Güncelleme Tarihi:
Cannes Film Festivali’nden Uluslararası Resim Yarışması’na dünya arenasında sanatsal başarılar elde eden Akdeniz Üniversitesi’nin yönetimi de sanatla yakın temasta… Bağlama çalan, türkü söyleyen Rektör Prof. Dr. Mustafa Ünal, sıcak ilişkiler kurduğu öğrencilerinin uluslararası başarılarıyla gurur duyuyor. Ünal, hem kendi beğenilerini anlattı, hem de üniversitenin sanattaki çıtasını yükseltmek için planlarından bahsetti.
Akdeniz Üniversitesi Antalya’ya uluslararası sanat yarışmalardan çok sayıda ödül getirdi. Bu noktaya nasıl gelindi?
Antalya Devlet Konservatuvarı, fakültelerimiz, Kültür- Sanat Araştırma ve Uygulama Merkezi, Yörük Kültürü Uygulama ve Araştırma Merkezi, Halı, Kilim ve El Sanatları Uygulama ve Araştırma Merkezi gibi birimlerimiz çok etkin çalışıyor. Özellikle Antik Likya Bölgesi’nde arkeoloji çalışmalarımızla dünya çapında tanınırlığa sahibiz. Tüm bu çabalar bize yurt içinde ve dışında ödüller kazandırıyor. Bu yıl Radyo Televizyon ve Sinema Bölümü’nden iki öğrencimiz Sabancı Vakfı Kısa Film Yarışması’nda birincilik ve üçüncülük kazandı. Eğitim Fakültesi’nden bir hocamızın yapay zekâ ve ölüm temalı senaryosuna Cannes Film Festivali’nden ödül geldi. Devlet Konservatuvarı’nda öğretim görevlisi olan Ali Bedel, sipsiyle dünya birincisi oldu. Rhapsody Uluslararası Piyano Festivali’nden ödüllerle dönen çocuklarımıza, St. Petersburg’da yapılan Uluslararası Piyano Yarışması’nda ve Paris International Music Competition yarışmasında 2’nci olan öğrencilerimiz eklendi. Bu başarılar elbette ki tesadüfî değil. Akdeniz Üniversitesi’nin değerli bilim ve sanat akademisyenleri, büyük bir heyecanla çalışarak öğrencilerle çok verimli işlere imza atıyorlar.
Kültür Sanat Komisyonu’nun çalışmaları nasıl gidiyor?
Kültür ve Sanat Komisyonu ile bir yandan sanat ve kültür etkinliklerini Antalya’yla buluşturup diğer yandan da Antalya’nın sanat gündemini yerleşke içine taşımayı hedefliyoruz. Antalya Devlet Senfoni Orkestrası ile Büyükşehir Belediyesi Bandosu ve Türk Müziği Korosu birlikte konserler verdi. Kepez Belediye Tiyatrosu burada oyun sergiledi. Kısa Film Festivali’nin ödüllü filmler gösterimini ve Kampüste Dijital Sanat etkinliğini gerçekleştirdik. Antalya’nın sivil toplum dinamiklerinin desteği ile üniversitemize ait bir Modern Sanatlar Müzesi’nin oluşturulması da hedefler arasında.
KÜLTÜR BAHÇESİ ÖNERİSİ
Antalya’da Devlet Tiyatrosu, Devlet Opera Bale, Devlet Konservatuvarı ve üniversitenin sanat bölümlerinin ortak performanslar sergileyeceği bir kültür bahçesi önerilmişti. Siz nasıl değerlendiriyorsunuz bu öneriyi?
Kentle bu konuda iş birliğine her zaman açığız. Büyükşehir, Kepez, Muratpaşa, Konyaaltı belediyeleriyle ortak kültür sanat etkinliklerinde sık sık yer alıyoruz, bundan sonra da devam edeceğiz.
Üniversitenin çok dinlenen bir radyosu, tiyatro ve sinema toplulukları var. İletişimden güzel sanatlara sinemadan konservatuvara yeni projeler var mı?
Üniversite radyomuz çok başarılı. UNIFM 91.3, geçen yıl Müzikonair Radyo Ödülleri yarışmasında ‘En İyi Üniversite Radyosu’ kategorisinde birinci oldu. Kendilerini bu vesileyle tekrar tebrik ediyor ve başarılarının devamını diliyorum. Gerçekten işlerini aşk ve heyecanla yapan 100’ü aşkın öğrenci topluluğumuz var. Bunlar da faaliyetleriyle hem üniversitemize renk katıyor hem de öğrencilerimizin bitmez tükenmez enerjisini doğru kanallara yönlendiriyor. Bizim yönetim olarak öğrenci topluluklarımıza desteğimiz sürecek.
AŞIK VEYSEL’DEN BİZE MİRAS
Sizin sanatla aranız nasıl? Özel olarak ilgilendiğiniz ya da takip etmekten keyif aldığınız bir sanat dalı var mı?
Zaman buldukça evimde bağlama çalıyorum. Malum Sivaslı olarak bağlama bize hemşerisi olmaktan gurur duyduğum Aşık Veysel üstadımızın mirası. O nasıl bağlamasıyla insanımızın gönüllerini birbirine bağladıysa ben de evimde gönülleri gönüllere bağlıyorum. Güzel Sanatlar’ın sergilerine, konservatuvarın konserlerine katılmayı da seviyorum.
Sinemaya meraklı mısınız? En son hangi filmi seyrettiniz?
Sinemada en son Yıldız Savaşları’nı izledim. Geçen hafta üniversitede düzenlenen Kısa Film Festivali’nde öğrencilerin hazırladığı ödüllü filmleri gururla izledik. Evde de fırsat buldukça önerilen filmleri izlerim.
Favori yazarınız kim? Hürriyet okurlarına bir kitap tavsiyesinde bulunmak ister misiniz?
Amin Maalouf. Bütün kitaplarını okumuşumdur. Dünya klasiklerini de herkesin okuması gerektiğini düşünüyorum. Şimdiye kadar okuyup en çok etkilendiğim, tekrar tekrar okuduğum kitap, Dostoyevski’nin Karamazov Kardeşler’i.
Hangi tür müzik size hitap ediyor? Kimleri dinlersiniz?
Türk Halk Müziği. Aracımda sürekli TRT Türkü açıktır. Dijital arşivimde de 400’e yakın sevdiğim türküyü bir araya getirdim. Tülin Berbergil, Hayal Has, Semra Bağcı Asan gibi türküyü klasik tarzda söyleyen sanatçıları seviyorum. Neşet Ertaş’ın sözleri derin türkülerini diğer yorumculardan dinlemeyi daha çok seviyorum.
KIZ BİLE İSTEDİK
Öğrencilerle birebir temas kuruyorsunuz, twitlerine yanıt veriyorsunuz. Siz öğrenciyken böyle bir yönetimin özlemini mi duymuştunuz?
Biz öğrenciyken sosyal medya iletişim kanalları yoktu. Dolayısıyla o dönem üniversite rektörümüzle bu tarz iletişim kurmanın hayali bile uzaktı bizler için. Ben rol yapmadan kendim olarak öğrencilerimle sıcak bir iletişim kurmayı seviyorum. Bu bazen sosyal medyada bir twitle oluyor. Bazen problemlerini dinlemek ya da başarılarını tebrik etmek için makamda ağırlamak oluyor. Bir öğrencimize kız bile istedik. Sonrasında düğününde nikah şahitliği yaptık. Gençleri iyi anladığımı düşünüyorum. Ara ara öğrencilik yıllarımı hatırlamak onlarla empati kurmama çok yardımcı oluyor.