İYİLİĞİN MERKEZİ 'ANTALYA'

Yüzümüz azıcık gülse deprem bölgesinde acı içinde olan halkımızı düşündükçe boğazımız düğümleniyor, suçluluk hissediyoruz. Kocaman bir coğrafyaya yayılmış bu büyük acı bizi içine çekiyor. Bu coğrafya ki yüzyıllardır nice acıları bağrında taşımış... Bu nedenle bu kadar kıymetli bu topraklar, bu nedenle bu her karış toprağın acıyla harmanlanmış ayrı bir hikâyesi var.

Bazen, “Nereye gidiyoruz, nasıl bir toplum oluyoruz?” gibi serzenişlerde bulunurken bugün gördüm ki biz çok iyi gidiyormuşuz... Bu büyük afette genç, yaşlı demeden herkes birbirine sıkıca sarıldı, elinden geldiği kadar, hatta çok daha fazlasını yaptı. Toplumumuzun bu birleştirici ve iyileştirici yapısı eminim tüm acıları paylaşarak azaltacak, iyileştirecek.

Bir anda her şey durdu ama tek bir yarış hızla devam etti; “İyilik”... Çünkü gördük ki bu dünyada hepimiz geçiciyiz ve kalıcı olması gereken tek şey iyilik... Gelecek nesillerimize aktarmamız gereken en büyük miras bu...

Antalya bu iyiliğin merkezi oldu adeta. Antalya Valisi Ersin Yazıcı, 150 bine yakın depremzedenin Antalya’ya geldiğini bildirdi. 75 bini şu an otellere yerleştirildi. Birçok tesis çalışanlarına afet sonrası doğru iletişim ve psikososyal destek ve ruhsal ilkyardım eğitimleri vermeye başladı. ‘İYİ Kİ ANTALYA’ diyeceğim öyle çok güzellik oluyor ki.

TEŞEKKÜRLER AKDENİZ ÜNİVERSİTESİ
Benim bir “İYİ Kİ”m de mensubu olduğum Akdeniz Üniversitesi’ne... Afetin ilk dakikalarından itibaren hızla örgütlenen Akdeniz Üniversitesi; tüm yönetimi, hocaları, personelleri, öğrencileriyle birlikte büyük çabalar verdi ve hâlâ vermeye devam ediyor. Afetin ilk günlerinde ulaşımın bölgeye zorlukla gerçekleştiği anlarda yardım tırlarını bölgeye ulaştırabilmek için özellikle Akdeniz Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Özlenen Özkan büyük emek verdi.

Öğrencilerimizin yalnız olmadığını onlara hissettirebilmek için hızla gerekli önlemler alındı ve iletişim kuruldu. Her birimden tek tek öğrencilerimiz aranarak sağlık ve ihtiyaç durumları tespit edildi. Onların mağdur olmaması için tüm olanaklar seferber edildi. Öğrenciler için deprem ihbar formu hazırlanarak ihtiyaçlar belirlendi. Deprem bölgesine ulaştırılmak üzere yardım kampanyaları düzenlendi.

Aynı zamanda üniversite bünyesinde depremden etkilenenlere yönelik psiko-sosyal danışmanlık birimi kuruldu ve belki de en önemli desteklerin başındaydı. Çünkü onlar deprem bölgesinden ayrılmış olsalar bile yaşadıkları bu büyük yıkımın tedirginliğini hissetmeye ne yazık ki devam ediyorlar... Tüm bunlar için ve kaleme sığdıramadığım daha birçok çabası için teşekkürler AKDENİZ ÜNİVERSİTESİ.

KALICI ÇÖZÜM ÜRETELİM
Bu arada oteller elbette bir yandan depremzedelere yuva olurken diğer yandan da mart ayından itibaren gelecek rezervasyonlu misafirleri düşünüyor. Pandemiden sonra zor bir sınav bizi bekliyor. Doğru planlamalar etkin süreç yönetimi ile hayata geçirilmeli. Oldukça hassas bir husus olduğu için titizlikle çalışılmalı. Ülke vatandaşları için ülke ekonomisinin sürdürülebilir refahı önemli. Bu bağlamda hiç kimse mağdur olmadan en doğru sistemin planlanması ve bunun hızla uygulanmaya başlanması gerekmektedir. Kalıcı çözümler herkes için gerekli.

Daha güzel günlere, sevgiyle.