ÇADIR PALACE

SEYAHAT kısıtlamalarının kalkmasıyla birlikte tatilciler arasında doğayla iç içe olabilecekleri alternatiflerin arayışı başladı. Yollara düşmeye hazırlananlar için bu yıl kamp tatili ön planda. Ancak çadır ve kamp alanlarına olan ilgi artışı, bu alanda fiyat artışlarını da beraberinde getirdi. Şehrin kalabalığından doğanın sakinliğine kaçmak isteyenler, zaman zaman karşılaştıkları fahiş fiyatlar ve kamp kurallarıyla şaşkına dönüyor. Adrasan koylarından Tekirova’ya, Phaselis’ten Fethiye’ye ve Salda’ya, Batı Akdeniz’in cennet köşelerine kurulu bazı kamp işletmeleri, bulundukları bölgelerin cazibesinden yararlanıp tatilciye fahiş fiyat uyguluyor.

YIL BOYUNCA TURİST GELECEK
Alternatif Turizm İşletmeleri Birliği (ATİB) Başkanı Cem Karaca, çadır ve kamp turizmine doğru yaşanan eğilimin dikkat çekici seviyede yükseldiğini ve bu alandaki turizm seçeneklerinin yeni sezonun trendi haline geldiğini belirtti. Talepteki bu genişlemenin fiyatlarda da bir artışa sebep olduğuna değinen Karaca, “Alternatif turizm alanında standartlar belirlenerek doğru bir planlama yapılırsa pandemi sürecinde ortaya çıkan eğilimi iyi yönetir ve sürekli hale getiririz. Bu sayede turizmi 5 aya sıkışmış resort turizmi kskacından çıkararak 12 aya yayabiliriz” dedi.

“FIRSATÇILIK YAPILIYOR”
Antalya’da kamp turizmi için rota oluşturmaya yönelik çalışmaların başlatıldığını söyleyen AKTOB Alternatif Turizm Grubu Üyesi Kadir Kaya, kamp yerlerinin kurallara bağlanması gerektiğini vurguladı. Özellikle milli parkların ve sit alanlarının yakınlarında kuralsız şekilde çadır kamplarının yapılmasının önüne geçilmesini isteyen Kaya, “Şimdi böyle bir trend var. Kimi yerlerde çadırda kalmanın bedeli otel odasından daha yüksek hale geldi. Kamp işletmeleri çadırlarda kişi başı fiyatlandırmaya geçti. Kişi başı 150-200 lira alan çadır kamplarla aynı fiyata sabah akşam yemek vererek klimalı oda veren oteller var. Bazı işletmeciler fırsatçılık yaparak sezonda kısa bir süre kazanç elde ediyorlar” diye konuştu.

KAMPÇILIĞA KURAL GETİRİLMELİ
Ormanın içinde gelişigüzel çadır kuran kamp tutkunlarına da belli standartlar getirilmesine olan ihtiyacı vurgulayan Kaya, şunları söyledi: “Korsan Koyu, Karaöz, Olimpos gibi ormanlık alanlarda çadır kuran kampçılar, çöplerini etrafa atıp, doğayı kirletip gidiyorlar. Ormanın içinde ateş yakıyorlar. Küçük bir kıvılcım, yaz aylarında söndürülemeyen yangınlara sebep oluyor. Gürültü nedeniyle rahatsızlıklar oluyor. Bu kampların kurulması belli kurallara bağlanmalı. Hem doğaya hem de imaja zarar verip turizmi baltalıyorlar.”

