Dudak Ve Damak Yarıkları Derneği 2. Uluslararası Kongresi
Güncelleme Tarihi:
IHA
Oluşturulma Tarihi: Kasım 27, 2015 13:34
PROF.DR. FİGEN ÖZGÜR, TÜRKİYEDE 110 BİN DAMAK VE DUDAK YARIĞI BULUNAN BİREY OLDUĞUNU SÖYLEDİ
Hacettepe Üniversitesi Plastik, Rekonstrüktif ve Estetik Cerrahi Ana Bilim Dalı Başkanı ve Dudak Damak Yarıkları Derneği Eş Başkanı Prof. Dr. Figen Özgür, dudak ve damak yarıklarında anne karnında teşhisin önemli olduğunu söyledi.
Dudak ve Damak Yarıkları Derneği 2. Uluslararası Kongresi ’Güller ve Dudaklar, Gülsün Çocuklar’ sloganıyla Antalya’da düzenleniyor. Prof. Dr. Figen Özgür, kongrede yaptığı konuşmada, Türkiye’de 2014 verilerine göre dudak damak yarıklı birey sayısının 110 bin civarında olduğunu belirterek, Dudak Damak Yarıkları Derneği olarak bu önemli sorun hakkında son gelişmeleri düzenledikleri Uluslararası kongrede ele aldıklarını bildirdi.
"TEDAVİ UZMAN BİR EKİBİN UZUN SÜRELİ KOORDİNELİ ÇALIŞMASIYLA BAŞARILABİLİR"
Dudak damak yarıklarının, baş boyun bölgesinin en çok görülen doğumsal anomalisi olduğunu kaydeden Prof. Özgür, sorunun tedavisinde bu iş için uzmanlaşmış farklı disiplinlerin uzmanlarından oluşan bir takımın birlikte ve uyumlu çalışmasının başarıyı getirdiğini bildirdi.
Hacettepe Üniversitesi Plastik, Rekonstrüktif ve Estetik Cerrahi Ana Bilim Dalı Başkanı ve Dudak Damak Yarıkları Derneği Eş Başkanı Prof. Dr. Figen Özgür konuya ilişkin açıklamasında şunları söyledi:
“Bu sorunu yaşayan bebekler henüz anne karnında fark edildiği anda takımın işi başlar ve erişkin yaşa kadar, hatta bazen ömür boyu devam eder. Bu uzun soluklu tedavi süresince farklı disiplinler aynı veya farklı zamanlarda hasta ile daha çok ilgilenerek tedaviyi sürdürürler. Plastik Rekonstrüktif ve Estetik Cerrahi, Ortodonti, Terapisi, Odyoloji bu disiplinler içerisinde en çok rol üstlenen birimlerdir. Ekip doğumdan sonraki ilk 7-10 gün içinde bebeği birlikte görmelidir. İlk takım muayenesinde bebeğin ameliyat öncesi ortodontik tedaviye ihtiyacı olup olmadığına karar verilir. Beslenmesi konusunda gerekli önerilerde bulunulur. İşitme testinin ilk ay içinde yapılması sağlanır. Bebek kayıt ve kontrol altına alınır. Gerekli görülürse ortodontik tedavi süreci başlar. Bu süreç bebekteki deformitenin durumuna göre değişmekle birlikte ortalama 2-3 ay sürecektir. Bu süreçte ortodonti bölümü bebeği çok sık görecek ve ameliyata hazırlayacaktır.”
Dudak damak yarıklı çocukların sorunlarının giderilerek sağlıklı birer erişkin olarak toplumda yerlerini almalarını hedeflediklerini ifade eden Prof. Dr. Figen Özgür, iyi planlanmış bir cerrahi operasyon sayesinde bu hedefi büyük oranda gerçekleştirebildiklerini kaydetti.
ASIL HEDEF KONUŞMANIN DÜZGÜN OLMASINI SAĞLAMAK
Özgür, dudak damak yarıklı hastalarda cerrahi tedavinin erken yapılmasının bebeklerdeki beslenme ve konuşma bozukluklarını daha aza indirgediğini, ancak ameliyatın asıl amacının beslenme değil, konuşmanın iyi olmasını sağlayabilmek olduğunu bildirdi.
