Kimya Mühendisleri Odası’ndan Uyarı

Güncelleme Tarihi:

Oluşturulma Tarihi: Temmuz 03, 2015 17:13

TMMOB Kimya Mühendisleri Odası Antalya İl Temsilciliği Mehmet Aydilek yaptığı yazılı açıklamada, yüzme havuzları, havuz suları ve havuz kimyasallarının tehlike saçmaya devam ettiğini belirterek, uyarıda bulundu.
Havuz ve havuz suyunun temizlenmesi, şartlandırılması ve dezenfeksiyonu ile ilgili özellikle sıcakların artmasına paralel olarak neredeyse her gün insan ve çevre sağlığını tehdit eden kazalar yaşandığına dikkat çeken TMMOB Kimya Mühendisleri Odası Antalya İl Temsilciliği Mehmet Aydilek, bu kazaların çoğunlukla havuz kimyasallarından kaynaklandığını, yetişkinleri ciddi ve hayati biçimde etkilediği gibi özellikle çocuklar için çok tehlikeli sonuçlar doğurduğunu bildirdi. Aydilek, kazaların çoğunluğunun yeterli bilgi ve donanıma sahip olunmamasından kaynaklandığına dikkat çekerek, şunları kaydetti:
"Sağlık Bakanlığı tarafından 27886 sayılı "Yüzme Havuzlarının Tabi Olacağı Sağlık Esasları ve Şartları Hakkında Yönetmelik’ 6 Mart 2011 tarihinde yayınlanarak yürürlüğe girmişti. Yönetmelik; yüzme amacıyla kullanılan açık ve kapalı yüzme havuzları ile sularının hijyenik şartlara uygunluğu, yüzme havuzu sularının kalite standartlarının belirlenmesi, denetlenmesi ve izlenmesi ile ilgili usul ve esasları düzenlemek amacıyla çıkarılmıştı. Daha sonra 15 Aralık 2011 tarihinde 28143 sayılı değişiklikle mevcut yönetmeliğin bazı maddeleri yeniden düzenlenerek yürürlüğe konulmuştu. Bu yönetmeliğe rağmen her yıl özellikle turizm bölgelerinde havuz ve havuz sularının temizlenmesi, şartlandırılması ve dezenfeksiyonuyla ilgili kullanılmakta olan havuz kimyasallarına bağlı önemli sorunlar yaşanmakta ve insanların sağlığı ciddi olarak etkilenmektedir. Yüzme havuzlarında; dezenfektanlar, çöktürücüler, yosunla mücadele ürünleri, PH düzenleyiciler, sertlik stabilizörleri, filtre ve yüzey temizleyiciler gibi değişik kimyasal maddeler kullanılmaktadır. Bu amaçla kullanılan kimyasallar birbirinden farklı özellikte olup eksik ya da aşırı kullanımı veya birbirleri ile etkileşimleri sonucu ortaya çıkan zararlı ve zehirleyici gazların çevreye yayılması ya da havuz ve havuz sularının gerçek anlamda temizlenememesi sonucunda insan sağlığı tehlikeye düşmektedir."
BİR ÇOK SAĞLIK SORUNUNA YOL AÇABİLİR
Havuz ve havuz suyunun yetersiz temizlenmesi, yeteri kadar dezenfekte edilememesi durumunda ise mantar, hepatit A, gözlerin kızarması, orta kulak enfeksiyonları, akciğer hastalıkları, zehirlenmeler ve alerji gibi sağlık sorunlarının ortaya çıktığını belirten Aydilek, havuz ve havuz suyu temizliğinin, başlı başına bir mühendislik hizmeti olduğunu vurguladı. Yönetmeliğin, havuzların kullanıma hazırlanması için bu konuda eğitim almış en az lise mezunu Havuz Suyu Operatörünü tanımladığını hatırlatan Aydilek, yaşanılan sorunların bu operatörlerin eğitiminden başladığını bildirdi. MEB Hayat Boyu Öğrenme Genel Müdürlüğünün 2012 yılında hazırladığı "Havuz Suyu Operatörlüğü Modüler Program"ında bu eğitimleri kimya mühendisliği alanı ile ilgisi olmayan tesisat teknolojisi, makina, elektrik, elektronik ve inşaat mühendislikleri ile Teknik Meslek Okullarındaki teknik branştaki öğretmenlere açtığını ifade eden TMMOB Kimya Mühendisleri Odası Antalya İl Temsilciliği Mehmet Aydilek, açıklamasında şu ifadelere yer verdi:
