DiP DALGA ZiRVEYE ÇIKARDI

SÜPER Lig’in 25’inci haftasında Antalyaspor’un Fatih Karagümrük’ü 3-0 gibi net bir skorla uğurlamasından sonra, “Erken diyebilirsiniz ama bana göre Antalyaspor kefeni yırttı” diye yazdım. Aldığı skora değil, sergilediği üstün performansa göre bu ifadeyi kullandım. Üstelik de Antalyaspor, bu maça kadar tam 8 haftaydı galip gelememişti. O dönemde kırmızı beyazlı takımda kadronun yavaş yavaş şekillendiği ve taşların yerine oturduğu görülüyordu. Sonrasında oynanan 4 maçta alınan 3 galibiyet ve bir beraberlik. Ve tabi güvenle birlikte gelen büyük rahatlama.

DÜŞME KAYGISI KALMADI
Antalyaspor, 29’uncu hafta maçında deplasmanda lig ikinciliği için mücadele eden Başakşehir’i 1-0’la geçerek kelimenin tam anlamıyla rahat bir nefes aldı. Puanını 38’e çıkardı, düşme hattındaki takımlarla arasındaki puan farkını epey açtı. Puan cetvelinin dibinden zirveye doğru koşarak tırmanmaya başladı. Uzun bir aradan sonra da puan cetvelinde de 11’inci sıraya kadar yükseldi. Bu saatten sonra mucize bir olay olmazsa Antalyaspor’un düşme gibi bir kaygısı kalmadı. Artık hedef daha üst sıralar olmalı. Bu performansla giderse bunu başarması çok zor değil.

SÜPER LİG’İN DAİMİ TAKIMI
Antalyaspor, Başakşehir maçına kadar bu sezon İstanbul’da oynadığı 4 karşılaşmada galip gelememişti. Hatta gol bile atamamıştı. Fenerbahçe ve Galatasaray’a 2-0 yenilmiş, Fatih Karagümrük ve Beşiktaş ile golsüz berabere kalmıştı. Ancak her şeyin bir sonu var. O da Başakşehir maçına denk geldi. Kırmızı beyazlı takım, ilk golünün yanı sıra ilk galibiyetine de imza atarken, Süper Lig’in de daimi takımı olduğunu herkese bir kez daha gösterdi.

ANTALYASPOR’UN ÖNÜ AÇIK
8 maç üst üste kazanamayan bir takımdan 7 maçtır kaybetmeyen bir takıma dönüştü Antalyaspor. Yukarıda dile getirdiğim gibi üst sıraları daha da zorlayacaktır. Bunun başlangıcı da pazar günü Giresunspor ile Antalya’da oynanacak maçtır diye düşünüyorum. Kaybolan güvenini kazanan, iyi oynayan, 7 maçta sadece 1 gol yiyen, hepsinden önemlisi tam anlamıyla takım olan Antalyaspor’un devre arası transferleri deyim yerindeyse ‘Cuk’ diye oturdu. Takıma çabuk uyum sağlayan yeni transferler, verdikleri katkı da alkışı hak ediyor. Fernando dışında halen eksiği olan Luis Adriano, Ndao, Mehmedi gibi futbolcular katkıyı arttırırsa Antalyaspor’un başarı olarak önü açık.

ALKIŞI FAZLASIYLA HAK ETTiLER
Futbola odaklandığımız için diğer branşlarda yaşanan gelişmelerden pek haberdar olamıyoruz. Bugün onlardan birinden söz edeceğim. Malumunuz Antalyaspor’u salon sporlarında en üst düzeyde temsil eden bir hentbol takımı var. Süper Lig’de mücadele eden ekip, bu sezon kupa ve ligde büyük bir başarı hikâyesi yazıyor. Hentbolcular son olarak Sivas’ta oynanan grup karşılaşmalarında ilk iki maçında Hatayspor ve Sivas GSK’yi yenerek adını Türkiye Kupası’nda son 8 takım arasına yazdırmayı başardı. Tabi bu başarı hikâyesinin baş kahramanı da kuşkusuz 9 yıldır Antalyaspor bayrağının en üst düzeyde taşınmasını sağlayan Hentbol Şube Sorumlusu Hakan İrban’dır. Bu tür spor adamlarına ihtiyaç var. Kendisini tebrik ediyorum. Önümüzdeki sezon başta kulüp derneği yönetimi olmak üzere kurumlar, belediyeler, odalar Antalyaspor Hentbol Takımı’na daha çok sahip çıkmaları gerekir.