Güncelleme Tarihi:
HOLLANDA’DA yaşarken caz müziğin dünyaca ünlü isimlerinden biri haline gelen Karsu, Amsterdam’da bir hastanenin yemekhanesinde Kovid-19 hastaları için aylarca piyano çaldı. Karsu’nun Amsterdam’da yayımlanan bir gazeteye bir doktorun verdiği küçük bir ilanı tesadüfen görmesiyle başlayan bu sosyal sorumluluk hareketi, aylarca gören onlarca konserle devam etti. Kovid-19 servisinde konser çağrısını görür görmez ilanı veren doktoru arayan Karsu, moral dinletileri için gönüllü oldu. Maske ve gözlük takarak hastanenin yemek salonunda Kovid hastalarıyla bir araya gelen Karsu, her hafta onlar için piyano çalıp şarkı söyledi.
HER HAFTA HASTANEYE GİTTİ
Caz, blues, funk ve etnik ritimleri birleştirdiği besteleriyle 4’üncü Antalya Akra Caz Festivali’nde sahne alan Karsu, koruyucu ekipman giyip hastanede piyano çaldığı ayları ve yaşadıklarını izleyicilerle paylaştı. Amsterdam’da bir hastanede çalışan bir doktorun gazetede küçük bir ilanını gördüğünü söyleyen Karsu, o günleri şöyle anlattı: “Hastanede Kovid-19 hastalarının kaldığı bölümün yemek salonundaki piyanoyu çalmak için gönüllü arıyordu. ‘Doktor bey ben Karsu. Orada piyano çalmayı çok isterim’ dedim. Doktor ‘Karsu mu?’ dedi, çok şaşırdı. ‘Evet ben de piyanistim, ben de çalabilirim’ dedim. Birkaç ay boyunca her hafta konser verdim. İlk başta baya heyecanlıydım. Ama sonra orada aile gibi olduk.”
MASKE VE GÖZLÜKLE KONSER
Pandemi önlemleri altında konser verdiğini belirten Karsu, “Yaklaşık 6 ay önce salgının yoğun olarak hissedildiği bir dönemdi. Her yerde 1.5 metre sosyal mesafe kuralı uygulanıyordu. Ben Kovid hastalarının olduğu alana baştan aşağıya koruyucu ekipman giyerek giriyordum. Maskeyle, gözlükle piyano çaldım. Oradaki insanlara müzik sunmak istiyordum. Ama kendim de çok eğlendim. Ben de onlardan çok güzel enerji aldım” dedi.
İSTEDİKLERİ ŞARKILARI ÇALDIM
Karsu, hastane konserleri sırasında Türk bir hastayla tanıştığında yaşadıklarını da şöyle anlattı: “Amsterdam çok kültürlü bir şehir. Her seferinde hastalara nereden geldiklerini soruyordum. Biri Fransa’dan, biri Surinam’dan, diğeri Peru’dan geldiğini söylüyordu. Ben de her hafta repertuvarımda yeni şarkılarla gidip, onlardan da istek alıyordum. Üçüncü hafta bir Fransız kadın için istediği bir şarkıyı çalıyordum. O anda doktor beyin salona yeni bir hasta getirdiğini gördüm. Hasta salona gelmek istemiyordu, ama doktorun ısrarıyla geldi. Yüzünün karakteristiğinden almadım ki gelen hasta Türk’tü.
TÜRKÜYLE KURULAN YAKINLIK
Tam o anda bir türkünün melodisini çalmaya başladığını söyleyen Karsu, “Bu kez o da benim Türk olduğumu anladı ve bana duygu yüklü gözlerle baktı. İsmail amca ile böyle tanıştık. İlk sorusu ‘nerelisin?’ oldu. Konuştuk biraz. Sonra yanıma oturdu. Gözlerini kapattı ve beraber Gesi Bağları’nı söyledik. İsmail amca o gün bana, ‘Kızım umut veriyorsun’ dedi. ‘Hayır İsmail amca, siz bana umut veriyorsunuz’ diye yanıt verdim. Şu an İsmail amcanın durumu çok iyi. Sürekli Facebook’tan yazıyor, konuşuyoruz” dedi. Karsu, konserinde bu hikâyeyi anlattıktan sonra, “Bu İsmail amca için” diyerek Gesi Bağları’nı söyledi.