"Sorun, yanlış meslek disiplinlerinden gelen bu kişiler tarafından verilen eğitimden kaynaklanmaktadır. Meslek uzmanı olmayan kişilerden eğitim alan operatörlerin ne kadar ve hangi düzeyde eğitim aldığı ve yetiştiği konusu tartışmalıdır. Havuzun ticari olarak işletilmesi ile havuz suyunun yönetmelik esaslarına uygun olarak insanlara sunulabilmesi için kimyasal olarak dezenfekte edilerek temizlenmesi ve şartlandırılması çok farklı olup kimya bilgisi gerektirmektedir. Bu nedenle iki ayrı konu biri biriyle karıştırılmamalıdır. İkinci bir konu havuz suyu operatörlerinin anılan yönetmelikte lise mezunu olması gerektiği açıkça tanımlanmışken bu eğitimi gerçekleştiren Halk Eğitim Müdürlükleri bu koşula dikkat etmemekte, ilkokul mezunlarına dahi eğitim ve sertifika vermektedir. Yine, modüler programda eğitim süresi 40-160 saat aralığında tanımlanmışken eğitim ne yazık ki asgari süre içerisinde gerçekleştirilmektedir. Eğitim için gerekli koşula sahip olmayan kişiler, meslek uzmanı olmayan kişiler tarafından verilen eğitim sonrası yetiştiği farz edilerek yetkilendirilmektedir. Bu kişiler tarafından havuz suyunun dezenfekte edilmesinde, şartlandırılmasında ve gerekli olan diğer durumlarda kullanılan kimyasal maddeler nedeniyle her yıl binlerce sağlık vakası yaşanmaktadır."
EĞİTİMLER İLGİLİ MESLEK ODASINCA VERİLMELİ
Sorunun çözümü için, havuz suyu operatörlüğü eğitiminin kimya mühendisleri veya yakın bir meslek disiplini tarafından ve Türk Mühendis ve Mimar Odaları Birliği’ne bağlı ilgili meslek odasınca verilmesi gerektiğine dikkat çeken Aydilek, "Havuz suyu operatörlüğü eğitimleri, sadece kimya meslek lisesi ile sağlık meslek lisesi mezunlarına verilmeli ancak bunların olmaması durumunda diğer lise mezunlarına verilmelidir.Eğitici mühendislerin bu konuda eğitim almış ve Türk Mühendis ve Mimar Odaları Birliğine bağlı ilgili meslek odasınca yetkilendirilmiş olması gereklidir. Eğitim sonucu alınan havuz suyu operatörlüğü belgesi her beş yılda bir eğitim tekrar edilerek yenilenmelidir.Sağlık Bakanlığı tarafından onaylı dezenfektanlar ve havuz suyu kimyasallarının kullanılmaları sağlanmalı ve denetlenmelidir. Stabilizörlü klor bileşikleri sadece açık yüzme havuzlarında kullanılmalıdır. Sağlık Bakanlığı, İl Sağlık Müdürlüğü, İl Halk Sağlığı Müdürlüğü ve İl Çevre Müdürlükleri elamanlarının sayıca yetersiz kalması nedeniyle her ay yapılması gerekli periyodik kontroller zamanında yapılamamaktadır. Bu nedenle ilgili yönetmeliklerde değişikliklere gidilerek ilgili meslekler için (Kimya ve Çevre Mühendisliği, Tıp) mesul müdürlük- kontrol mühendisliği tanımlanmalı, istihdam edilmeli ve havuz, havuz suyu ile havuz suyu operatörleri bu kişilerce daha sık aralıklarla (15 günde bir gibi) kontrol edilmelidir" açıklamasını yaptı.
Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!