Güncelleme Tarihi:
ELAZIĞ’da can kayıplarıyla sonuçlanan yıkıcı deprem, ‘Afetlere ne kadar hazırız?’ sorusunu yeniden gündeme getirdi. Antalya’da İl Afet ve Acil Durum Müdürlüğü tarafından hazırlanan ve e-devlet aracılığıyla vatandaşlara duyurulan afet toplanma alanlarıyla ilgili sorunlar endişe yaratmaya devam ediyor.
EKSİKLİKLER GİDERİLMEDİ Hürriyet Akdeniz, falezlerden cep parklara küçük, engebeli ve kullanışsız birçok noktanın sistemde toplanma alanı olarak gösterildiğini daha önce manşete taşımıştı. Ancak vatandaşların konumuna en yakın 3 afet toplanma noktasını gösteren bu sistemindeki eksiklerle ilgili bugüne kadar bir değişiklik yapılmadı.
DEPREM ANINDA NASIL TOPLANILACAK?Afetlere hazırlık kapsamında oluşturulan sistemde acil durumda toplanma yeri olarak kullanılmakta zorluk yaşanacak şu alanlar öne çıktı:
• Konyaaltı’ndaki Pınarbaşı Mahallesi’nde toplanma yeri olan arazide bir inşaat devam ediyor.
• Kaleiçi’nde belirlenen falezler, dik eğimli yamaç olduğundan bu alanlarda toplanmak değil ayakta durmak bile oldukça zor. Ayrıca falezler deprem anında kopma riski de taşıyor.
• Uncalı Mahallesi’nde yüksek katlı ve sıkışık yapıların arasındaki küçük cep alanların kişi kapasitesi bölge nüfusu için yeterli değil.
• Boğaçayı için en büyük afet tehlikesi taşkınken en yakın toplanma alanı olarak akarsu yanı belirlendi.
• Antalya Atatürk Devlet Hastanesi’nde, demir bariyerlerle çevrili ve ortasında bir ağacın yer aldığı toplanma alan 8 metrekareden oluşuyor.
• Cengiz Toytunç Caddesi üzerindeki Antalya Kültür Sanat (AKS) Merkezi ile yanında yükselen iş merkezi arasında kalan toplanma alanı ise yaklaşık 15 metrekarelik bir alan.
• Dokuma semtinde imar yoğunluğu nedeniyle acil toplanma yeri olarak sadece bir pazar yeri gösterildi.
HER BOŞLUK TOPLANMA ALANI OLMAZAcil toplanma noktaları belirlenirken belirli kriterlerin olması gerektiğini söyleyen Antalya Kent Konseyi Başkanı Semanur Kurt, “Her boşluk afet toplanma alanı olarak belirlenemez. Sağlık tesislerine ve ana ulaşım güzergâhlarına yakın yerler seçilmeli. Alanların büyüklüğü toplanmaya uygun olmalı. Bu alanların çevresi açık ve kolay ulaşılabilir olmalı. Kamuoyuna etkin şekilde duyurulmalı. İmar planlarında bu alanlar belirtilmeli ve fonksiyon değişikliğine izin verilmemeli. Kent Konseyi olarak Antalya’da her mahalleyi inceleyerek toplanma alanlarının tespitine yönelik kapsamlı bir çalışma yaptık. Vakit kaybedilmeden kurumların iş birliğiyle afet öncesinde, sırasında ve sonrasındaki aşamalar üzerine çalışılmalı” dedi.
RİSKLİ ALANLAR HARİTASIKent Konseyi’nin Antalya’da kentsel dönüşümde izlenmesi gereken süreci ele alan raporuyla ilgili de bilgi veren Semanur Kurt, ilkeleri şöyle sıraladı: “Antalya’da yapılacak kentsel dönüşüm çalışmalarında, başta deprem ve sel olmak üzere riskten sakınarak yapılaşma yapılmalı. Jeolojik açıdan yüksek riskli alanlar ve zemin yapısı itibariyle deprem riskli alanların haritası bilimsel çalışmaların ışığında çıkarılmalı. Kentsel dönüşüm projeleri rant artışını değil, can güvenliğinin sağlanmasını ve yaşam düzeyinin yükseltilmesini amaçlamalı. Bu projeler ayrıcalıklı imar hakkı sağlama aracı olarak kullanılmamalı. Yeni yeşil alanlar oluşturulmalı ve kuzey-güney koridorları geliştirilmeli.”