Güncelleme Tarihi:
Namık Kemal KILINÇ/SERİK (Antalya), (DHA) - ULUSAL İmmünoterapi ve Onkoloji Kongresi Başkanı Prof. Dr. İsmail Çelik, sigaraya bağlı akciğer kanseri nedeniyle her gün 350 kişinin yaşamını yitirdiğini belirterek, "Bu da bir uçak dolusu yolcu demek. Aslında Türkiye'de her gün bir uçak düşüyor ve içindeki yolcu kadar insan kaybediyoruz" dedi.
Onkoloji ve İmmünoterapi Derneği tarafından düzenlenen Ulusal İmmünoterapi ve Onkoloji Kongresi, Antalya'da başladı. Serik'e bağlı Belek turizm merkezindeki Gloria Golf Resort Otel'de gerçekleştirilen kongre kapsamında basın toplantısı yapıldı.
'KEMOTERAPİ DÖNEMİ ARTIK BİTTİ'
Toplantıda konuşan Kongre Başkanı Prof. Dr. İsmail Çelik, kanserin akıllı ve ölümsüzlüğü keşfetmiş bir hücre olduğunu söyledi. Prof. Dr. Çelik, "DNA'sını bizden daha akıllı düzenleyen ve yepyeni bir formasyonu çıkaran bir hücre olduğu için de eski yöntemlerle yani kemoterapiyle tedavi ediyorduk. Şimdi ise yeni bir tedavi sistemi olan immünoterapiyle tedavi ediyoruz. İmmünoterapiyi vücudun savunma hücrelerini kansere karşı yönlendirme olarak tanımlayabiliriz. Kemoterapi dönemi artık bitti. Tümörlerin büyük kısmında artık kemoterapisiz döneme geçtik. Vücudu kendi savunma hücreleriyle tedavi edeceğimiz bir tedavi modaritesi başladı. İmmünoonkoloji ve inmünoterapi de bunları içeriyor" dedi.
'TÜRKİYE'DE HER GÜN 350 KİŞİ AKCİĞER KANSERİNDEN ÖLÜYOR'
Akciğer kanserinin en önemli sebeplerinden birinin sigara olduğunu kaydeden Prof. Dr. Çelik, "Sigara Türkiye'de önemli bir hastalık yaratıyor. Sadece kanser değil kalp hastalığı, damar hastalıkları yapıyor. İnsanları günlük hayatından alıkoyuyor hem de akciğer kanserine neden olduğu için çok önemli bir sağlık sorunu. Bir uçak düşse haber olur. Türkiye'de her gün 350 kişi akciğer kanserinden ölüyor. Bu da bir uçak dolusu yolcu demek. Aslında Türkiye'de her gün bir uçak düşüyor ve içindeki yolcu kadar insan kaybediyoruz. Bunu önleme yöntemi sigarayı hiç içmemek. İçenlerin bırakması ve en önemlisi de içenlerin, içmeyenlerin yanında sigara içmemesi. Bu üç basamaklı. Çocukları, içmeyenleri zehirlememek. Ulu orta yerlerde içilmesinin engellenmesi ve sigara içenlerin bırakması. Sigara endüstrisi için biz çok iyi bir müşteriyiz. Çok sigara içtiğimiz için onlar bizi çok seviyor. Bu nedenle inanılmaz bir akciğer kanseri yüzdemiz var. Eskiden kadınlarda akciğer kanseri çok aşağılardaydı. Şimdi kadınlarda akciğer kanserinden ölüm birinci sıraya çıktı. Çünkü eskiden kadınlar sigara içmezdi. 20 yıldır kadınlardaki sigara içme trendinin artması nedeniyle akciğer kanserine bağlı ölümler birinci sıraya çıktı. Kadınlar da erkekler gibi akciğer kanserine yakalanıyor" diye konuştu.
'ELEKTRONİK SİGARAYI TASVİP ETMİYORUZ'
Elektronik sigaranın çok tehlikeli olduğunu vurgulayan Prof. Dr. İsmail Çelik, şöyle dedi:
"Elektronik sigaranın içinde sigaraya bağımlılığa sebep olan nikotin ürünleri var. Her elektronik sigara içicisi farkında olmadan bir sigara içicisidir. Elektronik sigarayı bulamadığında sigara alıyor. Elektronik sigara, sigarayı kesinlikle bıraktırmaz. Yani elektronik sigara bir sigara bırakma yöntemi değil, sadece sigaranın yerine geçebilen nikotin içeren bir üründür. Kesinlikle elektronik sigarayı tasvip etmiyoruz."
EN SIK GÖRÜLEN MEME KANSERİ
İzmir Medikal Park Hastanesi Tıbbi Onkoloji Bölümü Üyesi Doç. Dr. Çağatay Arslan, meme kanserinin en sık görülen kanser olduğunu belirterek, "Her 8 kadından biri yaşamı boyunca meme kanseri teşhisi almaktadır. 2010 yılında tüm dünyada 1.5 milyon meme kanseri teşhisi konulmuştur. Batılı ülkelerde meme kanserinin 5 yıllık sağ kalım oranları yüzde 90'ları bulmuştur. 40 yaşından sonra her kadının yılda bir mamografi ve meme ultrasonu ile erken teşhis açısından taranması sağ kalımı artıran en önemli faktördür" dedi.
'HASTASINA GÖRE TEDAVİ'
Gazi Üniversitesi Tıp Fakültesi Tıbbi Onkoloji Bilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Aytuğ Üner de kanser hastalarında hastaların birbiriyle aynı olmadığını ve artık güncelleştirilmiş tedavilerde kişiselleştirilmiş tedavilerin ön plana çıktığını anlattı. Üner, "Hastasına göre tedavi planlanıp insanların genetik yapıları, hastalıklarındaki genetik sapmalar saptanarak bunlara spesifik ilaçlar geliştiriliyor. Önümüzdeki 30 yıl içerisinde kanser artmasına rağmen tedavide de büyük gelişmeler bekliyoruz. Bu hiçbir zaman beslenmedeki yanlışları, tarımsal ilaçlamadaki fütursuz bilinçsizliği yok etmez. Tarımsal ilaçlama konusunda çiftçimizin çok iyi bilinçlendirilmesi gerekiyor. Özellikle gıdalara ilaç ve antibiyotiklerin bulaşması, koruyucu maddelerin çok fazla kullanılması günümüzde kansere yol açan diğer nedenler. Son zamanlardaki dirayetli çalışmalarla sigara gündemin altına doğru taşındı. Ama beslenmedeki mücadele sürecek" diye konuştu. 350 bilim insanının katıldığı kongre 29 Ekim Pazar günü sona erecek.
FOTOĞRAFLI