 akademisyen oy kullanacak. Seçim takvimi, en çok oy alan 6 adayın isminin YÖK'e gönderilmesi, YÖK'ün de 3 ismi Cumhurbaşkanı'na sunması, Cumhurbaşkanı'nın da bu isimlerden birini rektör atamasıyla son bulacak. Uzun süredir çalışmalar yürüten 7 aday, rektör seçilmeleri halinde gerçekleştirecekleri projelerini de kamuoyu ile paylaştı.
Rektör adayları, seçilip atanmaları halinde hayata geçirmeyi planladıkları projelerini öğretim üyeleri ve kamuoyu ile paylaşmaya devam ediyor.
PROFESÖR CERTEL
Adaylar arasındaki Mühendislik Fakültesi, Gıda Mühendisliği Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Muharrem Certel, Akdeniz Üniversitesi'nde üslendiği farklı idari görevlerinin dışında, geliştirdiği projelerle de önemli Ar-Ge çalışmalarına öncülük ettiğini ve üniversite-sektör işbirliğinin başarılı örneklerinde imzasının olduğunu söyledi.
Benim bu üniversitede güzel şeyler olması için yapabileceğim çok şey var" diyen Prof. Dr. Certel, “1982'de kurulan Akdeniz Üniversitesi'ni çeyrek asırdır tanıyorum. Akademik hayatımın neredeyse tamamına yakını Akdeniz Üniversitesi'nde geçti. Akdeniz Üniversitesi benim hayatım. Sevincim, üzüntüm, gururum, onurum. Akdeniz Üniversitesi'ni çok daha iyi bir noktaya taşımanın bir anlamda boynumun borcu olduğu inancıyla adaylığa karar verdim" diye konuştu.
Ana hedefinin Akdeniz Üniversitesi'nin kurumsallaşması olduğunu kaydeden Prof. Dr. Certel, “Akademik başarıyı da, uluslararasılaşmayı da, kadro dağıtımında adalet ve liyakati da ancak bu zemin stünde inşa edebiliriz. Akdeniz Üniversitesi'nin tüm çalışanları kendilerine değer verilen, huzurlu, motivasyonu yüksek bir çalışma ortamını hak ediyor. Kurumsallaşmayla hepimizin özlediği bu ortamı elbirliği ile sağlayacağız" şekilnde konuştu.
“El ver Akdeniz" sloganıyla yola çıkan Prof. Dr. Certel, görüştüğü öğretim üyelerinin en çok talep ettiği şeyin bürokrasinin azaltılması olduğunu söyledi.
PROFESÖR KILIÇ
Bir yıla yakın bir süredir sürdürdüğü adaylık sürecinde meslektaşlarına "Akdeniz Vizyonu" olarak isimlendirdiği yönetim anlayışını ve hedeflerini anlattığını açıklayan Hukuk Fakültesi, Hukuk Felsefesi ve Sosyoloji Anabilim Dalı öğretim üyesi Prof. Dr. Muharrem Kılıç, “Meslektaşlarımın katkı ve paylaşımları da bu vizyonun daha da iyiye doğru yönelmesine ve gelişmesine imkan sağladı. Akdeniz Vizyonu'nu ortaya koyarken asla tamamlanmış, mutlak bir program olarak düşünmedik. Aksi halde vizyonumuzun temel ilkelerinden biri olan katılımcılıkla ters düşmek olurdu. Bu ilke doğrultusunda süreç içerisinde akademisyen arkadaşlarımın talep, öneri ve kimi zaman da şikâyetleri ile şekillenen bir yönetim stratejisi oluşturuyoruz. Rektörlük vazifesi ile teşrif edilmem durumunda da aynı anlayışla, konuşmaktan çok dinleyerek bu görevi gerçekleştirmeyi hedefliyorum" diye konuştu.
Yüksek potansiyele sahip bir üniversitenin mevcut durumunun ancak yönetsel sorunlarla açıklanabileceğini kaydeden Prof. Dr. Kılıç,
"Üniversitemiz, idare-i maslahatçı ve otoriter yönetim anlayışları altında bunalmış durumda görünmektedir. Bu nedenle özgürlük, katılımcılık, demokrasi, erişilebilirlik, saydamlık, akran yönetimi ve liyakat ilkeleri çerçevesinde bir akademik liderlikle üniversitemize soluk aldırmak ilk hedefim olacak" dedi.
Kent ve üniversite ortaklığının hem kentin hem de üniversitenin sosyo- ekonomik düzeyinin yükselmesini sağladığını söyleyen Prof. Dr. Kılıç, şunları anlattı:
“Her üniversite, içinde yer aldığı kentin imkanlarından en iyi şekilde yararlanmak ister. Kentler de iyi bir üniversiteye sahip olma ve bir üniversite kenti olmanın avantajlarından olabildiğince yararlanma peşindedir. Ancak bu amaca ulaşabilmek için insan kaynağına yönelik önemli yatırımlar yapmak ve işbirliğini etkin kılmak gerekmektedir. Kent bir entelektüel agora olmanın gerekliliklerini yerine getirmediği sürece üniversiteden beklediği verimi alamaz. Üniversite de kentle arasına duvar ördüğü sürece kentin sunabileceği imkanlardan yararlanamaz. Ben Antalya'da karşılıklı yapıcı adımların atılacağı bir dönemin başladığını düşünüyorum."

FOTOĞRAFLI
 

Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!