Güncelleme Tarihi:
ANTALYA’da 9’uncu sınıfında eğitim gören Doğan Sakarya, Deniz Kaynak, Emre Kolbakır ve Sarp Ataç, Aziz Sancar, Milli Eğitim Vakfı ve Uluslararası İbrahim Arıkan bilim yarışmalarından birincilikle dönmeyi başardı. Yılmadan çalışarak hem ailelerinin hem de öğretmenlerinin göğsünü kabartan gençlerin ideali insanlığa hizmet eden bilim insanları olabilmek.
ÇEVRE DOSTU BULUŞ
Nar meyvesinin kabuk ve çekirdeklerini kullanarak besinlerde oluşan kararmayı önlemek için araştırmalara başlayıp başarılı olan Doğan Sakarya ve Deniz Kaynak’ın uluslararası yarışmalardan ödülle döndükleri süreçte yaşadıklarını anlatan biyoloji öğretmeni Nermin Ersal, “Çocuklarımız Akdeniz Üniversitesi’nin laboratuvarında gece gündüz çalışarak, akademik bir yardım bile almadan deneylerini yaptılar. MEF Üniversitesi’nin düzenlediği Uluslararası İbrahim Arıkan Bilim Yarışması’nda Türkiye birincisi oldular. TÜBİTAK Bilim Yarışması’nda da projeleri sergilendi” diye konuştu.
Fizik öğretmeni Aylin Oğuz, Emre Kolbakır ve Özhan Sarp Ataç’ın ‘Yürüyebilen Serebral Palsi’li Çocukların Yürüme Bozukluğunu Düzeltmeye Yönelik Teknolojik Tabanlık Tasarımı’ projesiyle elde ettikleri başarıları şöyle anlattı: “Milli Eğitim Vakfı’nın İstanbul’da düzenlediği yarışmada birinci oldu. Yine Milli Eğitim Vakfı’nın Ankara’da düzenlediği Aziz Sancar Bilim Yarışması’nda da birinci olduk. Daha sonra İstanbul’da Fenerbahçe Koleji’nin düzenlediği yarışmada da üçüncü olduk. Kodlama geleceğin dili. Çocuklar ilk defa gördükleri bu alanda önemli bir işe imza atmış oldular.”
Doğan Sakarya:
Meyve ve sebzelerin raf ömrünü kısaltan kararmaya çözüm bulmak istedik. Bu çalışmada çözümü organik atıkla geliştirerek çevre kirliliğini de azaltmayı amaçladık. Deniz ürünlerinin yatırıldığı karın nar çözeltisinden oluşabileceğini ve böylece kararmanın geciktirilebileceğini bulduk. Bunu başarmak için haftalarca labaratuvardan neredeyse hiç çıkmadan çalıştığımız dönemler oldu.
Marketlerde esmerleşmeyi önlemek için Sodyum Metabisülfit denilen bir kimyasal madde kullanılıyor. Hazır yiyeceklerin birçoğunda bulunan bu zararlı bileşiğin insan sağlığına akut zehirlenme, astım gibi çok hayati zararları var. Bu kimyasal, dünyada yasaklanmasına rağmen Türkiye’de yaygın olarak kullanılıyor. Biz besinlerdeki kararmaya karşı bu yapay madde yerine organik atık kullanarak sağlık riskini de ortadan kaldırmak istedik.
Emre Kolbakır:
Rahatsızlığı olan bir arkadaşımızdan yola çıkarak yürüyüş bozukluğu olanlar için elektronik bir tabanlık sistemi geliştirdik. Kodlama sistemiyle basma bozukluğu olan insanlara yardımcı olmaya çalıştık. Basma bozukluğu, beyin felciyle bağlantılı bir rahatsızlık ve tedavisi yok. Biz beyinciğin hasar görmesiyle oluşan basma ve denge bozukluğu üzerine çalıştık ve bu rahatsızlığa çare olabilecek yöntemler geliştirdik.
Sarp Ataç:
Üç ayrı kuvvet sensörü kullandık. Bunları ayakkabının önüne, sağına ve soluna yerleştirdik. Daha sonra uygulanan kuvvetleri algılayacak bir kod yazdık. Gelen sinyallere göre kişinin her adımda nereye doğru yanlış bastığını tespit ettik ve verileri cep telefonuna gönderen bir uygulama geliştirdik. Hastaların çoğu yamuk bastıklarını fark etmedikleri için dışa ya da içe basma davranışı onlarda yerleşiyor. Bir anne çocuğuna yürümeyi öğretirken bu tabanlığı kullandığında cep telefonuna bir aplikasyon indirecek. Bu uygulamayı kullanan veli, çocuğunun kas ve kemik gelişimi tamamlanmadan hatalı basışlarını tespit ederek düzgün basmasını sağlayabilecek. Böylece düzgün basmak çocuğun kas hafızasına yerleşecek.