Güncelleme Tarihi:
ANTALYA, (DHA) - Genel Cerrahi Uzmanı Opr. Dr. Mehmet Ufuk Şenköylü, utanma gibi sebeplerden dolayı göz ardı edilen hemoroid hastalığının tedavisi hakkında bilgiler aktardı. Türkiye'de her 4 kişiden 3'ünün hemoroid olduğunu aktaran Şenköylü, kabızlığa bağlı olarak ortaya çıkan hastalığın, mutlaka ciddiye alınması gerektiğini söyledi.
Döşemealtı Belediyesi ile Özel OFM Antalya Hastanesi'nin birlikte düzenlediği Nar Masa Toplantıları'nda konuşan Genel Cerrahi Uzmanı Opr. Dr. Mehmet Ufuk Şenköylü, hastalığın en önemli sebebinin, uzun süren tuvalet alışkanlığı olduğunu söyledi. Opr. Dr. Şenköylü,“Basur ya da tıbbi adıyla hemoroidal hastalık, anal kanalda damardan zengin yastıkçıkların sarkması, şişmesi ve kanaması ile karakterize yaygın bir hastalıktır. Hemen herkesin yaşamının bir döneminde hemoroid yakınması olur. 50 yaşında her 2 kişiden birinde hemoroid vardır. Çok rahat ifade edilen bir hastalık olmaması, utanma gibi sebeplerle genellikle göz ardı edilir" dedi. Şenköylü, halk dilinde basur olarak bilinen hastalığın damar hastalığı olmadığını, bağ dokusu hastalığı olduğunu söyledi.
TUVALETTE UZUN SÜRE GEÇİRMEYİN
Kabızlık, tuvalette uzun zaman geçirilmesi, yaşlılık, gebelik ve doğum sürecinde pelvik bağ dokuların gevşemesi, bağırsak kanseri, bağırsak fıtığı gibi kabızlığa yol açan hastalıkların, hemoroidde etkili olduğunu dile getiren Şenköylü, hastalığın belirtilerine de dikkat çekti. Hastalığın tanısının fiziki muayene ile konduğunu anlatan Şenköylü, şöyle devam etti;
“İç hemoroidlerde damar yastıkçıkları dışarı sarkar, dışkılama sırasında sıkışır ve ödemlenir, kanama ortaya çıkar. Ağrı yoktur. Hastalık ilerledikçe sarkmanın seviyesi artar. Dış hemoroidler anüs dışında gelişen ve gözle görülebilen hastalıklardır. Anüs kenarında yer alan bir damar ağında pıhtı birikmesi veya ödemlenip şişmesi sonucu ortaya çıkar. Genellikle aşırı fizik aktivite, ayakta kalma, hamilelik, yorgunluk gibi olayları izlerler. Bu defa belirti kanama değil, ağrı ve şişliktir. Tanı fizik muayene ile konur."
Hemoroid tedavisi sırasında, ek hastalıkları araştırmak için kolonoskopi gerekebileceğini söyleyen Opr. Dr. Şenköylü, bu konuda bir de hayati uyarıda bulundu. Özellikle 50 yaşın üstündekilere ve ailesinde kalın bağırsak kanseri öyküsü olanlara seslenen Şenköylü, “Ayrıca bağırsak alışkanlıklarında değişiklik olanlarda, geride bir kanser olasılığına karşı mutlaka kolonoskopi yapılmalıdır. Hemoroide kalın bağırsak kanseri nedeniyle ortaya çıkan kabızlığın neden olabileceği düşünülerek uyanık olunmalıdır. Teşhis için mutlaka bir hekime başvurulmalı. Anorektal bölgede ortaya çıkan pek çok hastalık, benzer belirtilere sahiptir. Şikâyetleri olanlar, doktora başvurmaktan çekinmemeli ve hastalığı ciddiye almalı" diye konuştu.
HEMOROİDDEN KORUNAK İÇİN NELER YAPILMALI?
Toplumun büyük kesimine sıkıntı yaratan hemorodin önlenebilir bir hastalık olduğunu söyleyen Şenköylü, hastalıktan korunmak için şu önerilerde bulundu:
“Beslenme alışkanlıklarının düzenlenmesi her tür hemoroidde tedavinin olmazsa olmaz kısmıdır. Sebze ve meyve tüketimi artırılmalıdır. Meyve ve sebzeler bağırsaklarımıza bol posa bırakır. Bu da su çekerek gaitayı yumuşatır, bağırsak hareketlerini artırır. Her gün aynı saatte mümkünse sabahları tuvalete gitme alışkanlığı kazanılmalı. Tuvalet erteleme, kabızlık gelişmesine neden olur. Stres, yoğun iş temposu, düzensiz yaşam, bağırsak düzenimizi bozar ve kabızlığa neden olur. Bol egzersiz yapmak, bağırsak tembelliğini önler. Bazı krem ve fitillerle ağızdan alınan ilaçlar, hemoroid damarlarının toparlanmasını sağlar ancak bu sadece başlangıç halindeki hemoroidlerde etkilidir. Hemeroidden korunmak için günde en az 1.5 ile 2 litre su için. Dengeli beslenin, lif, tahıl, kepek ekmeği, meyve ve sebze açısından zengin gıdalar alın. Jimnastik, yürüme, yüzme gibi düzenli egzersizler yapın. Uzun süre hareketsiz oturmak veya ayakta durmaktan sakının. Tuvalete her gün belirli saatlerde gitmeye çalışın. Dışkılama sırasında fazla ıkınmaktan ve tuvalette uzun süre beklemekten sakının. Alkol, acı baharatlı gıdalardan, çay ve kahveden uzaklaşın. Ağır yük taşımayın, dar giysiler giymeyin. Hemoroidsiz yaşamın en temel faktörü, doğru beslenmedir."
FOTOĞRAFLI