Dünyaca ünlü nehirde carettalara mendirek tehdidi

Mehmet ÇINAR/ANTALYA, (DHA) - ANTALYA'nın raftingle ünlü nehri Köprüçay'ın denize döküldüğü alanda Devlet Su İşleri'nin (DSİ) başlattığı mendirek projesine, nesli tehlike altındaki caretta carettaların 20 yıldır koruyuculuğunu üstlenen gönüllüler karşı çıktı. Mendirek yapılması halinde 1000'e yakın yuvanın yok olma tehlikesi olduğuna işaret edildi.

DSİ, her yıl binlerce yerli ve yabancı turistin rafting yaptığı Köprüçay nehrinin Serik ilçesinde denize döküldüğü noktada mendirek çalışması başlattı. Kadriye, Belek, Boğazkent ve Denizkent'ten oluşan sahil bandında yuvalama yapan caretta carettaların, 1999 yılından beri koruyuculuğunu üstlenen Ekolojik Araştırmalar Derneği (EKAD) Başkanı Hacettepe Üniversitesi'nden Dr. Ali Fuat Canbolat, mendirek çalışmasının bu canlılar yuvalama alanına yapıldığını belirterek karşı çıktı.

Köprüçay nehrinin bu bölgeden denize döküldüğünü hatırlatan Dr. Ali Fuat Canbolat, DSİ'nin burada yapacağı mendirek projesinin 1000 kadar careta yuvasının bulunduğu alanı tehdit ettiği kaydetti.

Bölgedeki yanlış ışıklandırmanın yanı sıra sahilden traktörle kum alımı, ağır iş makinelerinin çalışması, tatilcilerin araçla sahile girişi, şezlong ve şemsiyelerin yuvalama alanlarına dikkat edilmeden konulmasının caratta carettaların neslini sürdürmesi için ciddi sorun teşkil ettiğini vurgulayan Dr. Ali Fuat Canbolat, "Dünyada nesli tehlike altındaki türler arasında 'kırmızı liste'de yer alan caretta carettaların Türkiye'deki en büyük yuvalama alanı Belek-Denizkent arasındaki 30 kilometrelik kumsal. Mendirek çalışması bu canlılar için yeni bir tehdit" dedi.

DSİ'nin Köprüçay'ın denizle birleştiği noktada çalışması olduğunu belirten Dr. Canbolat, "Özellikle bahsetmek istiyorum, orada mendirek yapımı planlanıyor. Ama Köprüçay'ın döküldüğü alanın 1'er kilometre sağ ve soluna bakıldığında yuva sayısı açısından en yoğun bölgeler buralar. Yani 1000 tane yuvadan bahsedebilirim bu iki kilometrelik alanda. Bu çok önemli bir rakam, oraya bir mendireğin yapılması demek şu veya bu şekilde ya kumsalın doğusunda ya batısında kum birikmesi, diğer tarafta da azalması anlamına geliyor. Çünkü mendireklerin yapıldığı her yerde bu sorunlar her zaman oluşuyor. Böyle bir faaliyete asla izin vermemek lazım, çok yoğun yuvalama alanı olarak kullanılan bu alanlarda her şeyin çok dikkatli ve özenle seçilmesi gerekiyor" diye konuştu.

FOTOĞRAFLI