TUR ŞİRKETLERİ ROTA DEĞİŞTİRİYOR
Adrasan’da son dönemde çok sayıda ücretli kamp alanı oluşturulduğunu belirten bölge işletmecisi Mehmet Köken ise şöyle konuştu: “Koyları ücretsiz kamp yeri olarak kullananlar çevreyi çok kirletiyorlar. Dünyanın sayılı güzellikteki rotalarından biri olan Likya Yolu boyunca kirlilik o kadar had safhaya çıktı ki yabancı tur şirketleri bu parkura turist getirmekten vazgeçmeyi düşünüyor. Özellikle Korsan Koyu civarında tencere, tava yıkayanlardan ateş yakıp balık kızartanlara kadar her ilginçliği görmek mümkün. Deniz kirlendikten sonra turisti buraya çekemeyiz. Ağaçların arasında mangal yakanlar yüzünden de sürekli yangın endişesi yaşıyoruz. Bu duruma çözüm üretilmezse geri dönüşü olmayacak.”

FİYATLAR DUDAK UÇUKLATIYOR
Kamp alanlarının fiyatları bulundukları bölgeye ve sundukları hizmet alternatiflerine göre çeşitlilik gösteriyor. Phaselis’teki bir kamp alanında kalmak isteyenler karşılarında kişi başı 140 liradan başlayıp 480 liraya uzanan çeşitli tarifeler bulurken, Adrasan’ın koylarında ve Olimpos Antik Kenti civarında kalmanın bedeli ise kişi başı 50 ile 150 lira arasında değişiyor. Fethiye’de milli parka yakın bir dere yatağının üzerine kurulmuş kamp alanında ise fiyat, çadırın konumuna bağlı. Eğer tatilci, toprağın üzerine çadırını kurarsa 50 lira, derenin üstündeki platformlarda bir çadır tatili yapmak isterse her bir kişi için 150’şer lira ödüyor. Kamp işletmelerinde 12 yaş ve üzeri çocuklar için yetişkin ücreti alınıyor. Böylece Phaselis manzaralı ya da dere yatağı üzerinde çadır tatili yapmak isteyen 4 kişilik bir ailenin, en düşük tarifeyle gecelik 600 lirayı gözden çıkarması gerekiyor.

BAKANLIK ONAYLIYOR
Milli Parklar 6’ncı Bölge Müdürlüğü’nden verilen bilgiye göre, Milli Park ve Tabiat Parkı günübirlik kullanım alanlarında konaklamalı bungalov, çadır ve karavan alanları belirlenip işletilmesine imkân tanınıyor. Milli parklarda eğer birinci derece sit alanı değilse kamp alanı oluşturulabildiğini kaydeden Müdürlük yetkilileri, yapılan uygulamaları şöyle özetledi: “Salda Gölü çevresindeki çadırlı kamp alanı, bölge birinci derece sit olduktan sonra kaldırıldı. Alanın çok küçük bir kısmı tekrar çadır için düzenleniyor. Milli Park ve Tabiat Parkı alanlarında çadır alanlarının kapı girişi ve konaklama fiyatları, idare tarafından belirlenir. İşletmecide olan kullanım alanıyla ilgili şahıs giriş ücreti, otomobil giriş ücreti ve çadır kiralama ücreti teklifleri her yıl Kültür ve Turizm Bakanlığı’na bildirilir. Bakanlığın yaptığı incelemeden sonra onayladığı fiyatlar işletmeciye tebliğ edilir. İşletmeci bu fiyatları kapı girişinde duyurmak ve uygulamak zorundadır.”

KAMPLAR DENETİM KAPSAMINA ALINSIN
Tüketici şikâyetleri arasında çadır ve konaklama hizmetlerinde fiyat artışlarına ilişkin başvuruların dikkat çektiğini belirten Tüketici Başvuru Merkezi Genel Başkanı İbrahim Güllü de “Kamp ve konaklama fiyatlarındaki kabul edilemez artışlar en temel tüketici haklarından olan barınma ve seyahat etme haklarına yönelik bir ihlaldir. Tüketici fahiş gördüğü fiyatları Alo 175 tüketici hattına ya da Haksız Fiyat Artışı (HFA) uygulaması ile fotoğraflarını da çekerek ihbarda bulunmalı” dedi.