Güncelleme Tarihi:
YANGINLARDAN DERS ALMIYORUZ
ANTALYA’nın tarihi mahallerindeki metruk ahşap yapılar son çıkan yangın ve çökme olayları ile yeniden gündeme taşındı. Kaleiçi, Balbey ve Haşim İşcan Mahalleleri’nde yoğun biçimde bulunan fakat bir türlü kontrol altına alınmayan yapıların oluşturduğu tehlike her geçen gün büyürken, muhtar ve mahalle sakinlerinin tepkisi ise maalesef sonuçsuz kalıyor
BAMBAŞKA BİR DÜNYA
Atatürk, Işıklar, İsmet Paşa gibi kentin markası haline gelmiş caddelerin hemen arkasında kalan bu metruk yapıların büyük bölümü çökmek üzere. Hatta bazı yapıların yarısı çökmüş, yarısı ise desteklerle ayakta tutulmaya çalışılıyor. Bazı yapılar kâğıt toplayıcıları tarafından, bazıları ise madde bağımlıları tarafından işgal edilmiş.
HEMEN ÖNLEM ALIN!
Sorunun çözümü için yerel yönetimler ve ilgili bakanlıklara yüzlerce dilekçe yazdığını söyleyen Balbey Mahalle Muhtarı Abdullah Uyaroğlu, “Her gün çökme ve yangın tehlikesi ile karşı karşıyayız. Biz söylemekten yorulduk ama yetkililer bizi geçiştirmekten yorulmadılar. Burada proje uygulanacaksa bile önce riskli yapılarda geçici de olsa güvenlik önlemi alınmalı” dedi.
ÇOCUKLAR TEHLİKEDE
Balbey’in Antalya’nın en eski mahallerinden olduğunu hatırlatan Uyaroğlu, “Biz sadece insan hayatının önemine vurgu yapıyoruz. Burada yaşayan insanlar metruk binaların olduğu sokaklardan geçemiyor. Çocuklarımız tehlike altında. Yaşanacak bir felaketin hukuki, vicdani vebali hepimizin üzerinde olacak. Bunu kimse unutmasın” diye konuştu.
FACİA YAŞANABİLİRDİ
3 gün önce çıkan yangında 1 evin kullanılamaz hale geldiğini, 2 ev ve 1 aracın ise zarar gördüğünü hatırlatan Haşim İşcan Mahallesi Muhtarı Halil Ay, şöyle dedi: “Biz pazar günü ölümden döndük. Burada büyük bir facia yaşanabilirdi. Bu olayda can kaybının olmaması demek riskin boyutunu azaltmıyor. Çünkü bu mahallede onlarca metruk yapı var.”
TÜM MAHALLE YANABİLİRDİ
“Yani kalıcı çözümler sağlanmazsa her yeni gün bizim için yeni bir risk demek. Yerel yönetimler artık hızlı hareket etmeli. Eski yapılar yeni yapılarla iç içe geçti. Burada çıkan bir yangın hızla diğer binalara, dükkânlara sıçrıyor. Lütfen daha fazla beklemesinler. Yangınları, çökmeleri olağan bir şey olarak görmeye başladık. Bu çok tehlikeli.”
DEVLET KAMULAŞTIRSIN
“Bu evler tescilli ama sahipsiz” diyen kent tarihçisi Hüseyin Çimrin, Hürriyet’e şu bilgileri aktardı: “Bu evlere Romanlar sahip çıkıyor. İçinde yaşayan olduğunda evler kurtuluyor. Aksi halde ya yanıyor, ya da zamanla çöküyor. Tabi mirasçı sorunu da aşılamıyor. Çözüm ise devletin bu evleri kamulaştırmasından geçiyor. Aksi halde bu tarihi evler bir bir yok olup gidecek.”
MAHALLE SAKİNLERİ NE DEDİ?
Murat Kurca: Ahşap evler ayakta zor duruyor. Sokaklardan geçemiyoruz.
Hatice Güneş: Terk edilmiş binalarda uyuşturucu kullanıyorlar. Zaten yangınların çoğu da bağımlılar tarafından çıkarılıyor.
Nazif Telkeci: Hiçbir şey yapamıyorlarsa bu yapıların çevresine koruma ağı gersinler.
Osman Can: Yetkililer felaketi beklemesin. Bir an önce harekete geçilmeli.