Müzeye reddin gerçek gerekçesi rezidans iddiası

Mehmet ÇINAR/ANTALYA, (DHA) - ELLİ bini aşkın eserin 5 bininin sergilenebildiği, 45 bininin depolarda tutulduğu Antalya Müzesi'nin genişletilmesine yönelik başvurunun reddedilmesi, tepki çekti. Red gerekçesinin asıl nedeninin, bu alanda TOKİ veya başka bir yöntemle rezidans projesi olduğu ileri sürüldü.

Antalya Ticaret ve Sanayi Odası (ATSO) 28'inci Meslek Komitesi'nin önerisiyle Antalya Müzesi'nin, Newyork Metropolitan veya Londra British müzeleri gibi dünya standartlarında bir müzeye dönüştürülmesi amacıyla hemen yanındaki Karayolları'na ait sosyal tesis ve lojmanlar ile Meteoroloji 4'üncü Bölge Müdürlüğü hizmet binası alanlarının müzeye tahsisi istendi. Ulaştırma Bakanlığı'nın, 'talep edilen alan üzerinde lojmanlar, sosyal tesisler, misafirhane gibi idarenin kullanımına ihtiyaç duyulan tesisler bulunduğu' gerekçesiyle tahsis talebini uygun görmemesi tepkiyle karşılandı.

REZİDANS MI YAPILACAK?

CHP Genel Başkan Yardımcısı ve Antalya Milletvekili Çetin Osman Budak, alanın müzeye tahsisinin uygun görülmemesinin altında, TOKİ'ye devir ve rezidans projesi olabileceği yönünde endişelerin dile getirildiğini belirtti. Çetin Osman Budak, “Böyle bir çılgınlığı yapacaklarını zannetmiyorum. Antalya buna şiddetle karşı çıkar. Burası Antalya için çok değerli. 'Buraya biz villa yapalım', aman sakın böyle bir şeyi akıllarından bile geçirmesinler. Antalya'nın en değerli yerleri ve aslında en değerli olabilecek işleri de kültür ve sanat merkezlerinin Antalya'da çoğalmasıdır. Antalya'nın kurtuluşu da buradan geçer" dedi.

ANTALYA'DA 50'YE YAKIN ANTİK KENT VAR

ATSO başkanlığı döneminde bu önerinin gündeme geldiğini belirten Çetin Osman Budak, Antalya'nın Türkiye'nin en büyük turizm destinasyonu, turizmin başkenti olduğuna dikkat çekerek, “Türkiye'de eğer bir turizm geliri varsa tamamına yakını Antalya ve çevresinden elde ediliyor. Fakat Antalya'nın yıllardır bir sorunu var. Sürdürülebilir bir yapı değil ve bunu da gördük. İki büyük pazara dayanıyor, birisi Rusya, diğeri Almanya ve biraz da Avrupa. Ve deniz, kum, güneş. Halbuki Antalya'da 50'ye yakın antik kent var. Buralarda bir yaşam, kültür, bilim varmış. Kanıtı da Aspendos, Side, Termesos, Phaselis hepsinde birer antik tiyatro var. 2 bin yıllık Aspendos'u hala kullanıyoruz. 10-15 bin kişi gösteri izleyebiliyor orada" diye konuştu.

ESERLERİN YÜZDE 90'I DEPOLARDA ÇÜRÜYOR

Bu kentin sadece bir müzesi olduğunu kaydeden Budak, “Bu kadar büyük bir tarihin yaşandığı bu kentte bir müze son derece yetersiz. Depolarını da biliyorum, Antalya'dan elde edilmiş tarihi eserlerin yüzde 90'ı çürüyor. Sergilenebilen bu. O yüzden oda başkanlığımız döneminde bunu birçok defa dile getirdik, projeler hazırladık. Ertuğrul Günay döneminde götürdük, hatta Perge'yi istedik. Bunların hiçbiri olmadı. Müzeyle alakalı talebimiz tekrar ele alınmalı. Kentin tüm dinamikleri bunu talep ediyor, yıllardır istiyor. Bu müze dünyanın en büyük müzelerinden biri olabilir. Metropolitan Müzesi'nden bile daha etkili bir müze olabilir. Antalya'da bu dönüşümü sağlayabilecek olan kültür, sanat, tarihtir" dedi.

KAMUDA İŞLER DAHA KOLAY ÇÖZÜLMELİ

Antalya'nın zengin bir tarihi ve bunu sergilemek içinde mekanlara ihtiyacı olduğundan bahseden Budak, “Müzenin yeri son derece doğru, ama yanında da yine kamuya ait bir alan var. Bunun bir şekilde doğru değerlendirilip Antalya'ya kazandırılması, Antalya ve Türkiye'nin kültürüne, sanatına, tarihine katkı sağlayabilecek bir müzenin tekrar hayata geçirilmesi lazım. Kamuya ait bir yerde işlerin daha kolay yürümesi lazım. Artık altyapıyı tamamlaması gerekiyor Antalya'nın. Opera binalarının, müzelerin, kentin dönüşmesi lazım" ddiye konuştu.

FORMÜLÜ BULUNMALI

Bir şekilde müzenin genişletilmesi formülünün bulunması gerektiğini anlatan Budak, şöyle devam etti:

“Ön tarafında çok büyük bahçesi var, lojmanlar kalsın eğer çok gerekliyse Karayolları'na. Bir şekilde birleşik proje de yapılabilir. Müzenin ön tarafında çok geniş bir alan var. Lojmanlar kalır, müzenin ciddi bir bölümünü yeraltına indirebilirsiniz, üstüne de mimari çok güzel müze yapılabilir. Guggenheim Müzesi mesela dünyada mimarisiyle dikkat çeker. Onun gibi dünyada birçok müze var ve bunlardan biri gibi yapılabilir. Ama şu anki haliyle aldığı toplam ziyaretçi sayısı 150 binin üstüne bir türlü çıkamıyor. Bunun yarısı öğrenciler yarısı da gelen turist. Halbuki böylesine sanat ve tarih merkezleri olsa, turist gelir."

FOTOĞRAFLI