Güncelleme Tarihi:
ÇEVRE ve Şehircilik Bakanlığı desteğiyle başlatılan, gayrimenkul sektörünü hareketlendirmeye yönelik indirim kampanyası kapsamında Antalya’daki stok yapı belirlendi. Sektör temsilcilerinin ortak girişimiyle belirlenen piyasayı canlandırma politikalarıyla, şehir merkezi ve 19 ilçede bulunan 250 bine yakın satılmamış konut sayısının eritilmesi amaçlanıyor. İnşaat sektörüne canlılık getirmek için Türkiye genelinde başlatılan 31 Ekim’e kadar sürecek çalışmalarla, konut fiyatlarında yüzde 10 ile 20 arasında indirim, yüzde 2’yi aşan kredi faizlerinin yüzde 0.98’e çekilmesi ve inşaatlarda yerli ham madde kullanımının desteklenmesine yönelik adımlar atıldı.
YERLİ ALIM KAMPANYASI
Çevre ve Şehircilik Bakanlığı’nın talebi üzerine Antalya’nın mevcut yapı stokunu rapor halinde sunduklarını aktaran Antalya İnşaat Müteahhitleri Derneği Başkanı Deniz Karataş, “Sektörün ihtiyaç duyduğu hareketliliği sağlamak için bir çalışma başlatıldı. Antalya genelinde 250 bin civarında henüz satılmamış konut olduğunu tespit ettik. Bakanlığa inşaat sektörüne uygulanabilecek destekler konusunda önerilerde bulunduk. Konut kredisi faiz oranlarıyla birlikte, tapu alım satım harçlarının ve KDV oranlarının da düşürülmesi gerekiyor. Yerli ürünlerin kullanımını sağlamak için yerli alım kampanyası da başlattık. Bu konuda atılacak olumlu adımlar, sadece inşaat sektörünü değil onunla bağlantılı çalışan çok sayıda yan sektörü de etkileyecek. Büyük bir istihdam potansiyeline sahip olan konut piyasası teşviklerle canlandırılmalı” dedi.
ÇÖZÜM ÜRETİMİ SAĞLAMAK
Devletin sadece inşaat sektörüne yönelik iyileştirme adımlarının çözüm için yeterli olmayacağını belirten İnşaat Mühendisleri Odası (İMO) Antalya Şube Başkanı Mustafa Balcı, ülke ekonomisinde bütüncül bir yükselişe ihtiyaç olduğunu söyledi. İnşaat sektöründe kalıcı çözümün üretim yapabilmekle sağlanacağını ifade eden Mustafa Balcı, “İnşaat alanında zaman zaman yaratılan hareketlilik sektörde gerçek anlamda bir ilerleme sağlamıyor. Konut ihtiyacı olanlar bu konuda alacakları kararları daha ileri tarihlere ertelediler. Vatandaş önünü göremediği sürece piyasadaki durgunluk sona ermez. Etkili bir değişim için üretim yapılabilecek kapasiteye ulaşmak gerekiyor” açıklamasında bulundu.