KITALAR ARASI SANAT DESTEĞİ

DÜNYAYI saran koronavirüs salgını nedeniyle herkesin evlere kapandığı bugünlerde sanatın birleştirici ve iyileştirici gücü önemini bir kez daha hissettirdi. Evlerinden çıkamayanlar Akdeniz Üniversitesi Güzel Sanatlar Fakültesi Temel Eğitim Bölümü Sanat Yönetimi Ana Bilim Dalı Dr. Öğr. Üyesi ve sanat tarihçisi Ebru Nalan Sülün’ün başlattığı online ve herkese açık ‘Küratörlük ve Sanat Yönetimi’ dersleri ile adeta sanatta yolculuğa çıkıyor. Dersler Fransa’dan Amerika’ya evlerinde kapalı kalan ve şu anda işlerinin başında olmak zorunda olan sağlık çalışanlarına da umut oldu.

FRANSA’DAN AMERİKA’YA
Dersleri özellikle sağlık çalışanlarının yaşadıkları sıkıntılı ortamdan bir nebze olsun uzak kalmaları adına açık hale getirdiğini anlatan Dr. Ebru Nalan Sülün, online derslere Paris’ten Florida’ya kadar, çok sayıda şehirden katılım olduğunu söyledi.

SANAT TARİHİNE KEYİFLİ YOLCULUK
Korona salgını nedeniyle üniversitelerde eğitimleri uzaktan vermeye başladıklarını, toplumsal fayda sağlamak adına da bazı dersleri açık hale getirdiğini anlatan Sülün, “Bu süreç; tüm gücümüzü kolektif bilinç yaratmak amaçlı kullanmayı gerekli kılıyor. Ben bir akademisyen olarak ancak bunu yapabilirdim. Sınıf kapılarımı açmak ve anlattığım renkli sanat tarihi dünyasına herkesi davet etmek istedim” dedi.

MASKELERİYLE DERS BAŞINA
Yüzünde maskeli sağlık çalışanlarının hastane odalarından dersi dinlediklerini anlatan Sülün şöyle dedi: “Bu süreçte zorlu şartlarda gecesini gündüzüne katan sağlık çalışanları ile Türkiye’de ve yurt dışında evde kalıp moral arayanlara umut olduğumu gördüğümde kollektif bilinç yaratmanın önemini tekrar hissettim. Ve bu durum bir arada olduğumuz genç öğrencilerime de ilham ve umut verdi. Bu süreci birlikte başaracağız.”

DERSLERE PARİS’TEN KATILIYOR
Derslere Fransa’nın Paris şehrinden katılan Ceren Gürol 2014 yılından beri Paris’te yaşıyor. Çocuklara İngilizce eğitimi veren Gürol, 17 Mart’tan bu yana karantinada olduklarını belirterek şunları söyledi:
“Karantina şimdilik 11 Mayıs’a kadar sürecek. Dışarıya sadece belli koşullarda çıkabiliyoruz. Her şeye rağmen pozitif kalmaya çalışıyoruz. Karantina sürecinde kızım ve ev işleri ile yoğun olsam da kendime de zaman ayırmak istedim. Amatör sanat hayranıyım. Her hafta Paris’te müze veya galeri ziyaret edip yeni açılan sergileri gezerim. Ama şu anda bu aktiviteye devam edemiyorum. Antalya’da yaşayan kuzenim Nalan hocanın derslerine katıldığını söylemişti. Derslere ben de katılmak istedim. Çağdaş Türk Resmi ve Türkiye’deki Sanat piyasasının tarihi konuları da ilgimi çektiği için bunlar hakkında da daha fazla bilgi sahibi olmak istedim. Paylaşılan resimler, katılımcı sanatçılar ve verilen bilgiler sayesinde çok şey öğrendim . Bu derslere hem Nalan hocanın öğrencilerinin katılması hem de benim gibi dışarıdan sanat severlerin de katılması güzel bir sinerji yaratıyor.”

TERAPİ GİBİ OLDU
Derslere katılan diğer bir isim de Amerika’nın Florida eyaletinde yaşayan Seda Erdoğan. Turizm ve Uluslararası ilişkiler mezunu olan ve Florida’da eğitimine devam etmekte olan Erdoğan, “Sanatsever biri olarak bienalleri ve sergileri ara ara ziyaret etmeye çalışıyorum. Arkadaşım aracılığı ile karantina döneminde küratör Ebru Nalan hocamızın online olarak hazırlamış olduğu derslere katılım sağladım. Adeta sanatsal terapisi gibi. Bu dersler hayallerimi canlı tutarak bu süreçte bir nebze de olsa rahat nefes almamı, dünyada olan negatif durumlardan uzak kalmamı, sanat sayesinde yaşamın devam ettiğini hatırlattı bana. Kendisine teşekkür ediyorum” dedi.

TAM BİR REÇETE
Online derslere katılan Akdeniz Üniversitesi Sosyal Bilimler Meslek Yüksekokulu’ndan Dr. Öğr. Görevlisi Nilüfer Cengiz de şunları şöyle konuştu:
“Daraltılmış alanlara sıkıştırıldığımız bir dönemde benim için çok keyifli oldu bu dersler. Yıllar önce bir araştırmayı gözden geçirdim. Avrupa’da bir anket yapılıyor. İnsanlara herhangi bir ekonomik krizde tüketim anlamında ilk vazgeçeceğiniz şey nedir? diye soruluyor. Onlar ev eşyası, kıyafet, ayakkabı diyorlar. Fakat kültür-sanat ve tatilden ödün vermiyorlar. Bu o kadar önemli ki. Böyle bir dönemde insanın ruhuna sanat çok iyi geliyor. Benim ruhuma da iyi geldi. Değişiklik arayanlara süper bir reçete.”

SAĞLIK ÇALIŞANLARI NE DEDİ?
*Derslere katılan sağlık çalışanlarından Antalya Eğitim Araştırma Hastanesi Radyoloji Bölümü Uzman Dr. Seher Erkan: “Antalya Kültür Sanat’ın (AKS) kurslarından tanıyorum kendisini. Bizim için faydalı bir çalışma yapıyor. İçindeki ışığı yansıtıyor. Dersler öğle arası olunca öğle arası tatilinde hastaneden katılıyorum. Sanat çok müthiş bir şey. Ama ben sanatın hayati olduğunu hissettiğim bir dönem yaşamadım. Osman Hamdi Bey’i anlatıyor başka bir yere savruluyorsun ağır gerçeklikten biraz uzaklaşıyorsun. Biliyorsun ki o linke bastığında karşınızdaki naif insanla ruhun başka bir yere gidecek. Ben linkin şifresi gelmeyince kaçırdım mı diye heyecanlanıyorum.”

*Açık derslere katılan Kepez Devlet Hastanesi Acil Servis Dr. Özen Burcu Yüceşen: “Her şeyden önce umut vadediyor. Sanatın hayatımızdaki iyileştirici yönü ile tanıştık. 51 yaşındayım. Bu yaşta pırıl pırıl gençlerle bir arada olmak hala ülkenin güzel günlere karşı umut dolu olduğunu bana gösterdi. Bunu da sevgili Ebru Nalan Sülün hocamıza borçluyuz. Derslere hastaneden ve evimden bağlanıyorum. İşin ve dersin saatine göre değişiyor. Biz pandemi hastanesiyiz. Her şey yolunda gidiyor. Sıkı bir şekilde çalışıyoruz. Ülkenin umuda ihtiyacı olan bir süreçten geçiyoruz. Bize de bu dersler umut oldu.”