Güncelleme Tarihi:
Mustafa KOZAK/ANTALYA, (DHA) - ANTALYA'da kardeşini annesine götürmesine izin vermeyen babası 44 yaşındaki Sedat Kaya'yı öldüren 21 yaşındaki Yunus Kaya'nın yargılanmasına devam edildi. Sedat Kaya'nın ikinci eşi Kübra Kaya, Yunus Kaya'nın babasına aniden saldırdığını, olayı ayırmaya çalışırken üvey oğlunun tahta kaşıkla defalarca omzuna vurduğunu ileri sürdü.
Olay, geçen 15 Haziran'da Muratpaşa İlçesi, Mevlana Caddesi'nde meydana geldi. Sedat Kaya, yaklaşık 9 yıl önce Hatice Tan'dan boşandı. Mahkeme ayrılan çiftin 3 çocuğunu Hatice Tan'a verdi. Hatice Tan 3 çocuğu ile Gaziantep'e yerleşirken, Antalya'da oturan Sedat Kaya, Kübra Kaya ile evlendi. Çiftin bu evliliğinden de bir çocukları oldu. Gaziantep'te annesiyle oturan Yunus Kaya askere gittiğinde babası küçük oğlu 14 yaşındaki E.'yi Antalya'ya getirdi. Hatice Tan, evin en küçük çocuğu Ü.D.K. ile Gaziantep'te kaldı. Terhis olan Yunus Kaya, Antalya'daki kardeşi E.'yi tekrar Gaziantep'e götürmek isteyince baba ile oğlu arasında kavga çıktı.
Yunus Kaya kardeşini götürmek için gittiği evde, eline geçirdiği ekmek bıçağıyla babasını 7 yerinden bıçakladı. Ardından kardeşi E.'yi yanına alarak evden ayrıldı. Sedat Kaya, hastanede yaşamını yitirirken, bir süre sonra yakalanan Yunus Kaya tutuklandı.
Ağırlaştırılmış ömür boyu hapis istemiyle yargılanan Yunus Kaya, Antalya 4'üncü Ağır Ceza Mahkemesi'nde hakim karşısına çıktı.
Sanık Yunus Kaya ifadesinde "Kardeşimi götürmek istediğimi söyleyince babam bana tokat attı. İkinci kez vurmak isteyince kollarını tuttum. Üvey annem ile 9 yaşındaki kızı I.M.'yi yatak odasına kilitledi. Daha sonra yanımıza gelip beni tuttu. Kardeşim E. de babamı tutuyordu. İkisi de bizi ayırmaya çalışıyordu. Babam yatak odasındaki silahı almak istedi. Kapı kilitli olduğu için alamadı. Sonra babam bana vurmaya başladı. Mutfakta elime geçen ekmek bıçağıyla üstümdeki babamın sırtına bir darbe vurdum. Bir de karnına vurdum. Sonra kaç kez vurduğumu hatırlamıyorum. Amacım kardeşimi alıp gitmekti. Biz zaten babasız büyümüştük. Kardeşimle beraber çalışıp anneme bakacaktık" dedi.
Kübra Kaya ise olayın Yunus Kaya'nın anlattığı gibi olmadığını belirterek, şöyle dedi:
"Sedat bizim yanınımızda kalan kardeşi E.'yi götürmek için eve geldi. Üç gün sonra okullar kapanacaktı. Babası 'Okullar kapanınca götür' dedi. Birdenbire Yunus babasına saldırdı. Gözü dönmüş gibiydi, eşim evin ortasındaki cam sehpanın üzerine düştü. Ben Yunus'un ellerini tutup önüne geçtim. 'Babana nasıl vurursun' dedim. Salondaki kolona iki kez kafamı vurdu. Daha sonra eşim kalktı. Ben ortalarındaydım. Yunus durmadan babasına saldırmak için beni itekliyordu. Ben aralarına girmeye çalışıyordum. Yunus Kaya mutfağa geçerek çekmeceden bir tahta kaşık aldı. Kendisini engellemeye çalışırken tahta kaşığı defalarca omzuma vurdu. Daha sonra elindekinin tahta kaşık olduğunu görünce attı. Ben kendisini koltuğa oturtup kardeşiyle göndereceğimizi söyleyip söz verdim. Eşime de 'bırak gitsinler' dedim. Eşim de şaşırmış durumdaydı. Böyle bir şeyi beklemiyordu. Daha sonra kızım odasından çıkınca ben olayı görmemesi için yatak odasına götürmüştüm. Bu sırada E.'nin sesini duydum. E.'nin 'Abi dur bekle' dediğini duydum. Odadan çıkınca koridorlardaki fayanslarda kan damlaları gördüm. Eşim evin girişinde sokakta ayaktaydı. Birkaç adım attıktan sonra yere düştü ve yaşamını yitirdi."
Duruşma ertelendi.
FOTOĞRAFLI