ÖLÜMÜNE KAZDILAR

TÜRKİYE’nin neredeyse her köşesinde yaptıkları kaçak kazılarla kültür mirasına geri dönüşü olmayan zararlar veren define avcıları şimdide Antalya Doyran Mahallesi’nde ortaya çıktı. Zirai tarım ilacından yaptıkları bombayla Saklıkent kara yolunun 20’inci kilometresinde bulunan Manastır mevkiinde kaçak kazı yapan 6 şahıs, sadece kültür varlıklarına değil, kendilerine de zarar verdi.

4 KİŞİ SERBEST

Kaçak kazı yapmak isteyen grup, olay bölgesinde patlayıcı madde kullandıkları sırada patlamanın etkisi ile Tevfik Sabuncular olay yerinde hayatını kaybetti, K.G. ise yaralandı. Yaralı, patlama alanından alınarak Akdeniz Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesine sevk edildi. Grubun zirai tarım ilacından patlayıcı imal ettikleri ortaya çıkarken, olayla ilgili gözaltına alınan İ.E. Y.K. A.B. ve Y.Y. ise ifadelerinin alınmasının ardından serbest bırakıldı.

HAVAYA UÇURUYORLAR

Olay sonrası Hürriyet’e konuşan Arkeologlar Derneği Genel Başkanı Dr. Soner Ateşoğulları, “Bu iş artık çığırından çıktı. Bu insanların tedavi edilmesi gerekiyor. Sadece Antalya’daki kültür varlıkları değil, Anadolu’nun dört bir yanındaki eserler tehlike altında. Üstelik artık sadece kazmıyorlar çeşitli kimyasal maddeler kullanarak eserleri havaya uçuruyorlar” dedi.

GÖZLERİ KARARMIŞ

Doyran Mahallesi’nde yaşanan olaydan ders alınması gerektiğini vurgulayan Dr. Ateşoğulları, “Definecilerin gözü o kadar kararmış ki ölümü göze alıp güçlü patlamalara neden oluyorlar. Son bir yılda bu tür olaylara karışıp yaralanan hatta hayatını kaybeden defineci sayısı çok fazla. Bir an önce yasal boşluklar giderilip bu tür faaliyetlerin önüne geçilmeli” diye konuştu.

TAHRİBAT ÇOK BÜYÜK

“Her olay tarihi mirasımız üzerinde yeni bir yara açıyor” diyen Akdeniz Üniversitesi Arkeoloji Bölüm Başkanı Prof. Dr. Havva İşkan Işık, şöyle devam etti: “Antalya’da tahribat çok büyük. Bunu her platformda dile getiriyorum. Kaçak kazı yapan define avcıları gözlerine kestirdikleri her yeri kazıyor, patlatıyor. Tarihi alanları göz yaşları içinde dolaşıyoruz. Bu iş artık sona ermeli.”