Dudak Damak Yarıkları Derneği Eş Başkanı Prof. Dr. Servet Doğan da, dudak yarığı onarımı sonrasında en sık görülen problemin, dudağın her iki yanındaki simetrinin sağlanamaması ve dudakta yer alan izleri olduğunu söyledi. Dudak onarımındaki temel amacın yarığın tek bir ameliyatla kapatılması olduğuna vurgu yapan Prof.Dr. Servet Doğan konuya ilişkin görüşlerini şu sözlerle paylaştı:
“Damak yarığında operasyon çocuk konuşmaya başlamadan önce yapılmalıdır; en uygun zaman 9 ay ile bir yaş arasıdır. Konuşma başladığında da yoğun bir konuşma terapisi uygulanırsa, çocukların güzel ve anlaşılabilir konuşmaları sağlanabilir. Burada amaç yanlış telaffuzların yerleşmemesidir. Konuşmanın yanlış öğrenilmesi halinde bu durumu ilerleyen dönemde düzeltmek çok zordur. Yanlış konuşan çocuğun ameliyattan sonra bu konuşmayı düzeltmesi, yeni öğrenene göre çok daha zordur. Hasta ailelerinin, konuşma bozukluklarının hemen düzelmesini istemelerine rağmen, bozuk konuşma ameliyatla birdenbire düzelmemektedir. Özellikle ameliyata geç başvurmuş çocukların düzgün konuşabilmesi için ameliyattan sonra bu konuda yoğun konuşma eğitimi almaları gereklidir. Dolayısıyla bu şekilde doğmuş bebeklerin cerrahi tedavisi zamanında yapılmalı ve hastanın ilk şansının en önemli olduğunu unutmadan bu şans iyi kullanılmalıdır.”
Hacettepe Üniversitesi Plastik, Rekonstrüktif ve Estetik Cerrahi Ana Bilim Dalı Başkanı ve Dudak Damak Yarıkları Derneği Eş Başkanı Prof. Dr. Figen Özgür,damak yarığı operasyonu sonrası bakımın, dudak yarığı operasyonundan sonra yapılan bakıma göre daha özellikli ve zor olduğuna vurgu yaptı.
Dudak ve Damak Yarıkları Derneği 2. Uluslararası Kongresi ’Güller ve Dudaklar, Gülsün Çocuklar’ sloganıyla Antalya’da düzenleniyor. Prof. Dr. Figen Özgür, kongrede yaptığı konuşmada, Türkiye’de 2014 verilerine göre dudak damak yarıklı birey sayısının 110 bin civarında olduğunu belirterek, Dudak Damak Yarıkları Derneği olarak bu önemli sorun hakkında son gelişmeleri düzenledikleri Uluslararası kongrede ele aldıklarını bildirdi.
"TEDAVİ UZMAN BİR EKİBİN UZUN SÜRELİ KOORDİNELİ ÇALIŞMASIYLA BAŞARILABİLİR"
Dudak damak yarıklarının, baş boyun bölgesinin en çok görülen doğumsal anomalisi olduğunu kaydeden Prof. Özgür, sorunun tedavisinde bu iş için uzmanlaşmış farklı disiplinlerin uzmanlarından oluşan bir takımın birlikte ve uyumlu çalışmasının başarıyı getirdiğini bildirdi.
