Güncelleme Tarihi:
TÜRKİYE’de 30 bine yakın hasta organ ve doku nakli için bekliyor. 2019’da yaklaşık 9 bin 500 hastaya organ ve doku nakli ameliyatı gerçekleştirildi. Bunların 3 bin 863’ünü böbrek nakli hastaları oluşturdu. Ancak pandemi nedeniyle bu yılın ilk 6 ayında nakillerde yarı yarıya düşüş yaşandı. Önceki yıllarda da ihtiyacın çok altında olan kadavra bağışı , Kovid-19 salgınının etkisiyle bu yıl daha da geriledi. Kadavradan nakil ameliyatlarında da büyük bir azalma yaşandı.
DÜŞÜŞ KAYGI VERİCİ
Organ nakli konusunda Türkiye’nin en başarılı merkezlerinden biri olarak ilklere imza atılan Akdeniz Üniversitesi (AÜ) Hastanesi’nde yeni normalleşme sürecine girilmesinin ardından acil durum gerektiren organ nakillerine başlandı. Ancak üniversitenin Organ Nakli Merkezi’nin verilerine göre pandemi, ailelerin organ bağışlama eğilimini olumsuz şekilde etkiledi. Hem bağışlarda hem nakil ameliyatlarında ciddi oranda azalma yaşandığını belirten AÜ Organ Nakli Koordinatörü Nilgün Bilal, organ bekleyen binlerce hastanın yaşama tutunabilmesi için bu konuda gösterilen duyarlılığın önemine vurgu yaptı. “Yıllık 4 bine yaklaşan böbrek nakilleri yüzde 20 oranında kadavradan yapılıyordu. İlk 6 aylık rakamlar gösteriyor ki yıl sonuna kadar maksimum 2 binlere ulaşabileceğiz. Yüzde 50’e ulaşan bu gerileme, nakil listesindeki binlerce hastanın geleceği için kaygı verici” dedi.
AİLELER ONAY VERMİYOR
Antalya, Isparta, Burdur, Konya, Karaman ve Afyonkarahisar’da faaliyet gösteren Bölge Koordinasyon Merkezi’nin verilerini aktaran Bilal, “2019’un mart ayında beyin ölümü gerçekleşmiş 15 vakadan 7’si donör olurken, 2020’de 30 vakanın 10’u donör oldu. Son iki yılın aynı dönemlerine bakıldığında, 2020’nin ilk üç ayında 2019’un iki katı beyin ölümü ve 1.5 katı donör bağışı gerçekleşirken, pandeminin başladığı ikinci üç ayda geçen yılın 4’te biri oranında organ bağışı alındı” diye konuştu.
AKDENİZ’DE DAHA YÜKSEKTİ
Nilgün Bilal, Akdeniz Üniversitesi’nde geçen yılın organ bağışı ve nakil rakamlarıyla ilgili şöyle bilgi verdi: “2019 yılında 45’i kadavradan, 189’u canlı vericiden olmak üzere 234 böbrek nakli yapıldı. Aynı dönemde 16’sı kadavradan, 55’i canlı vericiden 71 karaciğer nakli oldu. Yıl içinde 4 kalp ve 120 kornea nakli de gerçekleştirildi. 2019’da bin 274 hasta böbrek, 134 hasta karaciğer, 299 hasta kalp nakli için organ bekledi. Akdeniz’de beyin ölümü gerçekleşen 24 kişiden 11’inin, Türkiye’de ise 2 bin 294 kişiden 619’unun ailesi onay verdi. Oransal olarak Akdeniz’de yüzde 46, Türkiye genelinde ise yüzde 27 oranında organ bağışı yapıldı.”
TÜRKİYE’DE TABLO NASIL?
“Türkiye’de 2019’da 3 bin 863 böbrek, bin 776 karaciğer, 84 kalp, 33 akciğer, 4 pankreas ameliyatı gerçekleştirilirken, 2020’de ise bin 48 böbrek, 607 karaciğer, 14 kalp, 8 akciğer ve 964 kornea nakli gerçekleştirildi. Geçen yıl canlı donörden 4 bin 366 böbrek ve karaciğer nakli yapılırken, 2020’de bu rakam bin 352’e düştü. 2019’da beyin ölümü gerçekleşen 2 bin 309 kişinin 619’u, yani yüzde 26.8’i için bağışa onay verildi. 2020’de ise onay oranı yüzde 20’ye düştü. 2018’de böbrek, karaciğer ve kalp bekleyen hasta sayısı 25 bin 783, 2019 yılında 26 bin 355, 2020’de ise 25 bin 161 oldu.”
KADAVRA AZALINCA CANLI ARTTI
Kadavradan yapılan nakiller için organ bekleyişinde çok daha büyük sorunlar yaşadıklarını ifade eden Bilal, “Kadavra nakilleri konusunda umut daha da azaldığı için hastaların yakınları tarafından yapılan canlı nakil bağışları arttı. Ancak hastaya bir yakınının organ bağışı yapması yetmiyor. Doku uyumu olmak zorunda. Ayrıca akciğer ve kalp gibi kadavradan yapılmak zorunda olan nakiller için hastaların, rakamlardaki düşüşle birlikte daha büyük bir çaresizlikle bekleyişlerine şahit oluyoruz. Sağlıklı bir insanın pandemi döneminde yaşadığı ölüm korkusunu organ bekleyen hastalarımız her an yaşıyorlar” dedi.
HANGİ AŞAMADA YAPILIR?
Beyin ölümü gerçekleşen kişilerin organlarının, beklemekte olan hastalara nakledilebilmesi için yakınları tarafından bağışlanması gerekiyor. Kişi yaşarken organlarını bağışlamış olsa da nakilden önce aileden onay alınıyor. Organ bağışı için verilecek bu onayın, hayati derecede önemli bir karar olduğunu söyleyen Organ Nakli Merkezi doktorları, “Beyin ölümü ölümdür” diyerek şu sözlerle duyarlılık çağrısı yaptı: “Fonksiyonları devam ettirilen sadece kişinin bedenidir. Makine ile çalıştırılan organların yaşaması, hiçbir zaman kişinin yaşaması değildir. Kişinin beyin ölümünün gerçekleşmiş olmasına rağmen organlarının yaşatılabilmesi, hayatın insanlara başka insanlara hayat olabilmeleri için sunduğu bir hediyedir.”
KORONA HASTALARININ ORGANI NAKLEDİLMİYOR
Her ölümden sonra organ nakli şartlarının oluşmadığını dile getiren organ nakli ekibi, nakil koşullarıyla ilgili de şöyle bilgi verdi: “Kovid nedeniyle hayatını kaybeden bir hastanın organları, vasiyet etse de başka bir hastaya nakledilemez. Kanser hastalarından da nakil işlemi yapılamaz. Bir kaza sırasında olay yerinde vefat vakası da organ nakli için uygun değildir.”