Din görevlilerine bağımlılık semineri

Yusuf DEMİR/ANTALYA, (DHA) - ANTALYA'da 'bağımlılıkla mücadele' çalışmaları kapsamında din görevlilerine 'bağımlılıkla mücadele' konulu seminer verildi.
Antalya İl Sağlık Müdürlüğü bünyesinde oluşturulan 'Tütün ve Madde Bağımlılığıyla Mücadele Birimi'nce Kepez ilçesi Erdem Bayazıt Kültür Merkezi'nde verilen 'bağımlılıkla mücadele' konulu seminere Kepez Kaymakamı Suphi Özgödek, İl Müftüsü Osman Artan, bazı kurumların yöneticileri, din görevlileri ve az sayıda vatandaş katıldı.
Seminerin ilk bölümünde İl Sağlık Müdürlüğü Sosyal Hizmetler Uzmanı Soner Utku Yüksel, alkollü içecek ve tütün ürünlerinin zararları hakkında bilgi verdi. Alkol ve tütün ürünlerinin bağımlılık yaptığını kaydeden Yüksel, bu nedenle alkol ve tütünün de tüm uyuşturucu maddelerle birleştirilip 'bağımlılıkla mücadele' kapsamına alındığını, bağımlılığın polisiye önlemlerle önlenmesinin mümkün olmadığına vurgu yaptı.
TEDAVİSİ MÜMKÜN
Bağımlılıkla mücadele de eğitimin önemine değinen Soner Utku Yüksel, bu konuda din adamlarına, ailelere, bağımlı insanların yakın çevrelerine önemli görevler düştüğünü söyledi. "Sosyo ekonomik durumu düşük bir mahallede riskli çocuklar oluşuyor" diyen Yüksel, "Bu illetten kurtulmak mümkün. Uyuşturucu illeti toplumu içten içe parçalıyor, beyinlerde ve yüzde yapısal değişikliklere neden oluyor. Madde bağımlısı bir kişiyi kurtarmak mümkün. O kişiye önce hasta olduğunu, tedavisinin de mümkün olduğunu kabul ettirmek gerekiyor. Motivasyon ve eğitim hem hasta hem de ailesi için çok önemlidir. Kişi, iyileşeceğine inanır ise tedaviyle çok çabuk kurtulur. Din adamlarımızı da bilgilendirmeliyiz ki bağımlı olan bir kişiye nasıl davranılması gerektiğini toplumumuza anlata bilsinler" diye konuştu.
BAĞIMLILIK NEDİR?
Bağımlılığı, insanın içten gelen isteklerini kontrol edememesi sonrasında bir maddeye, kişiye ve ya eyleme aşırı muhtaç hale gelmesi olarak tanımlayan Soner Utku Yüksel, "Kişi bunlar olmaksızın hayatını sürdüremeyeceğini, verimli olamayacağını ve bir işe yaramayacağını düşünür" dedi.
Bir nargilenin zararının 50 sigaraya eşit olduğunu da vurgulayan Soner Utku Yüksel, sigara ve nargilenin risklerini de "Mesane kanserini 2 kat, bronşiti 10 kat, kalp hastası olmayı 3 kat, kalp krizini 4 kat, prostat kanserini 2 kat, rahim ağzı kanserini de 16 kat artırıyor" şeklinde sıraladı. Yüksel, sigara içicilerine 'sigarayı bırakma poliklinikleri'ne başvurmayı da önerdi.
'ALKOL BAĞIMLILIĞI'
Soner Utku Yüksel, 'alkol bağımlılığı' konusunda da Dünya Sağlık Örgütü'nün Türkiye'nin de dahil olduğu 30 ülke de yaptığı araştırmanın sonuçlarını da anlattı. Yüksel, alkol bağımlısı kişilerde oluşan davranış bozuklukları yüzünden cinayet, ırza tecavüz, kadına şiddet, trafik kazası oranlarının hızla yükseldiğini ifade etti.
'TERÖRDEN DAHA TEHLİKELİ'
Antalya Emniyet Müdürlüğü Narkotik Suçlarla Mücadele Şubesi'nde görevli Coşkun Taşkoparan ise polisin mücadele çalışmalarını fotoğraf ve video kayıtlarıyla anlattı. Coşkun, 10 binden fazla imama 'bağımlılıkla mücadele' konusunda eğitim verildiğine, uyuşturucunun terörden daha tehlikeli olduğuna, Antalya bölgesindeki seraların gizlenmiş bir kenarında bile esrarın hammaddesi kenevir yetiştirildiğine dikkat çekti.
Coşkun Taşkoparan, 2009 yılında 2 bin 385 kişiyi kapsayan 'uyuşturucu maddeye başlama nedenleri' konulu anketin sonuçlarını şöyle sıraladı:
"Merak için yüzde 40.5, arkadaş etkisi yüzde 23.6, aile sorunları yüzde 15.2, kişisel sorunlar yüzde 12.1, eğlence amaçlı yüzde 2.1, sevgili etkisi yüzde 1.7."
Vatandaşların uyuşturucu üretimi, satışı ve kullanımı konularında '0552 155 07 07 Whatsaap İhbar Hattı'nı ya da 0505 318 07 15 - 0242 244 09 99 numaralı telefonları aramalarını isteyen Coşkun Taşkoparan, ihbar edenlerin kimliğinin gizli tutulduğunu söyledi.
İl Müftüsü Osman Artan da il ve ilçe müftülüklerinde 'bağımlılıkla mücadele' konusunda çalışmalar yapıldığını, bağımlılara nasıl davranılacağı konusunda imamları bilgilendirdiklerini, anne-babalara yardımcı olduklarını anlattı.

FOTOĞRAFLI