ET DEĞİL YAĞ YİYORUZ

Son zamanların önde gelen konularından biri olan kırmızı et konusu Antalya Ticaret Borsası’nın meclisinin de ana konularından biri oldu. Devlet eliyle ithal edilen ve bazı marketlerde satılan etleri eleştiren sektör temsilcileri,  vatandaşa etten çok yağ yedirildiğini iddia ettiler.  

BÖYLE ANLAYIŞ OLMAZ

ATB Canlı Hayvan ve Et Komitesi Üyesi Ata Sönmez, ithal kıymanın içerisine kilosu 2 liradan satılan böbrek yağı koyulduğunu belirterek duruma tepki gösterdi. Esnafa hazır kıyma satışı yasaklanırken devlet eliyle bunun satıldığını dile getiren Sönmez, “Devlet esnafıyla rekabet etmez. Böyle bir anlayış olamaz. O zaman sen de satma. Koy reyona eti, sen de sat 29 liraya da görelim. Bu millete Ali Cengiz oyunu oynanıyor” diyerek duruma tepki gösterdi. Kasap esnafının da kilosu 25 liraya bile kıyma satabileceğini dile getiren Sönmez, “ Yağ oranını yüzde 35’e  çıkarırsanız 25 liraya satarsınız. Yağ oranı fiyatı dengeler. Ama biz böyle bir şey yapmıyoruz” diye konuştu.  

‘VATANDAŞI KANDIRMAYIN’

Türkiye Kasaplar Federasyonu Başkan Yardımcısı ve Antalya Kasaplar Odası Başkanı Osman Yardımcı, ithal et nedeniyle işlerinin arttığını belirterek, “Vatandaş ithal eti bir kere alıyor.  Sonra bize dönüyor. Sana 1 kilo et vermiyor ki. 250 gramı yağ, 50 gramı paket ağırlığı 750 gram kıyma satıyorlar. Bizim sattığımız fiyata geliyor. Vatandaşı kandırmanın anlamı yok” diye konuştu. Kasaplara karkas et verilmesi halinde kendilerinin de aynı fiyattan vatandaşa satacaklarını vurgulayan Yardımcı, “Hayvanın etinin yüzde 40’u değerlidir. Diğerini kıymaya koymuyorlar. Kıymaya yüzde 20 yağ,  yüzde 20 de kırıntı et koyuyorlar. O zaman mamul nereye gidiyor. KDV’yi indirsinler biz de yerli etin kilosunu 36 liraya satalım” dedi.  

ÇİFTÇİYE KOYUN DAĞITIN ÖNERİSİ  

Su anda 2 milyon üretici bulunduğunu ama ithal politikalarla bu üreticilerin yok olacağını dile getiren Osman Yardımcı, “Yarın 80 milyon vatandaş o 2 milyona muhtaç kalacak” dedi. Avrupa’da ağırlıklı olarak domuz eti tüketildiğini bu nedenle fiyatların ucuz olduğunu ifade eden Yardımcı sözlerini şöyle sürdürdü:

“Biz 80’lere kadar koyun ve kuzu eti yiyorduk. Antalya’da ise ikliminden dolayı davar ve oğlak eti yeniyordu. Neden 80’lerden sonra danaya dönüldü. Devlet danaya teşvik vermesin. Devlet çiftçi ailelere 100’er tane koyun versin. Onlara da 5 sene kesemeyeceksin şartı getirsin.  Şu anda Türkiye’de koyun sayısı nüfusun 10’da 1‘i değil. Biz 80 milyonsak 100 milyon koyunumuz olması lazım. Resmi kurumlara koyun kuzu oğlak eti verilsin.”