Hacettepe Üniversitesi Plastik, Rekonstrüktif ve Estetik Cerrahi Ana Bilim Dalı Başkanı ve Dudak Damak Yarıkları Derneği Eş Başkanı Prof. Dr. Figen Özgür konuya ilişkin açıklamasında şunları söyledi:
“Bu sorunu yaşayan bebekler henüz anne karnında fark edildiği anda takımın işi başlar ve erişkin yaşa kadar, hatta bazen ömür boyu devam eder. Bu uzun soluklu tedavi süresince farklı disiplinler aynı veya farklı zamanlarda hasta ile daha çok ilgilenerek tedaviyi sürdürürler. Plastik Rekonstrüktif ve Estetik Cerrahi, Ortodonti, Terapisi, Odyoloji bu disiplinler içerisinde en çok rol üstlenen birimlerdir. Ekip doğumdan sonraki ilk 7-10 gün içinde bebeği birlikte görmelidir. İlk takım muayenesinde bebeğin ameliyat öncesi ortodontik tedaviye ihtiyacı olup olmadığına karar verilir. Beslenmesi konusunda gerekli önerilerde bulunulur. İşitme testinin ilk ay içinde yapılması sağlanır. Bebek kayıt ve kontrol altına alınır. Gerekli görülürse ortodontik tedavi süreci başlar. Bu süreç bebekteki deformitenin durumuna göre değişmekle birlikte ortalama 2-3 ay sürecektir. Bu süreçte ortodonti bölümü bebeği çok sık görecek ve ameliyata hazırlayacaktır.”
Dudak damak yarıklı çocukların sorunlarının giderilerek sağlıklı birer erişkin olarak toplumda yerlerini almalarını hedeflediklerini ifade eden Prof. Dr. Figen Özgür, iyi planlanmış bir cerrahi operasyon sayesinde bu hedefi büyük oranda gerçekleştirebildiklerini kaydetti.
ASIL HEDEF KONUŞMANIN DÜZGÜN OLMASINI SAĞLAMAK
Özgür, dudak damak yarıklı hastalarda cerrahi tedavinin erken yapılmasının bebeklerdeki beslenme ve konuşma bozukluklarını daha aza indirgediğini, ancak ameliyatın asıl amacının beslenme değil, konuşmanın iyi olmasını sağlayabilmek olduğunu bildirdi.
Dudak Damak Yarıkları Derneği Eş Başkanı Prof. Dr. Servet Doğan da, dudak yarığı onarımı sonrasında en sık görülen problemin, dudağın her iki yanındaki simetrinin sağlanamaması ve dudakta yer alan izleri olduğunu söyledi. Dudak onarımındaki temel amacın yarığın tek bir ameliyatla kapatılması olduğuna vurgu yapan Prof.Dr. Servet Doğan konuya ilişkin görüşlerini şu sözlerle paylaştı:
“Damak yarığında operasyon çocuk konuşmaya başlamadan önce yapılmalıdır; en uygun zaman 9 ay ile bir yaş arasıdır. Konuşma başladığında da yoğun bir konuşma terapisi uygulanırsa, çocukların güzel ve anlaşılabilir konuşmaları sağlanabilir. Burada amaç yanlış telaffuzların yerleşmemesidir. Konuşmanın yanlış öğrenilmesi halinde bu durumu ilerleyen dönemde düzeltmek çok zordur. Yanlış konuşan çocuğun ameliyattan sonra bu konuşmayı düzeltmesi, yeni öğrenene göre çok daha zordur. Hasta ailelerinin, konuşma bozukluklarının hemen düzelmesini istemelerine rağmen, bozuk konuşma ameliyatla birdenbire düzelmemektedir. Özellikle ameliyata geç başvurmuş çocukların düzgün konuşabilmesi için ameliyattan sonra bu konuda yoğun konuşma eğitimi almaları gereklidir. Dolayısıyla bu şekilde doğmuş bebeklerin cerrahi tedavisi zamanında yapılmalı ve hastanın ilk şansının en önemli olduğunu unutmadan bu şans iyi kullanılmalıdır.”
Hacettepe Üniversitesi Plastik, Rekonstrüktif ve Estetik Cerrahi Ana Bilim Dalı Başkanı ve Dudak Damak Yarıkları Derneği Eş Başkanı Prof. Dr. Figen Özgür,damak yarığı operasyonu sonrası bakımın, dudak yarığı operasyonundan sonra yapılan bakıma göre daha özellikli ve zor olduğuna vurgu yaptı.