Başkan adayı Çelik: Meslek onuru iyileştirilmeli

ANTALYA (DHA) - ANTALYA Barosu'nun Ekim ayında yapılacak kongresinde adaylığını açıklayan Ali Çelik, avukatların zedelenen meslek onurlarını iyileştirmek için yapacakları çok iş olduğunu söyledi.
Antalya Barosu 3 bin 500'ün üzerinde üye avukatıyla 19'uncu genel kuruluna gidiyor. Antalya Barosu Başkanlığı'nın 8 Ekim'de yapılacak başkan ve yönetim kurulunun seçileceği genel kurul için avukat Ali Çelik, 21 Temmuz'da adaylığını açıklamıştı. Mevcut başkan Alper Tunga Bacanlı'nın tekrar aday olmayacağını açıkladığı Baro Başkanlığı için bugün itibariyle 4 aday yarışıyor. Avukatlar Soner Ustaoğlu, Levent Geçerler, Polat Balkan'ın dışında 4'üncü aday Ali Çelik, hedeflerini ve projelerini anlattı.
BİLİMSEL TESPİT
Aday olmadan önce meslektaşlarının sorunlarını bilimsel olarak tespit ettiklerini kaydeden Çelik, "Avukatların yaşadığı mesleki sorunların tespiti için 1500 meslektaşımızla bir anket çalışması yaptırdık. Bir akademisyen, sonuçlarını bilimsel olarak bize değerlendirdi ve bu sonuçlar bize ışık tuttu. Tespit edilen sorunların uzun zamandır devam ettiğini, meslektaşlarımızın giderek yılgınlık içine girdiğini ve neredeyse tamamına yakınının çözümden umut kestiklerini gözlemledik. Bu çalışmalardan birçok yeni fikir, çözüm yaklaşımı belirledik. Sorunların hepsi çözülebilecek sorunlardır" dedi.
DEĞİŞİM HAREKETİ
Yönetime aday arkadaşlarıyla "Baroda değişim hareketi" adını kullandıklarını belirten Çelik, "Ayağı yere basan 25 çözüm önerisiyle geliyoruz. Bunlardan 15'ini yerel ölçekte kendimiz çözebiliriz. 10'u ise ulusal ölçekte çözülmesi gereken sorunlar. Ankara çapında mevzuat değişikliği gerektiren konular. Göreve gelmemiz halinde bu noktalara eğileceğiz. Temmuz başından bu yana meslektaşlarımıza yoğun ziyaretler gerçekleştiriyoruz. Burada edindiğimiz izlenim, bütün meslektaşlarımızın talebinin 'baronun siyasal çizgiye gelmeden meslek sorunlarıyla ilgilenmesi gerektiği' yönündeydi. Seçilmemiz durumunda bu konuda da çalışma yapacağız" diye konuştu.
ÇÖZÜMÜ BİLİYORUZ
Avukatların zedelenen meslek onurların iyileştirmek için yapacakları çok iş olduğunu vurgulayan Çelik, şöyle konuştu:
"Meslektaşlarımızın adliye bürokrasisi karşısında daha fazla ezilmesine artık sessiz kalamayız. Hiçbir hakim veya adliye personeli bir avukatı azarlayamaz. Basit bir talep için, bugün git, yarın gel diyemez. Hiçbir meslektaşımız, bilirkişiden dönüşü beklenen bir dosyanın duruşması için 4 saat salonun kapısında beklemek zorunda bırakılamaz. Eğitim diye bir sınıfa 300-400 avukat doldurulamaz. Biz bu sorunları nasıl çözeceğimizi biliyoruz."
FETÖ OPERASYONLARI
Darbe girişimi sonrasında yapılan FETÖ operasyonlarıyla ortaya çıkan sıkıntılara da değinen Avukat Ali Çelik, şunları kaydetti:
Antalya Barosu'nn CMK listesinde 1400 avukat var. FETÖ operasyonları nedeniyle 1300'ü hazırlık soruşturmasına telefonlarını kapatmış durumdalar. Buradaki meslektaşlarımız terörle mücadele kelimesini duyar duymaz bu görevi reddediyorlar. Bu da görevi kabul eden 100 kadar arkadaşımıza daha sık sıra gelmesine neden oluyor. Öyle ki bazı arkadaşlarımıza 2- 3 saatte bir sıra geliyor. Ayrıca savunmaya giren meslektaşlarımıza, üzerlerinde kalem ve not defteri bulundurmamalarına kadar baskılar yapılıyor. Adil yargılanma hakkını güvence altına almak çok da zor değildir. Bırakın, avukatlar rahatça, korkusuzca müvekkilleriyle görüşsünler ve savunma hakkını layıkıyla kullansınlar."
TAZMİNAT YÜKÜNE DİKKAT
Darbe girişimini gerçek anlamda başarıyla püskürtmenin yolunun, Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi'nden gelecek insan hakları ihlali kararları ve tazminat yağmurlarına karşı hukuka saygılı ve akılcı davranmaktan geçtiğini belirten Çelik, "Aksi takdirde çok yakında Türkiye milyarlarca euroyu bulan tazminat maddi tazminat yükü altında, bu kez de mali bir darbeyle burun buruna kalabilir. Türkiye darbe teşebbüsünden önce de zaten İnsan Hakları Avrupa Mahkemesi tarafından en çok haksız bulunan ülkelerden birisi, özellikle adil yargılanma hakkı ve özgürlük hakkının korunmasında sicilimiz hiç de temiz değil. Özellikle 15 Temmuz travmasından sonra hızlı davranmak ve kalkışmacı güruh üyelerinden hiç birisini gözden kaçırmamak kaygısıyla hareket eden ve yüzbinleri etkileyen idari, mali ve cezai yaptırımları uygulamaya koyan hükümet, bütün Türk halkını yakın bir gelecekte muazzam bir maddi- manevi tazminat yükü altına sokabilir" şeklinde konuştu.
Avukat Çelik, sözlerini, "Gelin yol yakınken avukatlara ve barolara kulak verin. Adil bir biçimde maddi gerçeğe ulaşmanın yolu, avukatlara karşı değil, avukatlarla birlikte yürümekten geçer" şeklinde tamamladı.
Yönetim Kurulu'nun Başak Önal Tandoğan, Yadigar Gedik Toy, İsmail Aksöz, İsmail Gürocak, Altan Kızıltan, Haldun Halit Kepez, Abdurrahman Öztekin, Serdar Şehap'tan oluştuğunu kaydeden Ali Çelik, şeffaf ve hesap verebilir bir baro yönetimi hedeflediklerini söyledi.

FOTOĞRAFLI